"Alınacak Kitaplar" Listenizi Hazırlayın: The Guardian'ın Seçtiği 21. Yüzyılın En İyi Kitapları!

İngiltere'ye ait olan The Guardian gazetesi 'En İyiler' adı altında yaptığı listeleriyle çokça anılmakta.. 21. Yüzyılın en iyi 100 kitabı arasından, Türkçe'ye çevirilenleri sizler için derledik!

Not: Kitap açıklamaları Kitap365 ve İdefix'ten alınmıştır.

Kurtlar Hanedanı - Hilary Mantel

Tudor Hanedanlığının müsrif ve şehvet düşkünü kralı VIII. Henry, evli olmasına rağmen Anne Boleyn'le evlenebilmek için her türlü yola başvuruyor. Bu evliliğe sadece Papa ve kilise çevresi değil; Tanrı'ya aşırı bağlı Thomas Moore da karşı çıkıyor. Hanedanlıktan yükselen iktidar, para ve şöhret tutkusu bütün İngiltere'yi sarmışken soylu olmayan bir demircinin oğlu, doğum tarihi belirsiz bir adam çıkıp önce kardinalin sağ kolu, ardından kralın danışmanı oluyor. Thomas Cromwell, sadık ve güvenilir olmasının yanında halktan ve kabadayı olan bu adam, gölgede kalan muğlak tarihi kendisinin de yer alıp yükseldiği sahnede ana hatlarıyla çiziyor. Ruhban sınıfına savaş açıp aristokrasinin gücünü azaltmaya çalışan bir politikacıya dönüşen Cromwell'in portresi, monarşinin müphem ilişkilerle dolup taşan tarihiyle birlikte yazılıyor.

İkinci El Zaman Kızıl İnsanın Sonu - Svetlana Aleksiyeviç

Sovyetler Birliği’nin dağılışı ve yeni bir Rusya’nın ortaya çıkışı üzerine senfonik bir sözlü tarih çalışması olan İkinci El Zaman’da Aleksiyeviç, komünizmin çöküşünün kroniğini çıkartıyor. Rusya’nın sıradan insanları geçirdikleri son otuz yılı anlatarak bizlere Sovyetler Birliği’nin çöküş döneminde ve çöküşün ardından ortaya çıkan yeni Rusya’da yaşamanın nasıl bir tecrübe olduğunu gösteriyorlar. 1991-2012 dönemini kapsayan söyleşiler aracılığıyla, Aleksiyeviç bizleri propagandanın ve uydurma medya anlatımlarının ötesine taşıyor. Bunu yaparak da hem Rusya’nın hem de baskıya, teröre, açlığa, katliamlara dair, fakat aynı zamanda ülkelerinden duydukları gurura, gelecek umutlarına ve herkesin bir ütopya yaratmak için omuz omuza çalışıp mücadele verdiği inancına dair anılarını hâlâ taşıyan Rusların panoramik bir portresini çiziyor. Sonuç olarak da, bir zamanlar dünyanın üçte birini egemenliği altına alacak kadar güçlü bir fikrin ardından o topraklarda yaşamanın ayrıntılı bir dökümü çıkıyor karşımıza.

Beni Asla Bırakma - Kazuo Ishiguro

Yatılı okul Hailsham'ın öğrencileri, bahçe duvarının arkasındaki karanlık ormandan çok korkarlar. Hafta sonları veya tatillerde evlerine gitmez., Hailsham'dan önceki yaşamlarını hatırlamazlar. Dış dünyayla bağlantıları yoktur. Öğretmenler değil, gözetmenler tarafından eğitilirler. Spor ve sanata büyük önem veren gözetmenler, Hailsham öğrencilerine sürekli özel olduklarını hatırlatır ve bedenlerine çok iyi bakmaları gerektiğini tekrarlar.

Dünya ile Benim Aramda - Ta-Nehisi Coates

'Bilmeni istediğim şey şu: Amerika'da siyahi bedeni imha etmek gelenekseldir -mirastır. İnsanın ülkesinin özündeki 'aşağı' olduğunu anlaması gerçekten korkunç bir şey. Sen ve ben, oğlum, o 'aşağı'yız. Bu 1776'da doğruydu. Bugün de doğru. Sen olmazsan onlar olamaz ve seni kırma hakkı olmazsa dağdan düşmek, tanrısallıklarını kaybetmek ve Amerikan Rüyası'ndan çıkmak zorundadırlar. Ve bu durumda şehir dışındaki yerleşim yerlerini insan kemikleri dışında bir şeyin üzerine nasıl inşa edeceklerini, hapishanelerini insan ağılları yerine başka bir şeye nasıl çevireceklerini, yamyamlıktan bağımsız bir demokrasiyi nasıl kuracaklarını bulmak zorundadırlar...

Bulut Atlası - David Mitchell

1850, Yeni Zelanda: Noterlik görevinden Kaliforniya’daki evine dönen Adam Ewing;

1931, Belçika: Münzevi dâhi müzisyen Ayrs’ın nota kâtipliğini yapan, aile mirasından mahrum edilmiş besteci Robert Frobisher;

1975, Kaliforniya: Bir nükleer santralı araştırırken ölümle yüz yüze gelen gazeteci Luisa Rey;

Günümüz, İngiltere: Kendisini zengin eden yazarının gangster kardeşlerinden kurtulmaya çalışan yayıncı Timothy Cavendish;

Gelecek zaman, Kore: Sisteme isyan ederek ölüme mahkûm edilen android garson kız Sonmi~451;

Gelecekteki bir tarihöncesi, bir Pasifik adası: Bilimin ve uygarlığın çöküşüne tanıklık eden genç yerli Zachry.

Bu altı kahramanı birbirlerine ve bütün insanlığa bağlayan ne olabilir?

Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım - Elena Ferrante

Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım, İtalya'da bir kenar mahallede yetişen iki genç kızın çekişmeler, kıskançlıklar ve sırlarla örülü dostluklarını, zorluklarla geçen büyüme ve varoluş serüvenlerini anlatıyor.

'Napoli Romanları'nın ilki 50'lerde, fakir bir mahallede başlıyor. Bu unutulmaz dostluk hikâyesinde fazlasıyla akıllı ve duyarlı iki genç kız, Lenù ile Lila, boğucu erkek-egemen kültür, duyarsız, buyurgan aileleri ve yoksunluklar karşısında birbirlerinde teselli bulur. Ancak bu iki sıradışı arkadaş büyüdükçe, onlara dayatılan değerleri kabule yanaşmayacak, büyük fedakârlıklar da gerektirse, birer kadın olarak tutkularını yaşamak ve yaratıcı olmak için ellerinden geleni yapacaktır…

Ustaparmak - Sarah Waters

1862 yılı, Londra'nın kirli ara sokakları…

Susan, doğduğundan beri yankesicilerin, kendi deyimleriyle 'ustaparmakların' evinde büyümekte.

Bir gün evin kapısını usta bir dolandırıcı olarak bilinen Beyefendi çalar. Büyük vurgun planına Susan'ı dahil eder ve ilk defa bu evden uzaklaşmasına neden olur. Susan'ın görevi oldukça zordur: Karanlık bir malikanede büyüyen zengin bir kızı, sonrasında parasına konmak için Beyefendi ile evliliğe ikna etmek zorundadır.

Peki ya Susan'la kızın arasında bir sevgi gelişirse ve bu vurgun planı pek de göründüğü gibi değilse?

Düzeltmeler - Jonathan Franzen

Düzeltmeler, birbirlerine duydukları güvenle kusursuz bir 'aile' olmak isteyen, ama birbirlerini sürekli hayal kırıklığına uğratan, farklı hayatlar içinde çırpınırken ortak bir alanda bir türlü buluşamayan beş kişinin ince ince örülmüş, çarpıcı ve sürükleyici hikayesi.

Düzeltmeler, her gün yaptıkları hataları onarmaya çalışırken yeni hatalar yapan tüm insanların tuhaf olduğu kadar da gerçek hayat hikayesi.

Yol - Cormac McCarthy

Bir baba ve oğlu yanıp kül olmuş Amerika topraklarında sonu asla gelmeyecekmiş gibi görünen bir yolculuğa çıkar. Niyetleri orada onları bir şeylerin bekleyip beklemediğini dahi bilmedikleri sahile ulaşmaktır. Rüzgarda uçuşan kurşuni küller her yeri ele geçirmiştir. Bu yıkım sonrası yolculukta kendilerini savunabilecekleri bir tabanca, yağmaladıkları yemekler ve birbirleri dışında hiçbir şeyleri yoktur.

Hiçbir umudun kalmadığı bir gelecekte bir baba ile oğulun hayatta kalmak için verdiği mücadeleyi anlatan Yol nihai yıkım, umutsuz azim ve bunlara rağmen kaybolmayan şefkatin anlatıldığı bir şaheser.

Şok Doktrini - Naomi Klein

Naomi Klein'ın bu kitabı, Şili'deki 1973 Pinochet darbesinden 1989'da Çin'de Tiananmen Meydanı katliamına ve 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılışına kadar dünyanın manzarasını değiştiren olaylarda şok doktrini yönteminin nasıl uygulandığını ve 'büyük şirketlerin çıkarlarını kollayan' yeni kapitalizm modelinin dünya halkları adına nasıl bir yıkım ve yoksulluğa yol açtığını takip etmek bakımından eşsiz bir kaynaktır.

Süper İyi Günler - Mark Haddon

Esrarengiz bir cinayet ve bu cinayeti aydınlatmaya çalışan, dünyanın en dikkatli dedektifi: Christopher John Francis Boone. 15 yaşındaki dedektifimiz, yaşadığı sokaktan öteye tek başına hiç gitmemiş ama astronot olmak istiyor, dünya üzerindeki bütün ülkeleri ve onların başkentlerini sayabiliyor bir de 7.507'ye kadar bütün asal sayıları...

Hayat Sil Baştan - Kate Atkinson

Ursula Todd, 1910 yılının soğuk ve karlı bir gecesinde, varlıklı bir İngiliz bankacı ile karısının üçüncü çocuğu olarak doğdu. Bu dünyada daha ilk soluklarını alamamıştı ki, ölüverdi. Aynı soğuk ve karlı gecede, gürbüz ve kanlı canlı bir bebek olarak Ursula Todd doğdu ve en hafif deyimiyle sıra dışı bir yaşama adımını attı. Ursula yıllar içinde, tıpkı doğduğunda olduğu gibi, farklı şekillerde yaşayıp ölmeye başladı. İçinde bulunduğu dünya ise bir kıyameti yaşıyordu: Tarihteki en büyük iki savaşın tarifsiz korkunçluğu... Kate Atkinson’ın bu ilginç romanını bitirdiğinizde başa dönüp yeniden okuma isteği duyacaksınız, çünkü Hayat, Sil Baştan, ikinci ve belki de üçüncü okumaları hem hak ediyor, hem de gerektiriyor.

Hayvanlardan Tanrılara Sapiens - Yuval Noah Harari

Hayvanlardan Tanrılara Sapiens; dinlerden yönetim biçimlerine, toplumsal katmanlardan geçim kaynaklarına, göçlerden savaşlara kadar farklı disiplinlere ilişkin birçok konuyu tek başlık altında bir araya getiriyor. Kitap, başta kendini hayvanlarla eş değer olarak gören insanın zamanla doğaya ve kendisine karşı sürdürdüğü üstünlük savaşımını konu ediniyor. Hatta insanın, gücü sayesinde günümüze yaklaştıkça kendine tanrısal bir nitelik atfetmesine de eleştirel bir gözle yaklaşıyor. Harari’nin derslerinde anlattığı konulardan derlediği bu kitap, bilimsel atmosferinin yanı sıra akıcı anlatımıyla da okur kitlesini günden güne genişletmeye devam ediyor.

Yirmi Birinci Yüzyılda Kapital - Thomas Piketty

On beş yıllık bir araştırmanın ürünü olan ve ekonomi terminolojisine yabancı olan okurlar tarafından da kolayca anlaşılabilecek bir dille yazılmış Yirmi Birinci Yüzyılda Kapital, bu konudaki boşluğu çok geniş bir veri tabanıyla dolduruyor. Hem zaman (tarihsel veriler) hem de coğrafya içinde (tüm dünyadan veriler) karşılaştırmalı bir yöntemin kullanıldığı bu temel eser, Thomas Piketty’nin sözleriyle, “bir ekonomi kitabı olduğu kadar, bir tarih kitabı” da olma özelliğini taşıyor.

Nefret, Arkadaşlık, Flört, Aşk, Evlilik - Alice Munro

Çağdaş bir Çehov olarak tanımlanan Alice Munro, bu kitabındaki soluksuz okunan dokuz öyküsüyle de gerçekten günümüzün en usta öykü yazarlarından biri olduğunu kanıtlıyor.

Bu öykülerdeki kadınlar kendilerini hep iki kutup arasında, hep bir ikilem içinde buluyorlar; evcillik ile bağımsızlık, aile bağları ile özgürlük, beraberlik içinde yürütülen bir ilişki ile yabancılaşmış bir yalnızlık arasında gidip gelen kadınların bazen hüzünlü bazen mizah yüklü yaşam kesitleri sürükleyici bir dille aktarılıyor.

Kitaptaki son öykü 'Ayı, Dağı Aştı Geldi' yine bir halk şarkısına gönderme yapıyor. Şarkıda dağın öte tarafında ne olduğunu merak eden ayı, iki taraf arasında aslında hiç fark olmadığını görür. Öyküde de yaşamın bir evresinden bambaşka bir evresine geçen kişinin aslında birbirinden farksız ortamlarda olduğunu görüyoruz.

Kavgam - Karl Ove Knausgaard

'Kalp için hayat basittir: Atabildiği kadar atar. Sonra durur.'

Hiçbir sır bırakmayan bir dürüstlükle yazıyor Knausgaard. O yazdıkça nefesler tutuluyor, heyecandan kalp çok kereler duracak gibi oluyor. Onun yaşamına giriyor, kendi kalbinizden çok ama çok uzaklara gidiyorsunuz ama bir anda orada sadece kendi kalbinizin attığını duyuyorsunuz. Knausgaard Kavgam'da eşsiz bir ustalıkla bize yaşamlarımızı geri veriyor.

Yeraltı Demiryolu - Colson Whitehead

Amerikan edebiyatının en yeni yıldızı Colson Whitehead’den, yayımlanır yayımlanmaz çağdaş klasikler arasında anılan cesur ve sarsıcı bir roman: Yeraltı Demiryolu. Whitehead, Amerika'nın adeta bağırsaklarını deştiği bu romanında “rüya” ülkesinin geçmişine uzanıyor ve okurunu uzun zaman terk etmeyecek ilham verici bir mücadele öyküsü anlatıyor. Dünyada bir başına kalmış bir kadının, Cora’nın dünyaya kafa tutma öyküsü bu; öldürmeyip güçlendiren darbelerin, birer nişan gibi taşınan yara izlerinin ve zamanı gelince ya ödenen ya da ödetilen bedellerin öyküsü. Öyle bir öykü ki, çağın karanlığında pırıl pırıl parlıyor ve dört bir yanı saran kötülüğün bataklığında kaybolan ruhlara kuzey yıldızı misali yön gösteriyor.

Argonautlar - Maggie Nelson

Kuşağının en sivri, en cüretkâr yazarlarından biri kabul edilen Maggie Nelson’ın eleştirmenler tarafından övgüyle karşılanan son kitabı Argonautlar anneliğe, dönüşüme, müşterekliğe, ebeveynliğe, aileye, dilin ve aşkın imkanlarına felsefi bir bakış yöneltiyor, bu ifadelere ilişkin sınırlayıcı ve tutucu yaklaşımları, daha kapsayıcı tanımlara varma adına süre giden mücadeleyi ustalıkla analiz ediyor. Bunu yaparken temelde sürekli şu soruları deşiyor: Bir kabuğa, bir kimliğe ihtiyacımız var mı gerçekten? Öyle bile olsa, bir kimlikle özdeşleşmek mümkün mü? Nelson tüm bu kalıpların öznel, kendini yenileyen, yanıp sönen doğasına ışık tutmayı sürdürüyor.

Tüm Hastalıkların Şahı - Siddhartha Mukherjee

Tüm Hastalıkların Şahı derin bir tutkuyla kaleme alınmış, muhteşem bir kanser 'biyografisi': Belgelerde ortaya çıkmaya başladığı binlerce yıl öncesinden onu tedavi etmek, kontrol altında tutmak ve yenmek için destansı bir mücadelenin verildiği 20. yüzyıla ve nihayet özüyle ilgili yepyeni ve kökten bir anlayışa ulaşıldığı günümüze…

Kanserin öyküsü, insan yaratıcılığının, direncinin ve azminin öyküsü olduğu kadar kibrin, paternalizmin ve yanlış algılamanın da öyküsüdür. Mukherjee kitabında, inanılmaz ölçüde becerikli ve sınırsız kaynağa sahip bir düşmana karşı sürekli uyanık kalmak durumunda olmuş selefleri ve çağdaşlarının gözüyle, yüzyıllar boyunca karşılaşılan engeller, kazanılan zaferler ve ölümlerin hikayesini anlatıyor. Kitap kanserin baş kahraman konumunda olduğu bir macera romanı gibi akıyor.

Çerçeve - Rachel Cusk

Evliliği sona ermiş, orta yaşın eşiğinde bir yazar, yaz sıcağında kavrulan Atina'ya, yaratıcı yazarlık dersi vermeye gelir. Rachel Cusk'ın zarif ve büyüleyici romanı, ketum kahramanının bu birkaç günlük seyahatteki çeşitli 'karşılaşmalarından' oluşuyor: Uçaktaki koltuk komşusundan eski dostlara ve sınıftaki öğrencilere, herkes yazara kendi hayatının, evliliğinin, ailesinin hikayesini anlatıyor. Hayal kırıklıklarından, bir zamanlar yakın olunan insanlardan uzaklaşıp kopmaktan, geride bırakmaktan ve bırakılmaktan söz açan hikayeler birbirine bulandıkça, melankolik, dingin, ama bu dinginliğin altında saklanan acıyı da sezdiren bir manzara belirmeye başlıyor.

Kehribar Gözlü Tavşan - Edmund de Waal

İmparatorluğun en ihtişamlı günlerini yaşadığı Odessa'dan ondokuzuncu yüzyıl sonu Paris'ine, kuşatma altındaki Viyana'dan II. Dünya Savaşı sonrası Tokyo'suna, Edmund de Waal sıradışı ailesinin fırtınalı yüzyılda süre giden öyküsünü anlatıyor. Neksuke'lerin kuşaktan kuşağa aktarılmasıyla, yolları Proust, Monet, Rilke gibi figürlerle kesişen zenginliğin doruğundaki sanat hamisi bir ailenin, Nazilerin iktidara gelişiyle iç burkan yıkımını ve hayatta kalma macerasını gözler önüne seriyor.

Yeşil Yol - Anne Enright

Yeşil Yol, İrlandalı Madigan ailesinin birbirinden çok farklı kişiliklere sahip dört çocuğunun hikâyesini anlatıyor. Çocuklar birbirlerinden ne kadar farklı olsalar da anneleri aynı kişidir: Rosaleen. İletişim kurması ve idare etmesi zor bir kadın olan Rosaleen aslında çocuklarının bağlarının zayıf ve kopuk olmasının da esas sebebidir. Dünyanın dört bir tarafına dağılmış aile bireylerinin hayatlarından kesitler vererek ve karakterleri tek tek tanıtarak ilerleyen hikaye başladığı yerde, Dublin’deki eski aile evlerinde biter.

İnci Gibi Dişler - Zadie Smith

İnci Gibi Dişler, her türlü aşırılığın revaçta olduğu Londra’nın kenar semtlerinden birinde, farklı renklerin, farklı dinlerin ve farklı kuşakların, Jones’lar, İkbal’ler, Chalfen’ler gibi üç renkli bir ailenin, çoluk çocuk birbirinden matrak hikâyeleri etrafında, göçmenlerin, geleneklerin, İngiliz orta sınıf ailesinin ve alt-kültürlerin ağzına kadar dolu bir cümbüş sürahisine daldırılıp daldırılıp çıkarılan bir parodisi; uçuk bir kızdan delice ironilerle dolu çılgınca bir roman, tadı damağınızda kalacak bir edebiyat şöleni.

Kefaret - Ian McEwan

1935 yazında bir gün, Tallis ailesinin on üç yaşındaki kızı Briony, ablası Cecilia ile ailenin hizmetçisinin oğlu, Cecilia’nın çocukluk arkadaşı Robbie arasındaki bir yakınlaşmaya şahit olur. Briony’nin yetişkinlerin dünyası hakkındaki bilgisizliği ve hikâye anlatmaya olan merakı, üçünün de hayatını derinden etkileyecek bir suç işlemesine neden olacaktır.

Kahramanlarının altüst olan hayatlarını İkinci Dünya Savaşı’na, oradan da yirminci yüzyılın sonlarına kadar takip eden Kefaret, aşk, savaş, çocukluk ve hikâyelerin gücü hakkında unutulmaz bir roman.

Karanlıktaki Umut - Rebecca Solnit

Yapıp ettiklerimizin, hatta düşündüklerimizin bile olayların geniş akışında önemli olduğunu ve gücün, gerçek gücün çoğu zaman kıyıda köşede kalan bir yerden geldiğini gösteren bir tarihçe bu; yere daha sağlam basmamızı, zemini ve kendi izlerimizi tanımamızı sağlayan bir konum ve durum özeti. Direniş ve devrimin, dönüşüm ve değişimin, büyük toplumsal olayların kalbindeki bireylerin ve onları harekete geçiren gücün hikâyesini anlatan Karanlıktaki Umut, kavramların içinin boşaldığı, erdemlerin hiçe sayıldığı bir çağda bireye ve bireyin potansiyeline adanmış, gerçeklere dayalı ve gerçeklerle beslenen bir metin.

Hayat Düzeyleri - Julian Barnes

Balonculuk, fotoğraf sanatı ve aşk üzerine deneme fragmanlarıyla başlayan Hayat Düzeyleri, yazarın kaleminde bir leitmotif olarak sürekli yinelenen 'daha önce bir araya getirilmemiş iki şeyi bir araya getirirsiniz ve hayat değişir' düsturunun eşliğinde, 'yukarılara yükselme/ aşağılara inme' metaforunun optiğinde okunarak, sonunda çok değişik ve dokunaklı kişisel bir yas anlatısına eklemleniyor.

Farklı hayatlar arasındaki 'ortak motifler' arayışından yola çıkan Julian Barnes, XIX. yüzyılın tanınmış fotoğraf sanatçısı Nadar'ın, aynı yüzyılın ünlü tiyatro oyuncusu Sarah Bernhardt'ın ve yine aynı yüzyıldan serüvenci bir albay olan Fred Burnaby'nin hayat hikâyelerini ilginç anekdotlar aracılığıyla bir bir katederek, kitabının son bölümünde kendi yas deneyimine varıyor:

Persepolis - Marjane Satrapi

İran’daki devrimin ülkeye ve insanlarına yaşattıkları, küçük bir kızın yetişkinliğe giden yolda deneyimledikleriyle iç içe geçiyor. Persepolis, Marjane Satrapi’nin kaleminden hem bir dönemi anlatan hem de zamanın çok ötesine giden bir çizgi roman.

Şah rejiminin düşürülmesi, İslam Devrimi’nin zaferi ve İran-Irak savaşının yıkıcı etkileri altında yaşama tutunmaya çalışan bir halk resmediliyor Persepolis’te. Siyasi baskının, radikal dinciliğin ve savaşın nelere mal olabileceği, sevincin ve gözyaşının birbirine karıştığı hikâyelerle anlatılıyor.

Normal Olmak Varken Neden Mutlu Olasın - Jeanette Winterson

Doğar doğmaz evlatlık verildiği aşırı muhafazakar ailede, onda derin yaralar bırakmış sevgisiz bir annenin gölgesinde geçen çetin çocukluğundan bugüne uzanan, kendini yaratma hikâyesini anlatıyor Winterson. Deliliğin sınırlarında gezen, genç yaşta gizli gizli okuduğu kitaplardan kurduğu köprülerle dışarıdaki dünyayı keşfeden ve özgürleşen bir kadının itiraflarla dolu, cesur, bir o kadar da şiirsel bir iyileşme hikâyesi bu.

Antilop ve Flurya - Margaret Atwood

“Bunları kim yaptı? İçlerinde kimler yaşadı? Kim yıktı? Tac Mahal, Louvre, piramitler, Empire State Binası...”

Sağ kalan son insan Kar Adamı’nın ayakta kalabilmek için mücadele ederken bir yandan da yok olan insanlığa yaktığı ağıttır Antilop ve Flurya.

Flurya ve Jimmy’nin, ilk gençliklerinde izlediği çocuk pornosunda gördükleri Antilop, hayatlarına girdiğinde üçü de geri dönülmez bir yola çıkarlar…

Brooklyn - Colm Tóibín

50’lerin İrlanda’sının bir taşra kasabasında, birçok genç kız gibi Eilis Lacey için de imkanlar kısıtlıdır. Ablası ona Amerika’ya göç etme imkanı yarattığında, Eilis ailesini, arkadaşlarını ve geçmişini ardında bırakarak gitmesi gerektiğini hisseder. 

Brooklyn’de kalabalık bir evde oda tutan Eilis, katlandığı fedakarlığın yavaş yavaş farkına varır. Evinden uzakta, sıla hasreti içindeki genç kadın, yılmak yerine her gün adım adım yeni hayatına alışır, arkadaşlıklar kurar, kendine bir gelecek yaratır. Gel gelelim İrlanda’dan gelen bir haberle hayatı alt üst olacak, sorumlulukları ile arzuları arasında neredeyse trajik boyutta bir ikilem yaşayacaktır.

Kadın ve İktidar - Mary Beard

Mary Beard bu cesur kitabında sık sık kendisi de dâhil dünyadaki bütün kadınlara dil uzatan ve onları küçük düşürmeye çalışan kadın düşmanlarına ve internet saldırganlarına sesleniyor. Kadın düşmanlığının izlerini antik köklerine kadar takip ederek cinsiyet tuzaklarını ve zamanın başlangıcından beri güçlü kadınlara yapılan haksızlıkları inceliyor. Homeros’un Odysseia’sına kadar uzanarak kadınların günlük yaşamda liderlik rollerinden uzak tutulduğuna, topluluklara hitap etme hakkının erkeklerin tekelinde olduğuna dikkat çekiyor. Medusa’dan dili kesilen Philomela’ya, Hillary Clinton’dan yerine oturması söylenen Elizabeth Warren’a kadar örneklerle Beard, kadınların iktidarla ilişkisine dair kültürel varsayımlarımız ile güçlü kadınların erkek şablonuna uymayı reddetmesi gereken bütün kadınlar için önemli birer örnek teşkil etmeleri arasında aydınlatıcı paralellikler yakalıyor.

Kavalier ve Clay'in Akıl Almaz MaceralarI - Michael Chabon

İkinci Dünya Savaşı`nın arifesinde Yahudiler için Avrupa`da hayat iyice zorlaşmıştır. Prag`ta yaşayan Kavalier ailesi tüm servetini, en büyük oğullarını Amerika`ya göndermek için harcar. Maceralı bir yolculuktan sonra bir gece Joe Kavalier, kuzeni Sammy Clay`in Brooklyn`deki evine ulaşır.

İllüzyonun büyüsüyle sarmalanmış ressam Joe, çizgi roman dünyasına aşık Sam`la çizginin ve öykünün olağanüstü bileşiminde önce yakın dost, sonra da ortak olurlar. Birlikte Nazi zulmüne karşı savaşan Kurtaran`ı yaratırlar. Bütün hayallerini bu çizgi roman karakterinin sonsuz gücüyle gerçekleştirirler. Geçirdiği çocuk felcinden miras zayıf bacaklarıyla değil, Kurtaran`ın kaslarıyla koşar Sam Clay; Kavalier ailesini Nazilerin elinden, Kurtaran kılığına girmiş Joe kurtarır.

Savaş Sonrası 1945 Sonrası Avrupa Tarihi - Tony Judt

Bu kitap İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'nın öyküsünü anlatır, bu nedenle 1945 yılından başlar: Stunde nul der Almanlar, 'sıfır saati'. Ama yirminci yüzyıldaki her şey gibi bu öykü de Avrupa kıtasının yıkıma doğru sürüklendiği 1914 yılında başlayan otuz yıllık savaş döneminin gölgesinde kalmaktadır. (...) Tolstoy'un tarihe bakışını anlatırken Isaiah Berlin akılcı tümevarımın iki türünü birbirinden ayrı tutarak yunan şair Arkhilokhus'un ünlü dizesini aktarmıştı: 'Tilki pek çok şey bilir ama kirpinin bildiği tek bir büyük şeydir.' Berlin'in sözleriyle bu kitap 'kirpi' olmamaya önem veriyor. Bu sayfalarda ortaya koyacağım çağdaş Avrupa tarihi üzerine büyük bir kuramım yok; açıklamalarım diğerlerinin üstüne çıkan bir tema içermiyor; her şeyi kapsayan bir tek öyküm yok anlatacak. Ancak bu, İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa tarihinin herhangi bir temadan yoksun olduğu anlamına gelmiyor. Tam tersine, birden çok teması var. Tilki gibi Avrupa da pek çok şey biliyor.'

Kocanın Güzelliği - Anne Carson

Anne Carson İngilizcenin yaşayan en önemli şairlerinden biri. Kocanın Güzelliği ise şairin kaleme aldığı bir dizi 'manzum roman'dan biri, ama yazarın kendisi '29 tangoda kurgusal bir deneme' altbaşlığını tercih etmiş. Çünkü kitap bir yanıyla tükenen bir evliliğin hikâyesini insanın içine işleyen olağanüstü bir dille aktaran bir anlatı, bir yanıyla da Keats’in ünlü 'güzellik hakikattir' deyişi üzerinde, Platon, Bataille, Lévi-Strauss ve Huizinga gibi düşünürlere atıflar yaparak derinlemesine düşünen sıkı bir deneme mahiyetinde... Anlatısal şiirin doruklarından biri...

Anne Sütü - Edward St Aubyn

Anne Sütü’nde, bir zamanların şanlı ve varsıl Melrose ailesi artık zor durumdadır. Patrick tutulmayan sözler, ailevi sorumluluklar ve bir intihar girişiminin yol açtığı sorunlarla boğuşmaktadır. Ailenin diğer fertleri de iyi durumda değildir; eşi Mary, annelik görevlerinin yükü altında günbegün yıpranırken Patrick’in annesi kendini adamakıllı bir yeni çağ cemiyetine kaptırmış, küçük oğul Robert ise, yaşına rağmen çevresinde olan bitenleri kavrayacak zeka ve duyarlılık sergilediğinden endişe kaynağı haline gelmiştir. Buna karşın aile kötü geçmişiyle mücadelesini sürdürürken yeni kuşak beraberinde farklı bir duyarlılık ve değişim potansiyeli getirmektedir.

Fizik Üzerine Yedi Kısa Ders - Carlo Rovelli

Rovelli, fizik alanında gerçekleşen büyük devrimin “en büyüleyici” yönlerini ve ortaya attığı soruları mercek altına alıyor: “Kuramların en güzeli”, yani Albert Einstein’ın izafiyet kuramı, modern fiziğin en sarsıcı yönlerine ev sahipliği yapan kuantum mekaniği, içinde yaşadığımız evrenin mimarisi, temel parçacıklar, kuantum çekimi, olasılık ve kara deliklerin ısısı…

“Kuramsal fizik, yaşamımızı yönlendiren tutkular ve duygulardan beslenir,” diyen Rovelli, çoğunlukla bize uzak kalmış bir bilimin aslında bizi kuşatan evren kadar yakınımızda olduğunu gösteriyor.

Hızlı ve Yavaş Düşünme - Daniel Kahneman

Rasyonel yargı ve karar alımını sorgulayan ufuk açıcı psikoloji çalışmasıyla 2002 Nobel Ekonomi Ödülü’ne layık görülen Daniel Kahneman, çağımızın en önemli düşünürleri arasında yer alıyor. Fikirleriyle ekonomi, tıp ve siyaset dahil, pek çok alanı etkilemiş olan yazar, bu kitapta yıllardır sürdürdüğü araştırmaların sonuçlarını bir araya getiriyor.

Okuyucuyla canlı bir sohbete giren yazar, sezgimize ne zaman güvenip güvenmeyeceğimizi ve yavaş düşünmenin ne zaman daha iyi olacağını öğretiyor. İş ve özel yaşamımızda seçimlerimizi nasıl yaptığımızı ve başımıza sık sık dert açan zihinsel hatalardan korunmanın farklı tekniklerini nasıl kullanacağımızı gösteriyor.

Beşinci Mevsim - N.K. Jemisin

İşte size bir ülke. Her ülke gibi sıradan. Ama bu toprak parçası çok kıpırdanıyor ve ona Sükûnet adını vermişler. Sessiz ve acılı bir ironi ülkesi.

Son, Sükûnet’in bir şehrinde başlıyor: Yerkürenin en kadim ve göz kamaştıran şehri. Adı Yumenes ve bir zamanlar bir imparatorluğun kalbiydi. Ne yazık ki imparatorluk ilk günlerinin ihtişamını kaybetti. Her imparatorluğun başına geldiği gibi. Ve bu sonda, üç kadın. Kocası tarafından oğlu öldürülen ve kızı kaçırılan bir anne... Essun. Toprağı duyan bir İmparatorluk Orojeni... Syenite. Bir Muhafız’ın eline düşen özel bir kız çocuğu... Damaya.

Geliş - Ted Chiang

'Geçmişte ve gelecekte gerçekleşen her olayın kaydını tutan bir vakayinamenin, Çağlar Kitabı'nın önünde duran bir kadın düşünün. Her ne kadar yazılanlar ışığın etkisiyle zamanla silinse de hâlâ devasa bir cilt bu. Kadın elinde bir büyüteçle insan cildi inceliğindeki sayfaları çevirmeye başlıyor; ta ki hayatının hikayesini buluncaya dek..

Geleceği bilenler onun hakkında konuşmazlar. Çağlar Kitabı'nı okuyanlar bunu asla itiraf etmezler.'

- Ted Chiang

Koralin - Neil Gaiman

“Çünkü,” dedi Koralin, “bir şeyi korkmana rağmen yapıyorsan, bu cesurcadır.”

Koralin ve ailesinin yeni evinin tuhaf bir havası vardı. Tuhaflığın sebebi evi saran sis değildi. Gözlerini Koralin’in üzerinden ayırmayan kara kedi de. Çay yapraklarından fal bakan yeni komşuları Bayan Spink ve Bayan Forcible’ın da durumla bir ilgisi yoktu. Sebep diğer evdi: Misafir odasındaki eski kapıdan geçilebilen ev.

Bu evdeki düğme gözlü, beyaz tenli diğer annesi ve babası, Koralin’in kendilerine katılmasını bekliyordu. Ve onlarla birlikte orada kalmasını. Sonsuza kadar…

Tanrı Yanılgısı - Richard Dawkins

Bu kez Dawkins keskin zekasını din üzerine çevirir, dinin hatalı mantığını ve yol açtığı acıları ifşa eder. Eski Ahit’in cinsiyet takıntılı tiranından, Aydınlanma düşünürlerince müşfik (ama hala mantık dışı) Kutsal Düzenleyici olmasına kadar Tanrı’yı bütün formlarıyla eleştirir. Dine ilişkin bütün önemli argümanları didik didik eder ve doğaüstü bir varlığın olamazlığını açık seçik ortaya koyar. Konuları tarihsel ve çağdaş kanıtlarla destekleyerek, dinin nasıl savaşı ateşlediğini, bağnazlığı kışkırttığını, çocukları istismar ettiğini gösterir. Böyle yaparak, Tanrı inancının sadece akil dişi (irrasyonel) değil, ayni zamanda potansiyel olarak ölümcül olduğu seklinde zorlayıcı bir durum yaratmaktadır. Dawkins’in dini çürütmeye yönelik ateşli ve şiddetli tarzı, Kutsal Kitap’ı delik deşik eden tutarsızlık ve zalimlikler durmadan dile getiren, 'maharetli tasarım'ın anlamsızlığı ya da can çekişen Orta Doğu veya Orta Amerika kökten dinciliği karşısında tüyleri diken diken olan herhangi biri tarafından bağrına basılacaktır.

Gölün Sırrı - Jenny Erpenbeck

Gölün Sırrı, Berlin yakınlarındaki bir koruya yakın, göle hâkim bir evin hikayesi aslında. Hikayenin sabit unsuru ev; ama bu ev aracılığıyla, iki savaş arası Almanyası, 3. Reich, Nazizm, Doğu Almanya tecrübesi ve şimdiki zaman şiirsel bir anlatımla birleşiyor. İnsanlar geliyor, geçiyor; hayatlar kuruluyor, hayatlar dağılıyor; açıkçası, bu romanla Erpenbeck, doğanın insani bir tarihini kurmayı beceriyor. Ne kadar da eğretiyiz bu dünyada.

Kuşatma - Helen Dunmore

Levin ailesi, küçücük dairelerinde yaşam mücadelesi veriyor ve 22 yaşındaki Anna'nın beklenmedik azmi ve gücüyle birbirlerine tutunuyorlar. Anna ressam yaşamının hayallerini kurarken çaresiz şehirde ailesi için yiyecek bir şeyler bulmak zorunda kalıyor ve küçük erkek kardeşinin günden güne bir deri bir kemik kalışına şahit oluyor. Babaları kara listeye alınmış bir yazar, o da ruhen ve bedenen çöküşte. Böylesi aman vermez günlerde her şey sınanıyor. Ve Dunmore'un ilham veren öyküsü, böyle bir zamanda bile insan kalbinin, aşktan vazgeçmeyerek yenilmeyeceğini kanıtlıyor.

Kıvılcım Anı - Malcolm Gladwell

Kıvılcım Ânı’nı okuduğunuzda sigara bağımlılığının, intihar eğiliminin, isyanların, şehirde işlenen suçların, televizyon programlarının aldığı reytinglerin, ağızdan ağza pazarlamanın doğasını daha iyi anlayacak; bireye ve topluma zarar veren salgınları önlemeye ve tam tersine yararlı akımları başlatma ve yönetmeye dair ufuk açıcı fikirler edineceksiniz.

Çevrenize şöyle bir bakın. Değişime kapalı, katı bir yer gibi görünebilir. Ama öyle değil. Doğru noktaya yapılacak en küçük bir dokunuşla bir kıvılcım çakabilir

Değersiz Bir Hayat - Hanya Yanagihara

Üniversiteden tanışan dört erkek arkadaş: Nazik, yakışıklı ve oyunculukta kariyer yapmak isteyen Willem. Sanat dünyasına hızlı bir giriş yapmak isteyen, zeki ama bazen kalpsiz davranabilen JB. Hayallerini gerçekleştirememiş, aileden zengin mimar, Malcolm. Bu arkadaş grubunun merkezinde duran, tam bir kapalı kutu olan avukat Jude. Yıllar içinde dörtlünün dostlukları bağımlılık, şöhret ve kibirle dönüşür ve derinleşir. Üç arkadaşın karşılaştıkları en büyük zorluk, hem bedensel hem de duygusal olarak ağır yaralı arkadaşları Jude’un yanında yer almak olacaktır. Jude’un üstesinden gelemediği çocukluk travmaları tüm yaşamını etkileyecek ve dostları onu hayatta tutmak için ellerinden geleni yapacaklardır.

Harry Potter ve Ateş Kadehi - J. K. Rowling

Büyücülük okulunda dördüncü sınıfa geçen Harry, yaz tatilinde Dursley'lerden izin koparıp arkadaşlarıyla birlikte Quidditch Dünya Kupası finalini izlemeye gider. Bu yıl Hogqarts'taki en büyük yenilik ise, Üç büyücü Turnuvası'dır. Üç rakip büyücülük okulunun katılımıyla gerçekleşen bu etkinlik yüz yıldan beri ilk kez düzenlenmektedir. Harry, istemediği halde, yaşı bile tutmadığı halde, kendini bu Turnuva'nın içinde bulur. Oysa onun tek istediği, büyücülük standartları içinde olabildiğince 'normal' bir yaşam sürmek, yeni büyüler öğrenerek kendini geliştirmek, Cho'yla ilgili hayaller kurmak, Ron ve Hermione'yle hoşça vakit geçirmektir. Ancak, alnındaki yara izinin ikide bir acıması, korkunç olayların yaklaşmakta olduğunun habercisidir...

Ejderha Dövmeli Kız - Stieg Larsson

41 ülkede rekor satış yapan kitaplarının başarısını göremeden 50 yaşında hayata veda eden İsveçli gazeteci Stieg Larsson'un zihne kazınacak sahneler, çarpıcı ve canlı karakterler, okurları adeta yerlerine çivileyecek sürükleyici bir kurgu ile her sayfasını ağır ağır ve dokuyarak yazdığı Millennium serisinin ilk kitabı Ejderha Dövmeli Kız'ı okuduktan sonra, Gefle Dagblad gibi 'bundan daha iyisi yapılamaz' diyebilirsiniz.

Yaşlanıyor muyum Ne? (Kadın Olmak Üzerine İzlenimler) - Nora Ephron

Boyundaki kırışıklıkların fark edilmesiyle başlayan yaşlanma sürecini kendi şaşırtıcı espri anlayışı ve samimi üslubuyla ele alan Nora Ephron, gelgitlerini, ironik izlenimlerini ve başından geçen hikayeleri bizlerle paylaşıyor.

Özenle Oluşturulmuş Bir Kütüphanenin Olmazsa Olmazı Olan 33 Şahane Kitap
Onedio Okuyucularının "Mutlaka Okumalısınız" Diyerek Bizimle Paylaştığı Birbirinden Efsane 27 Kitap
2019 Yılında En Çok Okunan ve En Çok Satılan 50 Kitap

Popüler İçerikler

Demet Akalın 'Laiklik' Açıklamasıyla Gündem Olan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e Ateş Püskürdü!
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
YORUMLAR
07.02.2021

çok iyi içerik elinize sağlık, popüler kitaplar öneerilerinden yılmıştım her yerde..

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ