'Doç. Dr. Pamir, onu 'iskelet mozaik' olarak adlandırdı ve mozaik üzerinde yaptığı bilimsel çalışma sonucunda, milattan önce 3. yüzyılda bir evin yemek salonuna ait mozaik olduğunu tespit etti.
Mozaik üzerinde üç sahne var
Siyah tessara üzerine yapılmış cam mozaikler. Roma döneminde elit sınıfın arasında sosyal etkinlik olarak iki şey çok önemli. Biri hamam olayı ikincisi ise akşam yemeği. Birinci sahnede bir zenci, kürekle ateş atıyor. Bu hamamı simgeliyor. Orta sahnede ise güneş saati ve ona koşan giysili bir genç ve arkasında çıplak kafalı bir uşağı var. Güneş saati 9 ile 10 arasında. Saat 9.00 Romalılarda hamam saati. Saat 10.00'da ise akşam yemeğine yetişmek zorunda. Eğer yetişmezse çok ayıp karşılanıyor. Orta sahnede böyle bir anlatım var. Sahne üzerinde yemeğe geç kaldığını belirten bir yazı var. Diğerinde de zaman kavramını anlatan bir yazı yer alıyor. Son sahnede ise ehli keyif bir iskelet. Elinde içki kasesi yanında bir ekmek ve şarap testisi. Onun üzerindeki yazıda da Grekçe 'Neşeli ol hayatını yaşa' yazıyor. Türkiye'de eşi olmayan bir mozaik. İtalya'da buna benzer bir mozaik var. Ama bu daha geniş kapsamlı. Bu sahne üzerinde tek olması açısından ve milattan önce 3. yüzyıla ait olması açısından önemli.'
Kara, şu an Hatay Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle bölgede çalışmalara devam ettiklerini kaydetti.
Hedonizmin temelleri Anadolu'da atıldı yani, vay be. Hedonizm denince aklıma hep şu gelirdi; "Bir elinde şarap kadehi tutup deniz esintileri ve zeytin ağaçlarına karşı oturan ak sakallı mavi gözlü bir adam, nehir kenarında arp çalıp şarkılar söyleyen sarışın bir kadın ve benzeri hayat yaşayan yüzbinlerce himation (şalımsı beyaz örtü) giyen bir akdeniz topluluğu". Nereden bilecektim hedonizmi yaşayan ilk toplumu kuranın, hasat sonrası ağaca sırtını dayayıp içi geçerken; "Dünya fani, İşler gani, Koyam götüne, Böyle hayatın gari" diyen bir emmi olduğunu? Sevindim şimdi bak.
Tarihteki ilk tembel mi bu şimdi :))))) Dede, dedeciimmm :))
+2300 sülalem raad itemi.