Antik Mısır’ın firavunları bin yıldan uzun bir süre boyunca ölü bedenlerinin saklanması için devasa piramitler inşa ettirdi. Ancak tarihte bir noktadan sonra bu gelenek son buldu. Antik dünyanın en zengin medeniyetlerinden olan Mısır’da neden böyle bir gelişme yaşandığını merak ediyorsanız içeriğimize buyurun. 👇
Bu işe ilk girişen Sakkara’daki adım piramidini inşa ettiren firavun Zoser (M.Ö. 2630 – 2611) idi. Son gerçekleştiren ise Abidos’daki piramidini yaptıran firavun I. Ahmose (M.Ö. 1550 – 1525) oldu. Mısır’ın simgesi hâline gelen piramitler, firavunların gücünün ve zenginliğini ifade ediyor, ayrıca dini inançlarıyla da uyuşuyordu.
Firavun I. Ahmose’nin saltanatı sonrasında bu gelenek zayıfladı ve firavunlar Antik Mısır’ın merkezi olan Teb kentinin yakınındaki Krallar Vadisi’ne gömülmeye başladı. Yapılan çalışmalar sonucunda bu bölgedeki ilk mezarın firavun I. Tutmose’ye (M.Ö. 1504 – 1492) ait olduğu belirlendi. Selefi I. Amonhutep (M.Ö. 1525 – 1504) de mezarını bu bölgeye inşa ettirmiş olabilir ama bu konuda bir kesinlik yok.
Güvenlik endişesinin bu kararda etkili olabileceği öne sürülüyor. Mısırbilim profesörü Peter Der Manuelain bu konuyla ilgili olarak, “Pek çok teori var ama piramitler uzaklardaki vadilerde kayaların oyulmasıyla inşa edildiğinden ve korunmaları için pek çok muhafız konuşlandırılmasına rağmen yağmalanmaları kaçınılmaz olduğundan olabilir.” diyor.
Krallar Vadisi’ne gömülen I. Tutmose’nin mezarının inşasından sorumlu “İneni” isimli birinin kaleminden çıkan bu evrakta, “Majestelerinin mezarının inşaat sürecini tek başıma denetledim. Yanımda kimsecikler yoktu.” yazıyor. Buradan mezarların konumlarının gizli tutulması konusuna son derece önem verildiği ortaya çıkıyor.
Vadinin en üst noktasında El Kurn olarak adlandırılan bir zirve bulunuyor. Zirve, bir piramide fazlasıyla benzediğinden tüm firavun mezarlarının tek bir piramidin altına gömüldüğü fikrine ulaşılabiliyor. Mısır firavunları piramitleri öteki dünyaya ‘yükselme ve dönüşme’ yeri olarak gördüğünden bunlara büyük önem veriyordu.
Yeni Krallık döneminde (M.Ö. 1550 – 1070) bölgede pek bir boş alan bulunmadığı, çok sayıda çıkıntı ve yükselti olduğu biliniyor. Yani ülkenin merkezi piramit inşa etmek için çok küçüktü ve mimari olarak uygun koşullara sahip değildi.
Yeni Krallık döneminde firavunların, öldükten sonra geceleyin yolculuk gerçekleştirerek ölüler diyarına göçeceği düşüncesi önem kazandı. Bunun gerçekleşmesi için de firavunların toprağın altındaki kayalıklarda karmaşık mezarlara sahip olması gerekiyordu. Öyle ki, Krallar Vadisi’ndeki mezarlar bu anlayışa mükemmel şekilde uyuyor.
Varlıklı şahıslar kendi piramitlerini inşa ettirmeye devam etti. Örneğin, 2014’te arkeologlar Abidos’da Huremhep adlı bir kâtibin inşa ettirdiği 3300 yıllık bir mezarın üstünde bir zamanlar 7 metrelik bir piramit olduğunu keşfetti. Milada kadar Nübye’de (günümüzde Mısır ve Sudan’da bulunuyor) piramit inşasına devam edildi. Nübyeliler hem kraliyet ailesi hem de soylular için piramit inşa ettirmeyi sürdürdü.
Baslik neden piramitlerin yapimi durduruldu Cevap bizde bilmiyoruz Sizin yapacaginiz haberi ……
eksiseyler arak..
Hmm enteresting🤔