Anksiyete Türkçeye “kaygı, endişe, vb.” isimlerle çevrildiğinden olsa gerek insanlar üzerinde basit bir rahatsızlıkmış algısı yaratıyor. Oysa değil, insanın yaşam kalitesini ciddi oranda etkileyen, günlük rutinlerini bozan, depresif bir rahatsızlık. Bazı kuramcılara göre yaşanan iç çatışmaların sonucu, bazı kuramcılara göre de öğrenilmiş davranışlar olan anksiyete bozukluğu nedeni belli olmayan tedirginlik hali olarak da açıklanabilir. Tüm toplumun yaklaşık %18’inin bu rahatsızlığın pençesinde olduğunu söylememiz belki bir şeyler ifade eder.
Hal böyleyken anksiyete bozukluğundan muzdarip kişiler bazı şeyleri anlayabilmeniz için neler vermezdi ki?