Saldırıda 14 BTS üyesi yaşamını yitirdi. Yunus Akıl, bir aydır neler yaşadığıyla ilgili, 10 Ekim'de yaşadıklarını anlatarak başlıyor.
Birinci patlamayı anımsıyor ama ikinci patlamayı hiç anımsamıyor. İlk şoku atlatıp başını kaldırdığında ölenleri gördüğünü söylüyor. 'Bir duvar yıkılır gibi üst üste yıkılmıştı insanlar' diye tarif ediyor onları ve gece rüyalarına girdiğini, gündüz kopmuş uzuvların gözünün önünden gitmediğini aktarıyor Akıl.
'Birçoğuyla 30 yıllık arkadaştık. Ta Demiryolu Meslek Lisesi'nden beri' diyor ve devam ediyor:
'Birçok dostun artık yok. Kurtulduğuna sevinemiyorsun. Olay sonrası siyasilerin açıklamaları, sırıtmalar, Konya'daki maçta yuhalamalar insanı üzüyor. İnsanlar bu hale nasıl geldi diye soruyorsunuz kendinize. Kendisini patlatanı anlamaya çalışıyorsun da patlamadan daha acı verici olan, canınızı yakan, o insanların yuh sesleri. Bu insanlarla aynı toplumda nasıl yaşayacağız?'
Yunus Akıl, bu soruyu soruyor ama yine de umutlu konuşuyor. Hastanede ve sonraki günlerde yaşadıklarını anlatıyor gözlerinin içi gülerek. Akıl ve bir arkadaşının tedavisi Ankara Güven Hastanesi'nde yapılıyor. Hastane personeli gerek saldırı günü gerekse kontrollere gittiğinde kendisine 'çok sıcak ve dostça' davranıyor.