Önceki içeriğimde Profesyonel Güreş'e yani halk arasında bilinen adıyla Amerikan Güreşine ön yargıyla bakanlara ve bu spor hakkında bilgisi az olmasına rağmen çok bilen gibi yorum yapanlara , bu güzide sporu tanıtmaya yönelik ve bu sporun sahte olmadığına yönelik gerçekleri sunmuştum . Yine Profesyonel Güreş'le alakalı bilgi vermek istiyorum ; bu spor aldatmaca değildir . Adı üstünde bu bir spordur .Futbol gibi , basketbol gibi , voleybol gibi , Profesyonel Güreş'te de kazanan ve kaybeden vardır . Bazı durumlarda güreşçiler birbirilerine üstünlük sağlayamayabilir ve karşılaşma berabere bitebilir . Şu konuda hem fikir olalım ; eğer Profesyonel Güreş'e yani Amerikan Güreşi'ne aldatmaca diyorsanız , bütün sporlara aldatmaca demiş olursunuz.Profesyonel Güreşçiler de evlerine ekmek götürebilmek için bu işi yapıyor ve evine ekmek götürmek için her şeyini ortaya koyan bir kişinin işine sahte bu , milleti kandırıyorsunuz derseniz , o kişinin emeğine hakaret etmiş olursunuz ve bu durum hiç de hoş bir durum olmaz . Türkiye'de son zamanlarda Profesyonel Güreş şovları hiç olmasa da , televizyonlardan ve internetten , Profesyonel Güreş etkinliklerine ulaşabiliyoruz ve maçları arkamıza yaslanıp , yanımızda çerezlerle , bazen sıkı arkadaşlarımızla veya ailemizle birlikte izliyoruz. Bu yazımda size vereceğim tavsite sakın o kişi olmayın . Peki nedir bu 'o kişi' ? O kişi dediğimiz kişi ; profesyonel güreş takip etmeyen , fakat bu sporu çok sıkı takip eden bir arkadaşı olan ve bu spora önyargıyla kulaktan dolma bilgilerle yaklaşan kişidir..
Eğer kendinizi ve arkadaşınızı seviyorsanız , sıkı profesyonel güreş takipçilerine bu soruları ve sözleri sarf etmeyin :