Antik Mısır Firavunu, Savaş Alanında Vahşice Öldürülmüş

Bilim insanları MÖ. 16. yüzyılda Mısır'da hüküm süren Firavun Seqenenre Tao II'nin ölümünün gizemlerini nihayet aydınlattı. Ünlü firavunun savaşta acımasızca infaz edildiği ortaya çıktı.

Frontiers in Medicine isimli hakemli dergide yayımlanan yeni araştırmada firavunun mumyası bilgisayarlı tomografi (BT) aracılığıyla incelendi.

BT taramaları, firavunun alnında yaklaşık 6 cm'lik bir yara, kafatasında derin bir bıçak yarası ve sağ gözü üzerinde de yaklaşık cm'lik bir kesik de dahil olmak üzere bir dizi ölümcül kafa yaralanmasını ortaya çıkardı.

Mumya üzerinde savunma sırasında meydana gelebilecek herhangi bir yara bulamayan bilim insanları, rakip Hyksos hanedanından savaşçıların hükümdarı infaz etmeden önce yakalayıp bağladıkları sonucuna vardı.

Araştırmanın başyazarı ve Kahire Üniversitesi'nden radyolog Sahar Saleem'Bulgular firavunun askerlerinin Mısır'ı kurtarmak için hayatını riske attığını ve gerçekten cephede bulunduğunu gösteriyor' diye konuştu.

Her şey su aygırlarının gürültüsüyle başladı

Seqenenre Tao II, MÖ. 1558 ve 1553 arasında Mısır'ın Hiksos kavmi tarafından işgali sırasında Güney Mısır'a hükmediyordu.

Tarihi kayıtlara göre Hiksosların kralı, Thebes'te bir havuzda bulunan su aygırlarının gürültüsü yüzünden uyuyamadığını söylediği ve havuzun yok edilmesini talep ettiği bir ihtarnameyi firavuna gönderdi. Seqenenre ise bu ihtarı 'ağır bir hakaret' olarak gördü.

Arkeologlar bundan sonra tam olarak ne olduğundan emin değil ama Seqenenre'nin olaydan sonra danışmanlarını topladığı ve sonunda ölümüne yol açan kanlı savaşı başlattığı düşünülüyor.

Firavun acımasızca öldürüldü

Araştırmaya göre Seqenenre'yi esir alan kişiler onu infaz etmeden önce muhtemelen ellerini arkasından bağlayarak savunmasız bıraktı. Araştırmacılar, firavunun ellerinin hala kenetlenmiş biçimde olduğunu ifade etti.

Firavunun elleri bağlandıktan sonra birden fazla kişinin saldırısına uğradığı ve hançer, iki ucu keskin savaş baltası ve mızrak gibi aletlerle birçok darbe aldığı belirtildi.

Uzmanlar, firavunun başında ve yüzündeki ciddi yaralardan herhangi birinin ölüme neden olabileceğini, kan kaybına ve kafa içi travmaya yol açabileceğini aktardı.

Seqenenre'nin alnındaki yaranın konumunu değerlendiren araştırmacılar, o yarayı açan saldırganın yüksek bir pozisyonda olduğunu tahmin ediyor. Buna göre söz konusu saldırgan ata biniyor olabilir veya firavun diz çökmüş olabilir.

Firavunun birden fazla kişinin saldırısına uğradığını düşünen Saleem, 'Esirin bağlandığı normal bir infazda tek bir infazcının farklı aletlerle farklı pozisyonlardan vurması normal olmaz' dedi ve ekledi:

Seqenenre'nin ölümü daha ziyade bir infaz merasimiydi.

Independent TürkçeSmithsonian Mag

Hilal Kaplan'ın Eşi Şikayet Etti: Erdoğan'ın Eski Metin Yazarı Aydın Ünal İfadeye Çağrıldı
Eğitim-Sen: 'Türkiye Okulların Kapalı Olduğu 27 Ülkeden Biri'
Sağlık Bakanı Koca, Vaka Sayısının En Çok Arttığı ve Azaldığı İlleri Açıkladı

Popüler İçerikler

Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
YORUMLAR

Hiksoslar kimmiş diye bi vikipediye baktım tesadüfe bakın çıkan cümle şu: "Mısırlılar Suriyelileri Asyadan gelen yabani barbarlar olarak görürlerdi. Suriyeliler o vakit hırsızlık ve yağmacılık yaparlardı. Mısırlılar da Suriye'den gelen ve Mısır'ın bazı şehirlerini işgal eden bu krallara sus (Suriyeli - hırsız krallar) manasında hiksos demişlerdir." Bu arada suriyeli sözcüğü asurlu sözcüğüne dayandırılmıştır. Suriyeli - Syrian, Asurlu - Assyrian. Asurluların ise zamanına göre bile cidden vahşi bir toplum olduğu bilinmektedir. Sonuç, bu suriyeliler ezelden beri aynıymış.

18.02.2021

kendilerini hiç bozmamışlar :)

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ