Fuat Bulca savaşın en kritik gününü Cemal Kutay’a şöyle anlatmıştır:
“Mustafa Kemal, bir taarruza karar verdi. (...) Her şeyi hazırladık. Hedefimiz Kasr-ı Harun idi. Burası, zannederim Kartacalıların zamanından kalan bir harabe idi, civara hâkimdi ve onu elinde bulunduran tarafın, karşı tarafın ateşlerine karşı bir müdafaa hattı kurması mümkün olacaktı.
Cidden çok kıymetli bir kurmay olan Mustafa Kemal, burasını ele geçirmek için günlerce dikkatli bir plan hazırladı. (...) Yanındaki az sayıda arkadaşlarıyla süvari hücumuna kalkıştı. Kendisini zaptedemedim. Nitekim kısa bir zaman sonra, ben artçı kuvvetlerle kalmıştım; o, Kasr-ı Harun’un ilk basamakları önüne erişmişti.
Burada boğaz boğaza bir boğuşmadır başladı. Harabenin duvarlarının arkasında geçen bu mücadelenin safhalarını göremiyordum.'
Bakıyorum da birileri kendini devamlı başkomutan ilan ediyor oturduğu yerden Atamız onca savaşa katılmış gazi olmuş canını ortaya koymuş başkomutan öyle olmuş. Bizim tek Başkomutanımız var oda Mustafa Kemal Atatürk'tür.
Beğenmeyen 263 kişi denize dökülenlerin torunu sanırım...
Ataturk'un bu fedakarligini o gun binlerce Vatan Evladi yapti, bircoklari öldü, Kendi yemedi askere yedirdi insanlar, topla tufekle saldirana kurekle kazmayla saldirdi. Bebelerin besiklerinde cephane tasidi analar, kolu koptu ''Tek elimle de dusmani vururum Komutanim'' diyen 18 yasinda delikanlilar vardi... Bu saydigim insanlar bugun de var ve iste Ataturk bu yuzden degerli. O gun onun ardindan gittiler, onca insani tek bir millet yapmayi, bir bayrak altinda toplamayi ve iclerindeki cesareti disari cikartmayi bilen bir lider oldugu icin. Hani Ataturk'e laf soyleyenler var ya, Ataturk'un sahip oldugu guce sahip olup da Padisahlik taslamayan ya da taslamayacak bir Politikaci gostersinler bana. Bakin bugun mesela, Suan ki iktidar veya muhalefet Ataturk'un sahip oldugu yaptirim gucunun, sayginligin ve sevginin yuz de birine sahip degiller ama ondan daha cok had sahibiler...