Maktulün eşi Saniye D. ise, “Eşimin bana uyguladığı şiddet giderek arttı. Bir defasında kolumu kırdı, beni çocuklarımla tehdit ettiği için onun kırdığını söyleyemedim. Devamlı çocukları da beni de dövüyordu. Olay günü de önce darp etti ardından bıçağı elindeyken dilimi ağzımın içinden çıkarmaya çalışarak ‘senin dilini keseceğim’ dedi. Bıçağı ağzıma yaklaştırdı, ben de kendimi korumak için elimle ağzımı kapattım, elimi kesti. Ben olay anını görmedim kendimden geçmiştim. Eşim 9 yıl önce ben hamileyken yine beni darp etmişti ve bebeğim düşmüştü” şeklinde konuştu.
İbrahim D.’nin avukatı Burak Temizer ise olayda meşru müdafaanın gerçekleştiğini söyleyerek, “Müvekkilim maktulü 2 kez bıçaklayıp bırakmıştır. Fırsatı olduğu halde eylemine devam etmemiştir. Kendisi maktulden cüsse olarak küçüktür ancak bıçak ile böyle bir saldırıyı durdurabilecek durumdadır. Dolayısıyla meşru savunma biçimi ölçülüdür. Müvekkilimin temiz geçmişi ve meşru müdafaa göz önünde bulundurularak önce tahliyesine, mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının karar verilmesini talep ederim” dedi.
vicdanları rahatlatacak kararlar da alınabiliyormuş demek ki memlekette. bu kadar basit işte.
ay mutluluktan ağlayabilirim gözlerim doldu. şöyle güzel kararlara ihtiyacımız var darısı kadir şekere
Ne acı ki bir cocuğun 16 yaşında babasının katili olmak zorunda kalması...