Sonuç olarak, FED en sonunda bu faizleri, yukarıda anlattığım sebeplerden ötürü, artıracağını ifade etti. Bu durumda neler oluyor bak:
-Yıllarca ucuz dolara alışmış ekonomiden yabancı elini çekmeye başlıyor. Yani yabancı diyor ki, 'benim güvenilir merkez bankam da artık bana faiz vermeye başlayacak. Türkiye'de ne işim var artık benim?' Giderken haliyle beraberinde getirdiği dolarlarını da alıyor ve içeride dolar azalıyor.
-Senin dolar türünde bir ton borcun var. O akıllı telefonları, tabletleri, o lüks araçları alırken hayat çok güzeldi değil mi? Ucuz ucuz nasıl olsa öderim diye aldın. Elindeki avucundaki doları yine yabancı şirketlere verdin. Sahip olmadığın bir zenginliği öne aldın, önceden yaşadın. Bu borç ödenecek illaki ve artık piyasada dolar da azaldı şimdi ne yapacaksın? Daha fazla TL vereceksin ki artık çok az olan dolardan elde edebilesin.
-Eğer teknolojik gelişmeler yapmış olsaydık, 'know-how' değeri olan ürünlerimiz olsaydı, vs. onları dışarı satar yine dolar bulurduk, ama biz doların bol olduğu zamanlarda o parayla ev yaptık, AVM yaptık, rezidans yaptık. Eğitime, teknolojiye, bilime, istihdama para yatırmadık. Şimdi şehirlerin en dışına yaptığımız güya ultra lüks betonları kimse almak istemiyor. Güney Kore gibi akıllı telefon, tablet, vb. bir şey üretebilseydik onları satar yolumuzu bulurduk ama şimdi 'Penisium tower kulelerinden' evleri kim alsın, ne yapsın?
-Bu dönemde yaşanan bolluğu, sıcak para akışını, ekonominin bu sayede dirilmesini, bu sahte zenginliği hükümet hep kendinden bildi veya öyle bilinmesini istedi. Benim süper yeteneklerim ekonomiyi uçurdu zannetti ve halkımız da maalesef bunu yedi. Yaşadığı sahte zenginliği hep hükümetin bir başarısı olarak algıladı. Şimdi işler değişince de şaşırıp kaldı.