Aspartamın güvenliği konusunda yapılan bu son değerlendirmelerde farklı sonuçlar ortaya çıktı. IARC, aspartamı 'muhtemelen kanserojen' olarak sınıflandırırken, Dünya Sağlık Örgütü Gıda Katkı Maddeleri Ortak Uzman Komitesi (JECFA) ise aspartamın günlük alım miktarında değişiklik yapılmasına gerek olmadığını belirtti. Günlük alım miktarı kilo başına 40 miligram idi. Yani onlarca kutu gazlı içecek içerseniz ancak bu limiti ancak aşarsınız. Yani. sakıncası yok, gibi bir tavsiye… Bu farklı değerlendirmeler, tüketicilerin kafasını karıştırmaya devam etti ve nasıl bir tutum takınmaları gerektiği konusunda belirsizlik oluşturdu.
Tüketiciler olarak, sağlığımızı korumak ve doğru beslenme tercihleri yapmak konusunda bilinçli kararlar almamız önemlidir. Ancak aspartam gibi konuların karmaşıklığı ve tartışmalı olması, bu kararları vermemizi zorlaştırmaktadır.
Bu noktada, IARC'nin rehberliği önem kazanıyor. IARC, ürün güvenliği konusunda yüksek standartlara sahip olduğu bilinen bir kurumdur ve çıkar çatışmalarından uzak bir şekilde değerlendirmeler yapıyor. Bu nedenle, IARC'nin aspartamın 'muhtemelen kanserojen' olarak sınıflandırılması, tüketicilerin bu konuda daha dikkatli olmaları gerektiğini gösteriyor.
Ancak bu sınıflandırmanın ne anlama geldiği ve nasıl bir tutum takınılması gerektiği konusunda daha fazla bilgiye ihtiyaç olduğu da bir gerçektir. Aspartamla ilişkili kanser riskinin ne kadar büyük olduğu ve bu riskin diğer faktörlerle karşılaştırıldığında ne kadar önemli olduğu belirsizdir.
Şeker alırken dikkat etmemiz gerekenler
Bu nedenle, tüketiciler olarak doğru bilgilere ulaşmamız ve kendi sağlık tercihlerimizi yaparken çeşitli faktörleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Aspartamı tüketmek veya tüketmemek, kişisel tercihlere bağlı olarak değişebilir. Ancak sağlıklı bir yaşam için dengeli ve çeşitli beslenmeye ve aktif bir yaşam tarzına dikkat etmek her zaman önemlidir.
Şeker ve şekerli mamuller tüketirken mutlaka şu ilkeler önceliğiniz olmalıdır:
* Sağlık ile kaygınız varsa mutlaka bir doktor ve diyetisyen kontrolünde şeker alımını düzenleyin.
* Gıda konusunda öncelikli kural şudur: Doz aşımı yapmayın. Azı karar, çoğu zarar… Dozu da bilinçli belirleyin.
* Şeker vücut için bir ihtiyaçtır, bu ihtiyacın giderilmesinde doğal şeker, geleneksel şeker, nişasta bazlı şeker ve yapay tatlandırıcı gibi ayrım yapmayın.
* Meyvelerden ve baldan aldığımız şeker sadece lif ve mineral açısından önceliği olabilir. Ancak şeker değerleri ve sağlık bakımından doğal şekerlerin veya geleneksel şekerlerin herhangi bir üstünlüğü yoktur (Şimdiki bilgiler doğrultusunda).
Sonuç olarak, aspartam konusu tartışmaları beraberinde getiren önemli bir konudur. Tüketiciler olarak, bu konuda doğru bilgilere ulaşma hakkına sahibiz ve kendi sağlık tercihlerimizi bilinçli bir şekilde yapmalıyız. IARC'nin aspartamın 'muhtemelen kanserojen' olarak sınıflandırılması, bu konuda daha fazla araştırma yapılmasını teşvik etmeli ve doğru bilgilere ulaşmamızı sağlamalıdır. Sağlıklı bir yaşam için ise dengeli beslenme ve aktif bir yaşam tarzı önemlidir ve bu tercihler her bireye özgüdür.
Linkedln
Facebook
Twitter
Instagram
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Beyaz olan her şeyden uzağız👌🏻👌🏻👌🏻
Stevia ile ilgili bilgi bulmayı da ummuştum