Raporda, tarım alanlarının yüzde 47’sinin; meraların ise yüzde 54’ünün madenler için ruhsatlandığına dikkat çekilerek şu ifadeler yer aldı: “Artvin’in geçim kaynaklarının önemli bir bölümünün hayvancılık olduğu düşünüldüğünde durumun vahamet ortaya çıkmakta.”
Raporda önce çıkan veriler şöyle:
Doğal sit alanı gibi farklı koruma statüleriyle korunan alanların yüzde 47’sinde madencilik yapılabilir.
Artvin ve çevresindeki milli parkların yüzde 84'ü maden ruhsat alanları ile ruhsatlandırıldı.
Korunması gereken taşınmaz kültür varlığı kategorileri ile koruma altına alınmış alanların yüzde 23’ü madenlere ruhsatlı.
Maden ruhsat alanlarının en fazla yayılış gösterdiği ilçelerin başında ise yüzde 94’lük ruhsatlılık oranı ile Artvin Merkez, yüzde 96’lık oran ile Murgul, yüzde 91’lik oran ile Rize’nin Fındıklı ilçeleri yer alıyor. Şavşat ve Ardanuç dışındaki tüm ilçelerde yüzölçümlerinin yüzde 70’inden fazlası madenlere ruhsatlı.
‘Arazi kullanım planlamasına ve koruma yaklaşımına’ ihtiyaç olduğu vurgulanan raporda, şu ifadeler yer aldı: “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nu arazi kullanım planlarının hazırlanması konusunda gerekli hükümleri içerse de kanunun yasalaştığı 2005 yılından bu yana maalesef önemli bir ilerleme kaydedilemedi. Maden Kanunu’nda yapılan değişiklikler bizi neredeyse her karışı madenler için ruhsatlandırılmış bir Artvin ile karşı karşıya bıraktı. Milyonlarca yılda oluşmuş doğal varlıkların ve binlerce yıllık kültürün varlığını devam ettirebilme hakkı madencilik ruhsatlarının faaliyete geçmesiyle yok olacak. Raporla önemli alanları madencilik faaliyetlerine kapatan bir kanuna ihtiyaç olduğu görülüyor.”