Kadriye Deniz paylaşımında 'Kan bağı, menfaat bağına yenik düştüğünde 'evlat' değil, 'el' kalır geriye... İhanet edenin adı can da olsa, gönül defterimde yeri silinir. Ben, evlatlarımı toprağımda büyüttüm. Kimi kök verdi, kimi kökünden söküldü gitti. Çıkar için birleşenler: Özcan, Melek, Sibel, Nurcan... Yolunuz açık olsun, Allah'a havale ettim sizi! Hakkı yenen, zulmedilen Ercan'ım ve Yurda'm, çınar gibi kök salıp büyüsünler. Bizi ancak ölüm ayırmalıydı ama ben vedamı hayattayken yaptım. Bundan böyle ne bayrama, ne selâma...' sözlerine yer vermişti.
Ancak çok değil henüz bir kaç gün önce bir televizyon programına bağlanarak “İki oğlum barışsın, yoksa villaları yakarım” gibi çıkışlar yapmıştı. Hatta abisi Ercan Deniz de canlı yayında gözyaşları içinde ilk kez barış çağrısında bulunmuştu.
Adam yıllarca ailesine baktı. Evlendi karısını aileden saymadınız. Maddi olarak mesafeyi koyunca da sildim muhabbeti. Abisi yıllarca menejerlik adı altında çok parasını yedi.
Annen babanda olsa eğer akan değirmenin suyunu keserseniz sizi düşman bellerler. Sen balık tutmayı değil yemeyi öğretmişsin yıllarca o yüzden anneni abini düşman ettin başına.
insanlarin yasi ilerledikce bi haller oluyor. canin bildigin annen , kardesin herkes herkese dusman oluyor. oysa ki olumlu dunya uc kurus icin deger mi? bugun bagirip cagirdiklarimizi yarin kaybettigimizde insanin kalbine oturan o yuk fena olur. herkes yasarken kiymet bilmeli empati kurmali, birbirini dinlemeli ve anlayamaya calismali. gerisi gercekten bosss.