Eskişehir’de, bir grup polis ve sivil tarafından dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz’ı oturma eylemi yaparak andıkları için haklarında soruşturma açılan 48 kişi için 14 ay sonra kovuşturmaya yer olmadığına hükmedildi.
Savcılık kararında, devletlerin barışçıl gösterileri sadece korumakla değil, bu hakkın kullanılmasına makul olmayan sınırlamalar getirmekten kaçınmakla da yükümlü olduğu belirtildi. Korkmaz’ı anma eyleminde şiddet hareketinde bulunulmadığı ve toplantının barışçıl bir amaç taşıdığı ifade edildi.
Eskişehir’de Gezi Parkı gösterileri sırasında polisler ve bir grup sivil tarafından dövülen Ali İsmail Korkmaz’ın ölümünden sonra şehirde protesto eylemleri başlamıştı. Şehir merkezinde toplanan yüzlerce yurttaş, Korkmaz’ın dövüldüğü sokağa yürüyerek burada oturma eylemi yapmıştı. Bu kapsamda, 24 Ağustos 2013 ve 31 Ağustos 2013’teki eylemlere katılan 48 kişi hakkında 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet iddiasıyla soruşturma açılmıştı. Savcı Aydın Tekin, 14 ay süren soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti. Savcı Tekin, kararında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre barışçıl toplanma özgürlüğünün ifade özgürlüğünün bir başka görünümü olduğunu, demokratik bir toplum bakımından temel hak niteliğinde olduğunu ve bu nedenle özgürlüğe getirilen sınırlamanın dar şekilde yorumlanmaması gerektiğini kaydetti. Devletlerin barışçıl gösterileri sadece korumakla değil, bu hakkın kullanılmasına makul olmayan dolaylı kısıtlamalar getirmekten kaçınmakla da yükümlü olduğunu ifade eden Savcı Tekin, 32 şüphelinin suçsuz olduğunu savunarak, şunları kaydetti:
“Şüphelilerin Ali İsmail Korkmaz’ı anmak için toplandıkları, toplanma sırasında ve sonrasında şiddet hareketlerinde bulunmadıkları ve toplantının barışçıl bir amaç taşıdığı, bu nedenlerle eylemlerinde 2911 sayılı kanunda düzenlenen suçların yasal unsurlarının oluşmadığı…”
ODTÜ EYLEMLERİNE DE TAKİPSİZLİK KARARI
Eskişehir’de ayrıca, 7 ve 9 Eylül 2013’te Porsuk Bulvarı’nda toplanan yurttaşlar, ODTÜ’de üniversitelilere yönelik polis müdahalesini ve Ankara Tuzluçayır’daki cami-cemevi projesini protesto etti. İlk eyleme katılan 32, ikinci eyleme katılan 40 kişi hakkında 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet iddiasıyla soruşturma açıldı. Savcı Tekin, soruşturma sonunda bu grupları da suçsuz buldu. Kararda, “Eylemin barışçıl bir amaç taşıdığı ve bu amacın eylemin sonuna kadar bozulmadığı, eyleme güvenlik güçlerinin herhangi bir müdahalesinin ve uyarısının olmadığı, bilirkişi raporuna göre eylem sırasında suç teşkil eden herhangi bir hususun tespit edilemediği” belirtildi.
Kaynak: Radikal / İsmail Saymaz