Son derece yetenekli, zeki, stratejik ancak zaman zaman endişe hissinin ağına düşebilen bir avukat olan Lucy Kelson, geceleri uyku problemi çekmektedir çünkü mide ülseri vardır. Çalıştığı şirketin patronu George Wade ise avukatı olmadan adım bile atmamayı tercih eden bir yöneticidir. Lucy, son beş yıldır kravatını bağlamak da dahil olmak üzere ona dair her şeyden sorumlu olmuştur. Belki de uykusuzluklarının esas sebebi yakışıklı ve zengin patronudur. Lucy, iş hayatına dair yeterince tatmin yaşamış bir kadın olarak ayrılmaya karar verir. George başlangıçta buna izin vermekte dirense de kısa sürede yerine bir başkasını bulur. Ancak Lucy, yerine alınan genç ve tutkulu avukatla yüzleştiği anda “Seni seviyorum,” demek için geç kalmış olma ihtimalinin farkına varır.