Hamilelik döneminde kadınlar istemeyerek dahi olsa hem fiziksel hem de ruhsal değişim içerisine girerler. Doğum heyecanı ve stresi, doğumdan sonra uykusuzluk, yorgunluk, çocuğun sağlıklı olup olmayacağı düşüncesi, etraftaki kalabalık, sütün gelip gelmemesi veya yetemeyeceği düşüncesi ile gebelik sonrası bunalım yani lohusa sendromu belirebilir. Hassas geçmesi muhtemel olan bu dönemde ise anne adaylarına kurmamanız gereken cümleleri sizin için derledik.👇
Hamile kadınların kilo alması kadar doğal bir durum yoktur. Her kadının genetiği elbette birbirine benzemez bu yüzden kıyaslama yapmak hiç doğru bir durum değildir. Bu nedenle aldığı kiloları yüzüne vurmak hamile kadınları rahatsız edebilir.
Hamilelik döneminde kadınlar istemeyerek de olsa doğacak bebekleri için endişeye kapılabiliyorlar. Bu cümle her ne kadar iltifat gibi gözükse de gebe kadınların endişesini tetiklediği bir gerçek. Bebeğinin boyutunun normal olmadığı konusunda telaşa düşebilirler.
Hamile olan çoğu kadın için en önemli konu; sağlıklı bir çocuk dünyaya getirebilmektir. Bundan dolayı sohbet esnasında cinsiyet tahmini yerine sağlıklı olmasını dilemeniz daha doğru olacaktır.
Bazı anne adayları bu durumdan rahatsızlık duyabilirler. Bunun yerine bu teklifi onlardan beklemek daha doğru olacaktır. Sırf hamile olduğu için her karşılaştığı kişinin karnına dokunması onları huzursuz edebilir.
Düşünmeden ve hazırlık yapmadan hamile kalan anne adayları bu soru karşısında kendilerini kötü hissedebilirler.
Doğum şekli öncelikle bir tercih ve keyfi bir karar değildir. Anne ve bebeğin sağlık durumuna göre karar verildiğinden bu gibi sorular tabiri caizse gereksiz kabul edilir.
Çocuk sahibi olma kararı, öncelikle annenin sağlık durumunu ilgilendirdiğinden sizinle paylaşmak istemeyebilir. Ayrıca karşınızdaki anne adayı, ikinci çocuğu istediği halde bu konuda zorluk yaşayan bir çift ise farkında olmadan kırıcı olabilirsiniz.
Birçok kadın bebekleri olmadan önce de kendine vakit ayırmayı başarabiliyor. Başarılı bir kariyeri ve mutlu çocukları olan birçok çalışan kadın var. Bu nedenle bebek doğunca bir şey yapamazsın tezi çürüyeli çok oldu.
Düşünmeme gibi bir olasılıkları yoktur. Hem anne hem de bebeğin sağlığı için emzirmek oldukça önem teşkil ediyor.
Gebelik sürecinde anne adaylarının en hassas olduğu konulardan biri karnındaki bebeğin iyi beslenip beslenmediğidir. Bu konuda oldukça hassas olduklarından bebeğinin kilosunu sorarsanız anne adaylarını strese sokarak onların mutsuz bir gebelik süreci geçirmelerine zemin hazırlayabilirsiniz.
Bilinçli bir anne adayı için bu gibi soruları sormak oldukça yersiz olacaktır. Bu gibi sorularla üstüne gitmek endişelenmesine sebep olur.
Lütfen hamile bir kadının her zaman aç olabileceğini aklınızdan çıkarmayın!
Hamilelik sürecinde çoğu kadın, bebeklerine bir şey olacak düşüncesiyle cinsellikten kaçınmaktadırlar. Bu görüşlerinden dolayı sizin gözünüzde küçük düşeceklerini düşünmeleri kadar doğal bir durum yok. Bu nedenle özel hayatlarına ilişkin sizi ilgilendirmeyen sorular sormak çok gereksizdir.
Herkesin doğum deneyimi birbirinden farklı olmakla beraber, doğumu bekleyen annelere korkutucu doğum hikayeleri anlatmak süreci stresli götürmesine yol açarak sağlığını tetikler.
Karnının şekline veya yedikleri besinlere bakarak cinsiyet tahmini yapmak kulaktan dolma, eskiye yönelik söylemlerdir. Bunların yerine daha motive edici, yükseltici sorular sormakta fayda var.
Hamileliği devam eden bir kadına çocuğunu doğurduktan sonraki planlarını elbette sorabilirsiniz, ancak açık fikirli olmakta fayda var. Daha doğmadan anneyi bebeğini bırakma kaygısına sokmak tahmin edebileceğiniz gibi doğru olmayacaktır.