Angelina Jolie'nin Doktorundan Memelerinizi Yaşam Boyu Sağlıklı Tutmanıza Yarayacak Öneriler

12.08.2018 - 14:31

Kaynak: http://www.dailymail.co.uk/health/articl...

Sağlıklı bir vücuda ve geleceğe sahip olmak aslında elimizde! Birçok uzman ve doktor da bunu savunuyor. Araladından biri, Angelina Jolie'nin ve Sheryl Crow'un da meme kanseri cerrahı olan Dr Kristi Funk şöyle diyor; 'Kimi tercihlerimiz bizi kansere yaklaştırırken, kimileri de önlememize yardımcı oluyor.' Detayları sizler için DailyMail'den derledik.

Burada anlatılanlar Dr Kristi Funk'ın konu ile ilgili araştırmalarından yola çıkarak elde ettiği bilgilerdir, eğer siz sağlığınız konusunda en küçük bir şüphe bile duyuyorsanız mutlaka doktorunuzla görüşün.

2007'de Pink Lotus Meme Merkezi'ni kuran Dr Kristi Funk, hem önleyici hem de tedavi metotları üzerine çalışmalarını sürdürüyor.

'Tedavi ettiğim kadınlar sizler gibi... Önce benimle endişelerini, ağrılarını, kaşıntılarını ya da akıntılarını paylaşıyorlar. Bu hastalıktan korunmanın bir yöntemi olup olmadığını bilmek istiyorlar. Onlara şunu söylüyorum, eğer yaşam tarzınızı ve çevrenizi düzenlerseniz kanserden uzak durmanın şansı %50 artıyor.'

Kanser riski ile ilgili gerçekler!

Birçok kadın, ailenin genetik geçmiş öyküsünün meme kanseri riskinin belirlediğine inanmakta fakat çoğu zaman bu gerçek değildir. Bozuk bir BRCA geni gibi kalıtsal genetik mutasyonlar sadece meme kanserinin %5 ile %10'una sebebiyet vermektedir. Meme kanseri teşhisi konan kadınların %87'si meme kanseri olan birinci dereceden bir akrabaya sahip değildir.

Meme kanseri olan bir kadının öz ikiz kardeşinin meme kanserine yakalanma olasılığı yalnızca %20'dir. Ki bu da kanserden etkilenen diğer kız kardeşi ile aynı risktir. Bu ikizler aynı DNA'yı paylaştığından, kalıtım tüm kanser çekimleri olarak adlandırılıyorsa, risk %100'e yaklaşmalıdır, fakat öyle olmaz, çünkü genler her şeyi belirlemez.

Beslenme meme kanserinde neden büyük önem taşır?

Güneşin UV ışınları, sigara dumanı veya diğer kanserojen faktörler tarafından mutasyona uğrayana dek, neşeyle vücutta dolaşan normal bir hücre hayal edin. Bu mutasyona uğramış hücre o andan sonra, bir kanser tohumu haline dönüşür. Bu tohumun kökünü salıp salamaması ve hayatınızı yok edebilecek tam bir kansere dönüşüp dönüşmediği, mikro-çevreye, kanser tohumlarının yetişmeye çalıştığı toprağa bağlıdır.

Peki bu toprağı nasıl yapıyoruz? Kanser büyümesinin kontrol edilmesinde, kansere ne sebep olursa olsun, beslenmenin kontrolü daha önemlidir.

Kanser riskinizi azaltabilecek güçlü bitki bileşikleri brokoli ve lahana, soya, sarımsak, çilek ve cevizlerde bulunur. İdeal beslenme, taze meyveler ve sebzeler, kepekli tahıllar, mercimek ve fasülyelerle, bir fincan yeşil çay - veya bazen de şarapla - bitki bazlı, az yağlı ve yüksek liftir.

Memelerinizi en iyi siz tanırsınız!

Sağlıklı memelere sahip olmak, düzenli olarak evde göğüs muayenesi gerektirir ama bunun sizi strese sokmasına izin vermeyin.

Memelerde doğal olarak kitlelere bulunabilir ve adet döneminiz boyunca değişebilir, bu yüzden buradaki memelerinizdeki değişiklikleri takip etmektir. Kendi kendinize yaptığınız meme muayenesini her seferinde aynı şekilde yapın ve değişiklikleri takip edin. Eğer bir fark hissederseniz doktorunuzla hemen görüşün.

Memede bulunan kitlelerin çoğu iyi huyludur.

Memenizde bir tümör hissettiniz ve hemen aklınız kötü yerlere gitti. Fakat şunu unutmayın 40 yaş altı kadınların memelerinde görülen kitlelerin %95'i kanser çıkmaz, tüm yaş gruplarında ise bu rakam %80'dir.

Peki ne zaman panik olmalıyız? Hiçbir zaman! Konu hakkında hissedilen endişe hiçbir işinize yaramaz. Fakat eğer memelerinizde hissettiğiniz sertlikler adet döneminizde devam eder, ele sert gelir, ağrımaz ama diğer dokudan farklı gelirse, diğer memenizde aynı yerde bu his yoksa doktorunuza görünün. Fakat bu kitlelerin bile kötü huylu olduğu garantisi yoktur.

Kanser yok olup giden bir durum olabilir.

Bazı kadınlar kanser ile yaşar ve ölür, bazıları ise bundan haberdar bile olmadan başka sebeplerden dolayı hayatlarını kaybederler.

852 kadında yapılan otopsi çalışması sonucunda, 40 - 49 yaş arası kadınların %39'unun meme kanserinin ilk evresinde olduğu, 50 - 70 yaş arası ise sadece %10'unun aynı durumda olduğu ortaya çıktı. Peki bu kanser gerileme gösteriyor anlamına mı gelir? Bunu söylemek zor fakat, bazı kanser türlerinin tedavi bile olmadan gerilediği görülmektedir.

Meme kanseri sebepleri hakkında yanlış bildiklerimiz...

Kahve, süt ürünleri, sütyenler, ter önleyiciler ya da deodorantlar, saç kremleri, meme ucu takıları, cep telefonları, yüksek gerilim hatları, tüp bebek tedavisi, kürtaj, ölü doğum ya da implantlar meme kanserine sebep olmaz... Bunlar yanlış bilinen söylentilerden ibarettir.

Mamografi çektirmek zahmetlidir fakat buna kesinlikle değer.

Bazen hastalar mamografiyi reddeder çünkü X-ışınlarının oluşturduğu radyasyonun meme kanserine neden olacağından korkarlar.

Aslında haklılar. Yaşam boyu mamografi taraması yapıldığında, 10.000 kadından 8.6'sı radyasyona bağlı meme kanseri olacaktır. Ancak, bu kanser taraması, sebep olduğu kanserin tam 100 katından daha fazla kanser vakasının fark edilmesine neden olur. Mamografi bazen can yakabilir fakat bu can yanmasının sonucu elde ettiğiniz önemli bilgiye değecektir. Taramaya girmeden önce ibuprofen almak ağrıyı hafifletebilir.

Sadece fizyolojik değil psikolojik sebepler de kanserde önemli rol oynar.

'Göğüs kanseri teşhisi konan bir hastaya, beş ila on yıl önce stresli veya kalp krizi geçirmesi durumunda, “Evet, nasıl bildin?” Diye cevap verirken, '' Kaybettim, hayal kırıklığı, duygusal acı, pişmanlık, hastalık, acı - hayat gerçekleşir ve herkes zor zamanlardan geçer. Ancak, kanser hücrelerinin tespit edilemeyecek kadar az olduğu, ancak ivme kazanmaya hazır olduğu beş ila on yıllık süre boyunca bu “bir şey” oluştuğunda trajiktir. Her stres kendini büyük bir deprem gibi açıklamıyor; Kronik stres, küçük şokların kümülatif etkisinden kaynaklanır. Bir zincir reaksiyonu başlatır, hormon seviyelerini yükseltir ve doğal öldürücü hücrelerin sayısını azaltır. Gülümse ve seni üzen ve üzenleri affetmenin bir anlamı olsun. Sağlığınız için yapın.'

Kilonuzu kontrol altında tutarsanız sağlığınıza en büyük iyiliği yapmış olursunuz.

Aşırı kilolu veya obez olmak, meme kanserine konusunda en kolay önlenebilir faktördür. Menopoz sonrası meme kanseri riskinizi hesaplayacak olursak, lisedeki kilonuz ile şimdiki kilonuz arasındaki farkı düşünün. Aradaki fark 4 kg'dan az ise risk faktörü oluşmamıştır, eğer 4 ile 6 kg arasındaysa risk %25 artmıştır. 6.5 kg ile 13 kg arasındaki bir kilo artışı ise kanser riskinin %80'den fazla arttırır.

Yani ne kadar az yağ, o kadar az risk!