Amcasının Tecavüzüne Uğradıktan Sonra Kocasının Geneleve Sattığı Ayşe Tükrükçü'nün İnanılmaz Hikayesi

Etrafınıza şöyle bir bakın... İnsanların hangi hikayeleri sizi derinden etkiledi? Belki bu zamana kadar duyduklarınızı çoktan unuttunuz ama Ayşe Tükrükçü'nin hikayesini unutmanız mümkün değil. Bir insan bunları nasıl yaşar?

Hazmetmesi zor bir hikaye onunki. Ne Müge Anlı'da seyrettiğiniz olaylara benziyor ne de milyon seyredilmiş Türk filmlerine. Hazırsanız Ayşe Tükrükçü'nün insanı kahreden hayat hikayesine bir bakalım...

Antepli bir ailenin iki küçük kızından biri. Aile Antepli ama kendileri Almanya'da, çocuklar ise Antep'te babannenin yanında. Bir süre sonra aile Ayşe'yi yanına alıyor ve Ayşe için aile içi şiddete tanık olduğu, mutsuz bir dünya yeni başlıyor. Baba "yemeğin tuzu yok" diye anneyi dövüyor, anne de hırsını almak için çocukları dövüyor...

Fakat babaanne 'Çocukları aldınız, tadım tuzum yok. Geri gönderin torunlarımı' diyor. 9 yaşına gelen Ayşe, Antep'e babaannesinin yanına geri gidiyor. Fakat bu gidiş Ayşe için sonun başlangıcı demek...

Amca, kendi kızını ve yeğeni Ayşe'yi babaannenin yanından alıp Antalya'ya tatile götürüyor.

9 yaşındaki Ayşe, üstünde bir ağırlık ve burnuna giren alkol kokusuyla uykusundan uyanıyor. Gözünü açtığında amcasını üstünde görüyor. Ses çıkartmasın diye ağzı kapatılıyor Ayşe'nin, sırtına meyve bıçağı saplanıp tehdit ediliyor, kaçamasın diye giysileri yırtılıyor. Ve bu durum her gün devam ediyor. Amca elleriyle yıkayıp hazırlıyor her gece Ayşe'yi. 9 yaşındaki çocuk, korkusundan hiçbir yere kaçamıyor.

Amca "konuşursan seni öldürürüm" dediği için Ayşe hiç kimseye bir şey söyleyemiyor. Bu sırada baba Ayşe'yi Almanya'ya götürmek için memlekete geliyor ama olaylardan hiçbir şekilde haberdar değil.

Ayşe bu sefer de Almanya'da baba şiddetiyle karşılaşıyor. O kadar çok dövülüyor ki, okuduğu okulda öğretmenleri vücudundaki morlukları görüyor ve olayı araştırıyor. Vücudunda 72 tane morluk tespit edilince Ayşe, Alman hükümeti tarafından yetiştirme yurduna veriliyor.

Yetiştirme yurdu süreci Ayşe'nin en huzurlu olduğu zamanlar; baba şiddeti yok, tecavüzcü amca yok... 11 yaşına kadar başına gelenleri anlatmaya cesaret edemiyor Ayşe. Ta bi bacaklarının arasından kan geldiğinde "Ali Rıza yaptığında da böyle oldu" diye çığlık atıncaya kadar.

Aslında her genç kız gibi regl oluyor Ayşe ama öğretmenleri bu sözlerin normal olmadığını fark ediyor, hemen Ayşe ile yakından ilgilenmeye başlıyorlar. Ayşe ilk defa o gün yetiştirme yurdundaki öğretmenlerine tecavüze uğradığını anlatabiliyor. Yetkililer hemen aileye dava açıyor. Aile kızlarına şefkat göstereceği yerde 'sen orospusun' diyor ve kızlarını dışlıyor.

Yurttan 16 yaşında ayrılmak zorunda kalınca ailesinin yanına mecburi bir dönüş yapıyor. Bu sırada kuzeni Şengül "Evet, babam sana tecavüz etti biliyorum" diyor. Bu ailedeki ilk itiraf. Fakat değişen hiçbir şey olmuyor...

Almanya macerası Ayşe için 23 yaşında bitiyor ve Türkiye'ye dönüyor. Kendisine evlenme teklif eden bir futbolcuyla evleniyor Ayşe. 6 aylık hamileyken kocasının abisi tarafından şiddete uğruyor bu sefer de. Karnına yediği tekmeler yüzünden çocuğunu, derme çatma köy tuvaletinin deliğine düşürüyor. O an kocası Hasan'dan boşanmaya karar veriyor ve ilk evliliğini bir süre sonra bitiriyor.

Bir avukatın yanında çalışmaya başlıyor yeni dünyası için. Fakat Ayşe'nin kafasında düşündüğü o sıcak, şefkatli dünya hayali Bahri ile tanışınca yerle yeksan oluyor.

'Evleneceğiz' diyor Bahri, akrabalarıyla tanıştırmaya götürüyor Ayşe'yi. 'Güzel giyin, saçını başını yap. Akrabalarımın önüne paspal çıkma' diyor. Gerçekten de hazırlanıp gidiyor Ayşe. Ama tüm o akraba denilen kişiler erkek; kadın neredeyse yok. Bahri 'evlilik için belgeler bunlar, imzala' diye Ayşe'ye kağıtlar getiriyor, Ayşe gözü kapalı imzalıyor. Meğer o akrabalar genelev patronları, kağıtlar ise Ayşe'nin geneleve satış belgeleriymiş...

Kocası diye güvendiği adam tarafından Mersin Genelevine satılan Ayşe kaçmak istese de kaçamıyor. 365 gün çalışmak zorunda bırakılıyor üstelik. Regl olduğunda bile tamponla kanı durdurulup çalıştırılıyor.

Artık neredeyse yaşamadığı hiçbir şey kalmıyor Ayşe'nin. Kaçmaya yeltendiğinde gözünün önüne kolu, bacağı, kulağı kesilen arkadaşları geliyor.

Üstünde kalp krizi geçiren amcadan, 16 yaşındaki çocuğa kadar herkese hizmet veriyor Ayşe. Bir kadın, o haldeki bir erkekle yatmaz, yatamaz! Yüreği kaldırmaz. Ama erkekler yatabiliyor. Adam geliyor seninle yatıyor. Sonra, “Kızım, sen niye orospu oldun?” diyor. “Kızım” diyor, çünkü kızı yaşındayım.' diyor.

Geneleve girdikten sonra ailesine 'İşte şimdi orospu oldum' diye haber gönderiyor. Bu bir haber değil, bu bir serzeniş...

Kendisine aşık olan bir müşterisi Ayşe'ye evlenme teklif etmiş ama genelevden çıkmak o kadar kolay değil. Adamın zaten beş kuruş parası yok ama çıkmak için de para lazım.

Genelevden çıkması için Emniyet 'Düğün yapacaksın, bunu da videoya çekeceksin' demiş. Keşke o kadar kolay olsa...  Ayşe'nin kendisine borç olarak çıkartılan sigorta parası, işçi parası, yemek parası, kuaför parası, vekil parası, yakıt parası, su parası, elektrik parasını ödemesi gerekmiş. Bunun için de tam 700 erkekle daha birlikte olması gerekmiş.

Tabii bu evlilik "sen genelevden çıktın" baskısı sebebiyle uzun sürmemiş. İyice evsiz barksız kalan Ayşe, hastanelerin acil servislerinde yatıp lokantaların çöplerinden beslenmiş bir süre; sokaklarda yaşamış...

Şefkat-Der başkanı kendisine ulaşınca bu sefalet hayatı nihayet bir son bulmuş. Hatta yaşadıkları için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine bile başvurmuş.

"Kimsesizin halinden kimsesiz anlar" diye geceleri sokakta yatanların baş ucuna sıcak çorbalar bırakan Ayşe Abla, şimdi kocaman bir gönüllü hareketin kahramanı.

Gönüllülerin en birliğiyle oluşturduğu "Hayata Sarıl" lokantası, kimsesizler ve evsizler için ücretsiz sıcak çorbalar pişiriyor. Her ay ünlü bir şef gelip lokanta menüsüne katkıda bulunuyor üstelik.

Ayşe Abla kendi başına gücün, savaşın, başarının, insanlığın örneği. Onca acıdan sonra içinde hiç kaybetmediği şefkat, şimdilerde başka birilerine ilaç oluyor. Çok yaşa sen Ayşe Tükrükçü!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Bir Yoğun Bakım Hemşiresinin Kanser Hastasıyla Yaşadığı Anıyı Okuyunca Göz Yaşlarınız Sel Olacak
İbrahim Tatlıses'in Yıldız Tilbe'ye 'Seni Pezevenklerin Elinden Aldım' Dediği Olayın Bilinmeyen Detayları
Gaziantep'te Nefes Alınacak Camı Olmayan Bu Satılık Evin Fiyatını Görünce Sinirleriniz Bozulacak

Popüler İçerikler

Ayliz Duman Çok Sade Kaldı: Miss Universe 2024'te Gelmiş Geçmiş En Çarpıcı Ulusal Kostümler Giyildi!
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
YORUMLAR
24.01.2024

özür dilerim... cinsiyetimden utandım

Vay ablam vay. Kadın dünyaya gelirken kadın olarak doğmakla hayata 1 sıfır olarak başlıyor.😔

30.01.2024

Ayşe'nin kurduğu derneğe destek olun! Hayata Sarıl Derneği: Evsiz, Toplumda Yok Sayılan İnsanların Hayatlarına Tekrar Sarılmalarıdır! İlk proje-Hayata Sarıl Lokantası açıldı Adres: Kurabiye Sokak no 1 Beyoğlu

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ