AK Parti Kızılcahamam kampında asgari ücrete zam ve emekli maaşlarına da enflasyon farkı üzerine zam yapılmayacağı bilgileri sonrasında Mahfi Eğilmez asgari ücret için değerlendirmesini paylaştı: 'Enflasyonun böylesine arttığı bir yerde ücret artışı yapmamak insanlığa aykırı.'
Veriler üzerinden, ücretli çalışan sayısının 15,1 milyon kişi yaklaşık yarısı olan 7,5 milyon kişinin de asgari ücretle çalıştığının tahmin edildiğine değinen Eğilmez, ' diyen 'Asgari ücret artırıldığı zaman bu artış asgari ücretlilerle sınırlı kalmıyor, bütün ücretler buna göre artıyor. Demek ki asgari ücret artırıldığında ücretlerde çeşitli artışlar yapılması söz konusu oluyor' dedi.
17.002 TL olan asgari ücrete karşılık, Türk-İş'in açlık sınırının 18.969 TL, yoksulluk sınırının da 61.789 TL olduğuna da değindi.
İktisatçıların bu konuda ikiye bölündüğünü belirten Eğilmez, tüketim ve tasarrufa yönlendirilen gelirin, asgari ücretli ve emekli kesimde tasarrufa yetmeyeceği üzerinden, alınan zamla tamamen tüketime yönelerek talep üzerinden enflasyon yaratabileceğini belirtti.
Eğilmez, 'Onun için burada da asgari ücret artışının enflasyon yaratmayacağını söyleyenlere çok şaşırmamak lazım' derken, bir de 'Gelelim işim öteki yanına' diyor ve önemli bir ekleme yapıyor:
Enflasyon artacak diye açlık sınırının yaklaşık 2 bin lira, yoksulluk sınırının da yaklaşık 28 bin lira altındaki asgari ücreti ve onun bile altındaki emekli ücretlerini artırmayalım demek mümkün mü? Ya da bu insanlara 'biz enflasyonu düşürünce sorun kökten çözülecek sıkın biraz dişinizi' demek? Gerçi bunu söylemenin mümkün olduğunu Türkiye’de yaşayarak görüyoruz.
Asgari ücret ve emekli maaşlarının artırılmasının enflasyonu etkileyeceğini reddetmek bilime aykırıdır ama enflasyonun böylesine arttığı bir yerde asgari ücret ve emekli maaşı alanlara ücret artışı yapmamak insanlığa aykırıdır. Bu iki konuyu birbirinden ayıralım.