Amerika Yine Beyaz Erkekleri Korudu: Tecavüzcüye Sadece 6 Ay Hapis

Kadına şiddet, tecavüz ve cinsiyet ayrımcılığına yönelik bir haber de Amerika'dan geldi ve tüm dünya genelinde büyük öfke yarattı.

Haber sadece cinsiyetçilik değil; ırkçılık açısından da Amerika'nın ne kadar iki yüzlü davranabildiğini de açık etti.

Amerika'da artık maalesef üniversite atletleri arasında yaygın bir suç haline gelen cinsel saldırı bu sefer Stanford'da gerçekleşti.

20 yaşındaki Brock Turner, bir partide gözüne kestirdiği 23 yaşındaki kadının alkolden bilincinin kapanmasını bekledi; kadın bayıldığında ise onu partinin gerçekleştiği evden uzaklaştırarak bir sokak ötedeki çöplüğün arkasına götürdü. Bilinci tamamen kapalı olan kadına burada tecavüz etti.

Bu olayın iki tanığı var: Kahraman ilan edilen iki İsveçli değişim öğrencisi, Turner'ın bilinci kapalı, ölü gibi yatan kadına tecavüz ettiğini görünce onu durdurdular.

O sırada bisikletle gezmekte olan bu iki İsveçli genç, 'Hareketsizce ölü gibi yatan kadına tecavüz ediyordu. Müdahale etmek amaçlı durduk ve koşmaya başladık. Bizi görünce korktu ve kaçtı. Birimiz kadının durumunun iyi olup olmadığına bakıp ambulans çağırırken, diğerimiz onu yakalamak için kovalamaya başladı' açıklamasında bulundular ve mahkemeye tanık olarak katıldılar.

İki tanık ve bir mağdur kadın, adaletin yerine gelmesi için yeterli olmadı! Brock Turner isimli tecavüzcü medyada "hayatı kararan genç sporcu" olarak yansıtıldı.

Brock prestijli bir aileden geliyordu. Erkek egemen adalet, suçu yine kadının üzerine atmaya kararlıydı.

Öyle bir kampanya sağlandı ki; medyada Brock'un sadece yıllık için çektirdiği fotoğrafı yayınlandı ve sürekli "başarılı yüzücü" olduğu vurgulandı.

Brock isimli tecavüzcünün babası ise "Zavallı oğlumun, 20 dakikalık bir şeyden dolayı hayatı karardı!" açıklamasında bulunarak, "küçük bir mesele" ile genç bir yüzücünün kariyerini mahvetmenin zalimce olduğunu söyledi.

Tecavüzcünün zengin babasının sonradan mağdur kadının hayatı ile ilgili bilgi toplaması amaçlı bir dedektif tuttuğu da ortaya çıktı.

Zira, kadının hayatındaki en önemsiz detaylar bile tecavüze bir mazeret olarak sunulacaktı. Anlaşılan o ki; Amerika'nın erkek egemen ve beyaz sisteminde en üstlerde bulunan baba, işlerin nasıl ilerleyeceğini çok iyi biliyordu.

Sonuç ne oldu dersiniz? Sadece 6 ay hapis cezası. Üstelik, iyi hal indirimi ile toplamda sadece 3 ay!

Bu arada Amerika'da verilen diğer cezalara bakalım: Brock Turner ile aynı suçu işleyen siyahi bir Amerikan vatandaşına 15-25 yıl arası ceza verilmişti.

Bir kadına saldıran polise silahsız bir şekilde müdahale eden Jasmine Abdullah isimli siyahi kadın ise tam 6 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Bir marketten saç bakım ürünü çalarken yakalanan Yvonne Williams ise 5 yıl hapis cezası almıştı.

Bu adaletsiz kararı veren yargıç Aaron Persky halkın öfkesini kısa sürede kazandı; görevden alınması için 1 milyona yakın imza toplandı.

Bu imza verenlerin arasında başka hukuk çalışanları, avukatlar ve yargıçlar da vardı.

Olayların başından beri isminin açıklanmasını istemeyen kadın, davanın bu adaletsiz karar ile sonuçlanmasıyla mahkemeye açık bir mektup yazdı.

'Seni tanımıyorum, sen de beni hiç tanımıyorsun fakat içime girebilme hakkını kendinde buldun. İşte bu yüzden bugün buradayız.' diye başladığı mektupta tecavüzcü Brock'a hitap ederek, 'Adaletsiz olan sadece aldığın suç değil; hala kendini haklı görmen, suç işlemediğini düşünmen, kendini asıl mağdur olan senmişsin gibi göstermen' diyerek konuyu aslında açıklığa kavuşturdu.

Nitekim, tecavüzcü Brock da, tecavüzcünün babası da, bu komik cezayı veren hakim de '20 dakikalık küçük bir şey' olarak tanımladıkları olay ile, herhangi bir erkeğin herhangi bir kadının bedeni üzerinde hakkı olduğunu ima ettiler.

Hele de Amerika'da mavi gözlü ve beyaz tenli bir erkekseniz, her suçun altından kalkabilirsiniz!

"Hayatı kararan sen değilsin, benim!"

Mağdur kadın mektubunda tecavüzcünün değil, kendisinin hayatının karardığını, ailesinin üzüntüden kahrolduğunu, kendisinin başka bir şehre taşınmak zorunda kaldığını ve ağır depresyon geçirdiğini belirtti.

Brock'a gösterilen 'vah zavallı yavrum, alt tarafı bir tecavüz etti, hayatı karardı' tavrı şu an Amerika'da en çok tepki gören konulardan biri.

Hatta yerel meclislerde dahi, hakimlerden senatörlere kadar pek çok devlet adamı bu aşağılayıcı kararı protesto ediyor.

Kadın haklarını korumak adına verilen bu kararı bozma niyetinde olan çoğunluk, 'tecavüzcüye sıfır tolerans' sloganıyla sosyal medyada ve hükümet organlarında tepkilerini gösteriyorlar.

Umuyoruz ki halkın tepkisi ile dava yeniden gündeme gelecek ve asıl adalet sağlanacaktır.

Zira bilinci yerinde olsun ya da olmasın; başkasının bedeni üzerinde herhangi bir hakka sahip değilsiniz!

Popüler İçerikler

Türkiye'de 9.05'te Hayat Durdu! Atatürk'e Saygı Duruşu!
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"
İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
YORUMLAR
10.06.2016

kadın olmak her yerde çok zor, artık sesimizi duyun ve bu haklı savaşımızda bize destek olun. eğer okuduklarızdan bi nebze rahatsız olmuyorsanız sizi vicdanınızla başbaşa bırakıyorum..

10.06.2016

kahrolası eril ve ırkçı zihniyet her yerde aynı demek ki

10.06.2016

Bu gereksiz yüzücü kendi babasına tecavüz etsin istedim.

10.06.2016

çok haklısın ama ne yazık ki adaletsizliğin olduğu yerde kimse temiz değildir

TÜM YORUMLARI OKU (39)