Amerika’daki 100. Yıl Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonuna Bir Türk Kadın Ressam Damga Vurdu!

Bugünkü yazımda, Cumhuriyet kadınlarının ne denli başarılı ve ulusal/uluslararası platformda neler yapabildiğinin en güzel örneklerinden biriyle sizi tanıştırmak istiyorum. Bugünkü konuğum ressam, sanat tarihçisi ve akademisyen Ceyda Erinç. Özellikle son dönemde her alanda kadın başarılarının dalga dalga yayıldığı ve göğsümüzü kabarttığı şu günlerde, bir yeni gurur haberi de Amerika’dan geldi. Türkiye’de yaşayan bir Türk kadın ressam olan Ceyda Erinç’in 100. Yıla özel yaptığı Atatürk resmi, Miami’deki Türk Konsolosluğundaki resepsiyonda sergilendi ve duygu dolu anların yaşanmasına neden oldu.

-Sizi henüz tanımayanlar için Ceyda Erinç kimdir? Anlatabilir misiniz?

1978 İstanbul doğumluyum.  2001 senesinde Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Resim Ana Sanat Dalından mezun oldum. Aynı yıl eğitimcilik görevine ve Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsünde “Yüksek Lisans” eğitime başladım. 2004 senesinde, Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Resim Ana Bilim Dalından mezun oldum. 2010 yılından beri ülkemizin en köklü ve önemli liselerinden birinde Resim ve Sanat Tarihi alanlarında öğretmenlik yapıyorum. Bununla birlikte; Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesinde, Doktora eğitimimi sürdürmeye devam ediyorum.

-Resme olan ilgi ve yeteneğinizi ilk olarak nasıl fark ettiniz?

Banka müdürü bir anne babanın tek çocuğuyum. Resme olan yeteneğim ve ilgim, ailem tarafından küçük yaşlarımdan itibaren fark edilmiş. Hatta öyle ki; her bebeğin ilk kelimeleri genellikle baba ve anne olurken; benim ilk sözcüklerim kırmızı ve mavi (o zamanki söyleyişimle kımmızı ve mami) olmuş.

- Bu yeteneğinizi ne zaman profesyonel bir düzeye taşımaya karar verdiniz?

İlk resim kursu deneyimim 13 - 14 yaşlarındayken oldu. O sene annem, Etibank Üsküdar Şubesine müdür olarak atanmıştı ve yeni atandığından dolayı yazın yıllık iznini kullanamıyordu. Yazın vakit geçirmem ve resim eğitiminin bana katacağını düşündüğü vizyon adına beni, Kadıköy’de bir resim kursuna yazdırdı. O zaman hobi amacı ile başladığım o kursun, gelecekteki bütün yaşamıma yön vereceğini düşünemezdim.

- O kursta tam olarak hayatınızı değiştirecek ne gibi bir şey yaşadınız?

Benim öğrencilik dönemimde, genelde bu tarz kurslarda, ressamlığı ön plana çıkmış hocalardan ziyade, daha çok sınava yönelik çalıştıran hocalar bulunurdu. Ama benim şansıma, o dönemde hoca olarak kısa bir süreliğine, bugün dünya çapında işlere imzasını atan, ülkemizin en değerli ressamlarından Bahri Genç gelmişti.

- Bahri Genç ile tanışmak hayatınızı ne yönde etkiledi?

O yaşta gerçek bir sanatçı ile tanışmak, bana gitmem gereken yolun ne olması gerektiğini gösterdi. Yaşım henüz çok küçük olmasına rağmen, o yaz sonunda üniversitede hangi alana yöneleceğime ve gelecekte ne yapacağıma net bir şekilde karar vermiştim.

- Bu kurstan sonra resim ile ilgili nasıl ilerlediniz?

Yaz bitti ve okul süreci başladı. Bahri Hoca o kurstan ayrılmıştı ve bende iletişim bilgileri yoktu. Hem de derslerle birlikte atölye sürecini yürütmem zor olduğu için sadece yazları çeşitli atölyeler deneyerek, kısa süreli resim eğitimleri aldım. Üniversite sınavına gireceğim sene, yine büyük bir tesadüf sonucu, değerli ressam Recep Türüng ile tanıştım. Sınav sürecine onunla birlikte hazırlandım ve sonra üniversite eğitim sürecim başladı.

Üniversite öğrenciliğim boyunca ve mezun olduktan sonra çeşitli karma sergilere katıldım. Öğretmenlik görevimin yanında farklı platformlarda sanat tarihi ve eser inceleme üzerine eğitimler vermeye devam ettim. Bugün de doktora eğitimimin yanında, Bahri Genç’ten resim eğitimi almaya ve resim çalışmalarımı sürdürmeye devam ediyorum.

- Biraz da son eserinizden söz edelim... Cumhuriyetimizin 100. yılı şerefine yaptığınız eser nasıl ortaya çıktı?

Yaşadığımız dönemin tüm zorluklarına rağmen, Atatürk’ün bizlere en büyük armağanı olan Cumhuriyetimizin 100. yılını görebilme şansına erişmiş kişiler olarak çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Bu özel güne tanıklık etme mutluluğuna erişmiş ressam bir Türk Kadını olarak, ben de minnettarlığımı ifade etmek istedim ve bu çalışmamı sevgili Atama olan derin özlemimi sunmak için oluşturdum.

Bugün kadınlar olarak, toplumun her alanında varlığımızı sürdürebilmemizin yegane sebebi, Atatürk’ün 1934 senesinde; bizlere tanımış olduğu seçme ve seçilme hakkından ileri gelmektedir. Onun bizler için aydınlattığı yol sayesinde, bugün toplumun her alanında varlığımızı sürdürebiliyoruz. Benim de en büyük arzum, o yolda hiç durmadan yürüyerek, ona layık bir birey olabilmek...

- Cumhuriyetin 100. yılında, eserinizin Miami Türk Konsolosluğunda sergilenme süreci nasıl gerçekleşti?

Bu bağlantının kurulma süreci Miami’de yaşayan sevgili kuzenim Begüm Jariyawiriya’nın aracılığıyla oldu. Kendisi bu Atatürk portresini çalıştığımı biliyordu ve konsoloslukla bu konu hakkında görüşünce onlar da resmi bir görelim, diyorlar ve sonrasında çok beğendiklerini ve bunu 29 Ekim resepsiyonunda sergilemek istediklerini dile getiriyorlar. Bunu bana ilettiğinde tabii ki bir ressam olarak ve böylesine yoğun duygularla yapmış olduğum bir çalışmanın devlet bünyesindeki bir kurumun resepsiyonunda sergilenecek olması beni çok ama çok heyecanlandırdı. Hatta bununla alakalı paylaşımlar ve gelen yorumlar da bir Türk kadın ressam olarak yapabileceklerimin Atamızın bize sağlamış olduğu Cumhuriyet ve Dünya insanı olabilme şansı konusunda daha da ileri götürülebileceğinin en açık kanıtı oldu. Her zaman diyorum ve son nefesime kadar da diyeceğim ki, “Yaşasın Cumhuriyet”

-Bundan sonra bir sergi hazırlığı, yeni sürprizler var mı?

Evet, şu an Türkiye’de sergilenecek, Cumhuriyet tarihinde iz bırakmış Türk kadınlarına yönelik bir sergi hazırlığı içerisindeyim. Bunu da inanılmaz yoğun duygularla hazırlıyorum. Kısa bir süre sonra da tüm sanatseverlerin beğenisine güzel bir açılışla sunmaya hazırlanıyorum.

Instagram

X

Linkedln

Facebook

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Demet Akalın 'Laiklik' Açıklamasıyla Gündem Olan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e Ateş Püskürdü!
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi