İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesi 18 Mart sabahı bozarak şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
Trump'ın göreve gelişiyle kamuoyu desteği de yaratan İsrail, saldırganca sivilleri katletmeye devam ediyor. Avrupa'nın sessizliğiyle geçilen günlerde okullar, hastaneler ve sivil yerleşim yerleri İsrail ordusunun ana hedefi olmuş durumda. Ölü sayısı son iki gündür yapılan saldırılarla 51 bin sınırına dayandı ve bu sadece kayıtlı veriler.
Son iki gündür artan saldırılar sivil ölümlerini artırdı.
İsrail saldırılarının yeni hedefleri Gazze'deki okullar oldu. Bugün ilk olarak, şehrin doğusunda yerinden edilmiş Filistinlilerin barındığı Dar El-Erkam Okulu'na düzenlenen hava saldırısında 31 Filistinli hayatını kaybetti. Ölenler arasında çocukların da bulunduğu bildirildi.
Aynı gün içinde Gazze kentindeki Fehd es-Sabah Okulu da İsrail uçaklarının hedefi oldu. Bu saldırıda ise 3 Filistinli yaşamını yitirdi.
Filistin Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre, son 24 saatte İsrail ordusunun düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden 86 kişinin cenazeleri bölgedeki hastanelere ulaştırıldı. Saldırıların ardından Gazze'deki insani durumun giderek kötüleştiği belirtiliyor.
İsrail ordusunun 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 1249 Filistinli hayatını kaybettiği, 3022 Filistinlinin yaralandığı bildirildi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısı 50609'a, yaralıların sayısı ise 115063'e yükseldi. Gazze Şeridi'nde enkaz altında hala binlerce ölü olduğu belirtiliyor.
Uluslararası toplum, bölgedeki insani krizin giderek derinleştiği uyarısında bulunurken, acil insani yardım ve kalıcı ateşkes çağrılarına devam ediyor.
Mülteci kamplarını hedef alan İsrail yeni bir göç dalgası için Filistinlileri zorluyor.
İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria bölgesinde bulunan Tulkerim kenti ve Tulkerim Mülteci Kampı'na yönelik saldırıları 68 gündür, Nur Şems Mülteci Kampı'na yönelik operasyonları ise 55 gündür aralıksız devam ediyor.
Filistin resmi ajansı WAFA'nın aktardığı bilgilere göre, İsrail ordusu bugünün erken saatlerinde bölgeye ek askeri birlikler sevk etti. Operasyonların şiddetlenerek sürdüğü bildiriliyor.
Tulkerim Mülteci Kampı'nda yaşanan zorla tahliyeler sonucu kamp tamamen boşaltıldı. Bölgede artık yaşam belirtisi kalmadığı ifade ediliyor. Saldırılar sırasında kamptaki altyapı tamamen tahrip edilirken, evler ve diğer tesisler yıkıldı. Tulkerim Mülteci Kampı'nda Filistinlilere ait konutlar ve tesislerin kundaklandığı, bazı yapıların ise tamamen harabeye dönüştüğü kaydedildi.
Rusya-Ukrayna savaşına açıktan taraf olan Avrupa ülkeleri Filistin'de aynı tavrı gösteremiyor. Trump'ın gelişinden sonra Netanyahu'ya verilen onay İsrail saldırılarını artırırken sessiz kalan Avrupa'yı daha da büyük bir sessizliğe gömdü.
Filistin'de olanlar artık Avrupa'da haber değeri de taşımıyor.
Harvard Üniversitesi'nde Cemal Kafadar ve asistanının Filistin'e olan destekleri sebebiyle görevden alınmaları da 'akademiden' çıkacak seslerin önüne engel çekti.
Bu nedenle basın, akademi, Avrupanın liberal siyasetçilerinin Filistin'e sessiz kalmaları eleştiri konusu olmaya devam ediyor.
Kan ve ölüm olmadan sadece bir bayram gördüler... 30 gün sadece 30 gün çocuklar ölmedi . Çocukların bayramda yediği şekerler karınlarında erimeden mezara girdiler...
düşünsene almanya bir tarafta mülteciden şikayet ediyor, diğer tarafta israili açıkça destekliyor. ve biz almanya çok güzel gidip yaşamamız lazım falan diyoruz. açık bir soykırım ve zoraki göç politikası var ve herkesin gözleri kapalı. böyle uygarlığın, böyle riyakarlığın aek
Türkiye’ye gelmeyin de nereye gidiyorsanız gidin biz kendi derdimizdeyiz zaten yeter ya yeter biz savaşta olsak bunlar bize bir yudum su vermezdi