'Türkiye'de gezecek yer yok ki abi ya!' diyerek kafasını dinlemek için yurt dışına gidenler; aslında ülkemizde de gidilecek bir hayli güzel yerler var!
'Türkiye'de gezecek yer yok ki abi ya!' diyerek kafasını dinlemek için yurt dışına gidenler; aslında ülkemizde de gidilecek bir hayli güzel yerler var!
Nemrut Gölü, Türkiye'deki en büyük krater gölüdür. Dünya'da ikinciliğe sahip olan Nemrut, Pliyosen Çağ'da tektonik sıkışmalara bağlı olarak oluşmuştur. İlk patlamada yaklaşık 110 km³ madde püskürten zemin çıkan maddelerin çökelmesiyle bu harika gölü oluşturmuştur. Üzerinde farklı büyüklüklerde 5 göl bulunduran Nemrut, kesinlikle görülmeye değer.
Antalya Kaş civarında bulunan koy, özellikle günübirlik tekne turları ile bir uğrak merkezidir. Yüzmek için en güzel alanlardan biri olan bu koyda suyun sıcaklığından sıkıldığınız anda, kuzey yönünde yüzerek soğuk suya ulaşmanızı ve serinlemenizi tavsiye ederiz. Eğer kalabalıktan hoşlanmıyorsanız, tekne turlarının mesai saatlerinin bitmesini bekleyip sessizliğin ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Ardahan, Çıldır'da bulunan Şeytan Kalesi'nin Urartu'lar tarafından inşa edildiği tahmin ediliyor. Mistik görüntüsü ve ürkütücü konumuyla Hogwarts'u anımsatan kalenin üç kulesi vardır. Bu kaleyi görmeye gittiğinizde mekanın tertemiz havasını soluyacak ve kendinizi bir masalın kahramanı gibi hissedeceksiniz.
Yılın farklı dönemlerinde su seviyesinin oldukça farklı yüksekliğe geldiği bu tatlı su gölünde, su kuşları ve su bitkilerinin tadını çıkarabilirsiniz. Bölgede endemik birçok balık, kuş ve bitki türü bulunmasına karşın son dönemlerde bilinçsiz avlanmalar ve kullanılan ateşli silahlar ne yazık ki bu canlıların yaşamını tehdit etmeye başladı.
Uzaktan bakıldığında doğal imkanlarla oluşmuş bir nazar boncuğuna benzeyen bu gölet, kesinlikle görmeniz gereken mekanlardan. Hatay'da meydana gelen orman yangınlarına karşı önlem maksadıyla yapılan bu gölet, iki yolun kesiştiği bir alanda bulunuyor. Göletin muhteşem hareketini görmeniz için bir de buraya link bırakıyoruz.
'Türkiye'nin Maldivler'i olarak da adlandırılan Kalem Adası, kafayı dinlemek için eşsiz bir mekandır. Bademli köyüne bağlı olan bu harika mekana gittiğinizde siyah yediveren üzümü koruğunda yer alan suyu tatma imkanı bulacaksınız. Gündüz bakmaya doyamadığınız suyu ve manzarası ile sizi mest edecek bu adada, gece gökyüzündeki yıldızlar sizi aydınlatacak.
Narlıkuyu, Mersin'de yer alan harika bir mekan Kafa dinlemek ve rahatlamak için eşsiz bir yer olan Narlıkuyu'da; masmavi deniz, balık lokantaları ve bölgenin tarihi eserleriyle mükemmel bir deneyim yaşayabilirsiniz. Tabii buraya gelmişken Narlıkuyu'ya 2 km mesafede bulunan Cennet Cehennem Obrukları ile Astım Mağarası'nı da ziyaret etmeyi unutmayın.
Küre Dağları Milli Parkı adı ile de anılan Horma Kanyonu, içerisinde doğal yollarla oluşan bir çok mağara barındırıyor. Temiz bir hava almak, doğa yürüyüşleri yapmak ve burada yaşayan canlılarla iletişim kurmak için kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yer. Fakat, bu canlılara dikkat edin! Çünkü, güzel bir gezi sırasında bir boz ayı, karaca, yaban domuzu ya da bir su samuru ile karşılaşabilirsiniz.
Vahşi yaşam alanı, kamp alanı, yürüyüş ve bisiklet parkurları, doğa okulu ve yaban hayatı rehabilitasyon merkezi ile birçok fonksiyonu içinde barındıran Ormanya, yapay bir alandan oldukça uzak bir atmosfere sahiptir. Gittiğinizde aldığınız temiz hava ile birlikte Hobbit evlerini görünce, kendinizi masal aleminde hissedeceksiniz.
Hollanda'da bulunan lale bahçelerini anımsatan bu oldukça büyük ve güzel alanı görmek için çok uzaklara gitmenize gerek yok. Laleler o kadar güzel ve İsmil Lale Bahçeleri o kadar geniş ki buraya geldiğinizde lalelerin arasında kaybolacak ve muhteşem fotoğraflar çekebileceksiniz.
Aksaray-Niğde sınırında yer alan bir vokanik krater gölü olan Narlıgöl, jeotermal kaynaklar bakımından oldukça zengindir. Burayı ziyarete geldiğinizde gölün çevresinde bulunan termal tesislerde konaklayabilir ve yakınlarda yer alan Ihlara Vadisi'ni de ziyaret edebilirsiniz. Diğer bir adı Acıgöl olan göl, Pliyosen başında oluşmaya başlamıştır.
Kuzey Ülkeleri'ndeki evleri ve atmosferi aratmayacak cinsten bir güzelliğe sahip olan Çambaşı Bungolov Evleri kış tatilini geçirmek için eşsiz bir mekandır. Burada yapacağınız kış sporları ve doğa ile iç içe yaşam size harika bir kış deneyimi sağlayacak. Evlerin mimarisine bakmaya doyamayacaksınız.
Çimlerle kaplı tepeler, zeminde görsel bir şölen oluşturan menderesler ve akarsularla Ordu'da yer alan bir doğa harikası. Burayı yaz aylarında ziyaret etmek isterseniz, her sene düzenlenen şenliklere katılmalı ve eğlenceli yarışmalara katılmalısınız. Safari ve Yamaç Paraşütü de en çok tercih edilen aktivitelerden.
Çevresindeki köknar ormanları ve akan iki çayın birleştirilmesiyle oluşan gölet, günübirlik geziler için oldukça uygundur. Piknik alanları bakımından oldukça zengin olan bu mekanda yaban domuzu, ayı, kurt, çakal ve tavşan gibi yabani hayvanlara rastlamak mümkündür. Bu yüzden dikkatli olun!
Türkiye'nin en kuzey noktasında yer alan bu fener, yıllardır denizcilere yol gösteriyor. 12 metre yüksekliğinde olan bu fener, turistlerin en çok uğrak noktalarından biri. Çünkü; eşsiz bir manzarası var. Değişen teknolojiyle elektrik enerjisi kullanılarak çalıştırılan fenerin bekçisi, 6 kuşaktır bu işe hizmet eden bir ailenin üyesi.
Samsun’un Vezirköprü ilçesinde bulunan Şahinkaya Kanyonu, Türkiye'nin ikinci büyük su kanyonudur. Doğa fotoğrafçılarının vazgeçilmezi olan bu kanyonda doğa yürüyüşü, kano, tekne turu ve kamp yapabilirsiniz. Yaklaşık 1500 metre uzunluğundaki kanyon, eşsiz doğal güzelliği ile turistleri büyülüyor.
Dört mevsimde de ayrı ayrı güzelliğe sahip olan Tortum Şelalesi, dünyanın en büyük şelalelerinden biri olarak anılıyor. 48 metre yüksekliğe sahip olan şelale, Tortum Gölü’nün kütlesini aşarak dökülmesiyle oluşmuş. Doğa fotoğrafçılığı için eşsiz bir manzaraya sahip olan bu şelale, akışıyla insanın içini rahatlatıyor.
Su, rüzgâr ve tektonik hareketler sonucu oluşan Taşyaran Vadisi, büyüleyici bir doğal güzelliğe sahip. Bitki örtüsü ve farklı renklerdeki kayalarıyla yerli ve yabancı turistler için bir uğrak noktası olmuştur. İçerisinde vadinin doğal güzelliğini bozamayacak şekilde kurgulanmış piknik alanları da var.
Yok, burası Pamukkale değil... Denizli'de yer alan Pamukkale Travertenleri'ne oldukça benzese de çok kişi tarafından bilinmiyor ve çok fazla ilgi görmüyor. Son dönemlerde yavaş yavaş turist çekmeye başlayan bu mekan, ziyaret edilmeye kesinlikle değer.
Van Gölü'nün kuzeydoğusunda yer alan Çarpanak Adası, doğal yaşamın bozulması tehlikesine karşı özenle korunan bir yer. Bu ada, bir ok endemik türün yaşam alanı olmasıyla ve adanın yakınlarındaki Aziz Yuhanna'ya adanmış bir de manastır bulunmasıyla biliniyor. Kısacası doğa ve tarihin eşsiz buluşması.
Peki siz bu mekanlardan hangilerine gittiniz ya da 'burası tam benlik' dediğiniz yerler hangileri? Yorumlarda buluşalım.
Arkadaşlar, gerçekten yapmayın bunu. Tanıtmayın. Anlamsız betonlar yığılması an meselesi oluyor.
inceburun sivasta değil, sinopta.
he koyun da anasını siksinler