İki zirveye yapılan tırmanışı anlatan BEYDOSK üyesi Hatice Uslu ise şunları söyledi:
“Bereket Tepe'nin sırtından takip edilen rotanın hem Antalya Körfezi'ne hem de orta Beydağları görüş alalına hakim doyumsuz, güzel bir manzarası var. Bu yıl zirvelere çok kar düşmediğini biliyorduk ama bu kadarını beklemiyorduk. Antalya'dan bakıldığında beyaz örtüyle kaplı olan Tunç ve Bereket dağlarının kuzey yüzlerine göre güney sırtlarında kar hiç yok kadar azdı. Öyle ki kazma krampon kullanmadan etkinliği tamamladık. Ne yazık ki küresel ısınma ve acımasız doğa katliamlarının sonucu iklim değişikliğine karşı hala birçoğumuz duyarsız ve tepkisiz. Ne zaman ki susuz kalacak dünya, işte o zaman çok geç kalmış olacağız.'
Saklıkent Kayak Merkezi'ne yakın taş ve mermer ocakları ile bölgedeki ormanlık alanlarda yaşanan kesimlerin etkilerine de işaret eden BEYDOSK yöneticilerinden orman yüksek mühendisi Nusret Yakışıklı, özellikle son 3-4 seneden beri ülkemizde aşırı orman kesimi yaşandığını söyledi.
Su havzalarındaki orman kesimleri ve taş ocaklarının etkilerine dikkati çeken Yakışıklı, “Global iklim krizinin dışında lokal ve mikroklima anlamında özellikle su havzalarındaki iklim krizi, taşkın, su baskını, kuraklık şeklinde kendini gösterecektir. Su havzalarındaki odun ihtiyacı için aşırı orman kesimine mikro iklim krizi boyutu da göz önüne alınarak, bilimsel gözle bakılmalıdır. Son yıllardaki aşırı orman kesimleri kabul edilir gibi değildir' dedi.