Antik Roma uygarlığının aslında, günümüz mühendisliği üzerindi büyük etkisi olmuştur. Bunlardan belki de en önemlisi Romalı mühendisler tarafından benimsenen çimento kullanımını içerir. Mevcut mühendislik ve mimarinin temelinin dayandığı 2 bin yıl önce neler bulunmuş bir göz atalım...
Bu çağda sahip oldukları mühendislik becerisi ile Romalılar bizlere üzerinde dikkatlice durulması gereken birçok ders sunuyor. Öyle ki inşaatın karakterini tamamen değiştirerek, Roma İmparatorluğu'nun yükselişinin sembolü haline gelmişler. Gelin örneklerine bir bakalım. 👇
Taşlarla karıştırılmış harç yapımı, o dönemde bir ilkti. Sonuç olarak, mühendisler yenilikçi inşaat yöntemleri ve malzemeleri geliştirmek için harcanan çabalar, betonun birincil yapı malzemesi olarak doğmasına ve kullanılmasına yol açtı. Halen kullanılmakta olan betonun yapıların dayanıklılığında önemli bir rol oynadığı kanıtlanmıştır. Eşsiz karışım 2 bin yıldan daha uzun bir süredir yapıların inşasında kullanılıyor.
Yenilikçilik, imparatorluk büyüklüğünün ve etkin yönetiminin teşvik edilmesi için yol ağlarının inşası ve genişlemesinde önemli bir rol oynadı. Mühendislik alanındaki yenilikler, sadece yapıların inşasını değil, aynı zamanda yol ağlarının temelini de oluşturdu. Bu dönemde yol yapımında kullanılan ana malzeme granitti. Mühendisler, inşaat tasarımlarını yaparken su drenajını da dikkate alarak, bu yolların dayanıklılığını önemli ölçüde artırdılar.
İnşaatta suya olan talep ve nüfus artışı su bulma ihtiyacını gerektiriyordu. Bu nedenle, kaynaktan şehirlere su kanalları olarak su kemerlerini buldular. Su kemerlerinin inşasının bir başka dalgalanma etkisi de sanitasyon sorunu idi.. Su kemerleri, suya erişimi daha verimli hale getirdikleri için inşaat sektörünü de olumlu etkiledi.
Bu köprülerin çoğu su kütleleri boyunca 15 metreden fazla uzanıyordu ve kullanılan birincil yapı malzemesi taştı. Mühendisler ayrıca Roma mimarisinde yaygın olan kemerleri birleştirerek Midas dokunuşlarını da verdiler. Yenilikçi yapı malzemelerinin ve tasarımların kullanılması, bu köprülerin dayanıklılığına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur.
Mimari tasarımların en dikkat çekenlerden biri, inşaat yapılarında kemerlerin uygulanmasıydı. Roma uygarlığının inşaat ve mühendislik cephesi üzerindeki bir diğer önemli etkisi de Roma kemerlerinin yeniliğiydi. Kemerler, yaratıcılığın gücünü etkin bir şekilde kullanan ve onu işlevsel yapılar tasarlarken kullanan ilk insanlar olmasına rağmen, imparatorluğun imza fikri haline geldi. Daha sonra yapısal alaka düzeyini korumak için modern inşaat endüstrisinde değiştirilecekti.
Su eksikliği ile ilgili sorunları çözmek için medeniyetin zirvesinde barajlar yaygınlaştı. Suya erişimi sağlamak için su kemerleriyle el ele çalıştılar. Su kemerleri onlara bağlıydı ve şehirlere su sağlayacaktı. Tam olarak istedikleri gibi de oldu. Geriye ise günümüzde hala kullanılan baraj yapımı teknikleri kaldı.
Kurulduğu şekliyle inşaat, medeniyet döneminin en önemli etkilenen cephelerinden biriydi. Bu sezon, mimarların ve mühendislerin yapıları tasarlama ve inşa etme konusunda yaratıcılıklarını ve bilgilerini kullanmaları için uygun bir andı. Bu yenilik, hamamlardan köprülere ve anıtlara kadar çeşitli büyüklükteki yapılarda belirgindi. Bu mimari tasarımlar farklı başkentlerde, illerde ve şehirlerde çoğaltıldı. Zengin tarihi nedeniyle turistik yerlerin önemli bir bölümünü oluştururlar.
Yenilikçi inşaat teknikleri, yapı malzemelerinin derinlemesine incelenmesini gerektirmiştir. Bu, malzemelerin hangi yapıya uygun olduğunu belirlemek ve dayanıklılıklarını nasıl etkileyebileceğini keşfetmek için önemlidir. İnşaat malzemelerinin çeşitli şekil ve boyutları, sektördeki yeniliklere katkıda bulunmuştur. Çimento, araştırılan bir diğer malzeme olup, su ve kumla karıştırılmış hidratlanmış kireç veya kalsiyum oksitten yapılmıştır. Volkanik külün karışıma eklenmesi veya kumun yerine geçmesi, bugünkü çimento üretiminin temelini oluşturmuştur. Bu karışım, su kemerleri ve binalar gibi sertleştirilmiş yapılar inşa etmek için idealdir ve bu yapıların dayanıklılığı, yeniliğin bir kanıtıdır.
Ek bilgi: Romayı yakan hz. şabandır ilk halife imparator neron yani padişah neron romada hz. şabanla beraber ananı günde 1453 kere kanunen... Affedersiniz ben biraz karıştırdım 😅😅😅😅
9. Flavium Amfitiyatrosu modern statların atasıdır. 10. Türk Hamamı olarak bilinen mimari yapılar, tamamen Roma İmparatorluğu'na aittir. Osmanlı, iç bölümleri ve özelliklerini ar*p mimarisi ile harmanlayınca ortaya Türk Hamamı olarak bilinen yapı çıkmıştır.
Kesinlikle yaratıcılık ile göt korkusu arasında bir paralellik var. Biz bunu yapmazsak bu imparator anamızı miker diye diye mucit olmuş adamlar