Vanessa Fisher isimli kadının doktoru Denton anne karnındaki bebeği elleriyle döndürdü. Anne karnında ters bir şekilde duran ve doktorun dışarıdan elleriyle müdahalesi sonucu döndürülen bebek 16 Ocak günü sağlıklı bir şekilde doğdu.
Ashton Nathaniel ismi verilen çocuk için Lotus doğumu verilen bir yöntem tercih edildi. Bu yöntemde göbek kordonu kendiliğinden kuruyup düşene kadar plasentaya bağlı bırakılıyor.
Ülkemizin bir özel hastanesinde olsaydı hemen sevk ederlerdi... Riskli durum yoksa iyisin risk varsa burda ölmesin adımız lekelenmesin anlayışı ile sağlık sektörü tamamen ticarete dayalı sistemle bütünleşti. Mümessiline kazandırmak için alakasız ilaç yazmalar, rakip hastaneye misilleme için ölüm riskli hastayı oraya yönlendirmeler, özel sağlık sigortan olduğunu duyunca alakasız bi hastalık şüphesi çıkarıp sırf para için alakasız tedavilere yöneltmeler, devlet sağlık kurumlarında hastayı çocuk gibi azarlamalar vs... Hepsini gördüm tamam ülke doktora, bilime her halükarda düşman ama eleştiriye tamamen kapalı olup ateş püsküren sağlık personellerimizin de ciddi bilinçlenmesi ve denetlenmesi gerekli...
çok doğru tespit bravo.Doktorların ve sağlık çalışanlarının kutsal bir meslek yaptıkları bilinci aşılanmalı herşeyden önce.Onlarada gerekli tüm destekler verilmeli ve insan sağlığını tehlikeye sokacak tüm olumsuzluklar önlenmeli.
Aslında önceden çok yapılan ve normal doğuma hazırlık için yapılan bir uygulama ‘’External cephalic version’’ Ters bebeği düzeltmede kullanılır. Ne yazık ki doktorlarımızın yetersizliği ve bu işlemi göze alamaması nedeniyle birçok kadın bebeği tera diye sezeryana zorlanıyor. Küçük bilgi: Türkiyede sezeryan oranı %70 ve WHO’ nun dünya normali %15.
Ben buna sorumlu olarak büyük oranda dizilerde gerçekleşen doğumlar olduğunu düşünüyorum. İstisnasız herr dizide kadınlar canhıraş eryatlarla doğuruyor, sahneye aksiyon katmak için birde 'doğum uzadı, bebek ağlamadı, annenin kalbi durdu' gibi korku senaryoları... Haklı olarak korkuyor kadınlar. Halbu ki eskiden sezaryen denilince ödü koparmış annelerin. "Neden sezaryen, yoksa bi anormallikmi var, ameliyatmı olacağım, nasıl olacak?" diye. Diziler toplumu yönlendirmek için mucizevi bir materyal aslında. İki saat içinde ağrılı ama çığlıksız bir doğumla bebeğini kucağına alıp güle oynaya evine giden anneleri izlese aileler kim göze alır kendi tercihi ile bıçak altına yatmayı.
Doktolarımızın riske girmemek istemesi gayet normal.Ülke doktor düşmanı,doktorların en küçük hatasında ona saldırmaya hazır çakallarla dolu.
Ülkemizin bir özel hastanesinde olsaydı hemen sevk ederlerdi... Riskli durum yoksa iyisin risk varsa burda ölmesin adımız lekelenmesin anlayışı ile sağlık sektörü tamamen ticarete dayalı sistemle bütünleşti. Mümessiline kazandırmak için alakasız ilaç yazmalar, rakip hastaneye misilleme için ölüm riskli hastayı oraya yönlendirmeler, özel sağlık sigortan olduğunu duyunca alakasız bi hastalık şüphesi çıkarıp sırf para için alakasız tedavilere yöneltmeler, devlet sağlık kurumlarında hastayı çocuk gibi azarlamalar vs... Hepsini gördüm tamam ülke doktora, bilime her halükarda düşman ama eleştiriye tamamen kapalı olup ateş püsküren sağlık personellerimizin de ciddi bilinçlenmesi ve denetlenmesi gerekli...
Aslında önceden çok yapılan ve normal doğuma hazırlık için yapılan bir uygulama ‘’External cephalic version’’ Ters bebeği düzeltmede kullanılır. Ne yazık ki doktorlarımızın yetersizliği ve bu işlemi göze alamaması nedeniyle birçok kadın bebeği tera diye sezeryana zorlanıyor. Küçük bilgi: Türkiyede sezeryan oranı %70 ve WHO’ nun dünya normali %15.