Fotoğraf: Haber Ekspres
Televizyon başında veya sosyal medyada yangın anlarını izleyen birçok insan, bu tür olayları birebir yaşamış gibi etkilenebilir. Bu, “ikincil travma” olarak adlandırılır. Özellikle görüntülerin şiddeti, çaresiz insanların çığlıkları, çocukların kurtarılmaya çalışılması gibi detaylar uzun süre zihinlerden silinmez. Kimi insanlar için bu, derin bir üzüntü ve suçluluk hissine neden olabilir. “Ben bir şey yapabilir miydim?” ya da “Ya benim başıma gelseydi?” gibi sorular zihni sürekli meşgul edebilir.
Psikolojimizi sağlam tutmak için neler yapabiliriz?
Travmaların üzerini örtmek, onları daha güçlü hale getirir. Yaşadığınız duyguları paylaşmak, bir terapist ya da güvendiğiniz bir kişiyle konuşmak iyileşme sürecini hızlandırır.
Özellikle TSSB belirtileri varsa (kabuslar, ani korkular, tetikleyicilere aşırı tepki gibi), bir psikoloğa başvurmak çok önemlidir. EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) gibi travma odaklı terapiler çok etkili sonuçlar verebilir.
Günlük hayatın sıradanlığı, zihin için bir terapidir. Travmayı yaşayan ya da şahit olan kişilerin, yemek, uyku ve iş gibi günlük rutinlerine dönmeleri önemlidir. Bu, beynin yaşananları sıradanlaştırmasına yardımcı olur.
- Tetikleyicilerden Uzak Durun:
Yangınla ilgili haberleri sürekli izlemek ya da görüntülere tekrar tekrar maruz kalmak, travmayı daha derinleştirebilir. Zihninizi bu tür içeriklerden bir süre uzak tutun.
- Destek Gruplarına Katılın:
Benzer olayları yaşamış kişilerle bir araya gelmek, yalnız olmadığınızı hissettirebilir. Destek grupları, travmayı anlamak ve kabul etmek için önemli bir kaynaktır.
- Nefes ve Gevşeme Egzersizleri:
Özellikle anksiyete belirtileri yaşayanlar için nefes çalışmaları ve meditasyon, sakinleşmeye yardımcı olabilir. Derin nefes almak ve gevşeme egzersizleriyle vücudu sakinleştirmek, zihni de olumlu etkiler.
- Çocuklarla Doğru İletişim Kurun:
Çocuklara yaşananları anlatırken dürüst ama yaşlarına uygun bir dil kullanın. Onların korkularını küçümsemeyin ve onları güvende olduklarına ikna edin. Bir çocuğun travmayı atlatabilmesi için en önemli faktör, yanında güven veren bir yetişkinin varlığıdır.