Aladağ Faciasında Yürek Burkan Açıklama: Çocuklar Ölüme El Ele Gitmişler

Adana’nın Aladağ ilçesindeki kız öğrenci yurdunda çıkan yangında hayatını kaybeden 11 çocuk ve bir eğitmenin cenazeleri toprağa verildi.  Faciaya ilişkin bilgiler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.  Yangını söndürmekle görevli ekibin başındaki itfaiye müdürü Fahri Durukan, mahsur kalan çocukların odaların ortasında toplanıp el ele tutuşarak beklediğini söyledi...

Bugün basına yansıyan bilgilere göre yangın sırasında içeride bulunan öğrencilerden bazıları paniğe kapılarak birinci ve ikinci kat pencerelerinden atlayarak canlarını kurtarmaya çalıştı. Bazı öğrenciler de üst katlara kaçarak çatı katına sığındı. 

8 öğrenci kaçtıkları çatıda, 3 öğrenci ve eğitmen de 2. katta hayatını kaybetti. 

Yangına müdahale eden Adana Büyük Şehir Belediyesi İtfaiye Müdürü Fahri Durukan açıklamasında “Ekiplerimiz odaya girdiklerinde, her iki odadaki çocukların cesetleri el eleydi” dedi.

Üzerine bayrak örtülen 10 çocuğun cenazesi konvoy halinde Aladağ’ın Köprücük, Kışlak ve Karahan mahallerine gönderildi...

Ve bugün toprağa verildi.

Gözaltına alınan ve yangında 4 yaşındaki çocuğunu kaybeden yurt müdürü Cumali Genç, verilen özel izinle iki polis eşliğinde kızının cenazesine katıldı.

Bilirkişi raporunda "Kapının kolu yok, yangın elektrik panosunun eskiliğinden" denildi...

Adana'daki Faciaya İlişkin Bilirkişi Raporu: Yangın Merdivenine Açılan Kapının Kolu Yok!

Raporda binanın birinci katındaki yangın merdiveninin kapısının plastik yapıya sahip PVC şeklinde olduğu, yangın kapısının dışa açılır şekilde yapıldığı, ancak kapı kolları olmadığından ve kapı açılamadığından buradan çıkıp kurtulan kimsenin olmadığı da belirtildi.

Ayrıca yangının elektrik panosunun eski olmasından kaynaklandığı belirtildi.

Faciadan yaralı kurtulan bir kız öğrenci olay anına ilişkin şöyle konuştu: “Alt katta bulaşık yıkıyorduk. Arkadaşımın eline elektrik geldi. Çıtır çıtır bir ses çıktı. Sonra yangın çıktı”

Veliler çocuklarını neden o yurda gönderdiklerini anlattı 👇

BBC Türkçe muhabiri Selin Girit Aladağ ilçesine giderek yangında çocuklarını kaybeden velilerle konuştu. 

Velilerden Mehmet Ali Baş kızını söz konusu yurda yazdırması için çeşitli kişiler tarafından ziyaret edildiğini, ikna edilmeye çalışıldığını söyledi. Eşi Cemile ise kendilerini nasıl ikna ettiklerini şöyle anlattı: “Eve geldiler, yalvardılar, iyi bakarız dediler. Bana anlattı çocuk orada korktuğunu. Ana korkuyorum, oradan oraya yalnız varamıyorum diyordu.”

Bir diğer veli Mustafa Avcı, kızı Zeliha’yı bu yurda kaydettirmek istememiş, ama mecbur kalmış. Çünkü evi Aladağ’a 35 kilometre mesafedeki Köprücük Mahallesi’nde: “Maddi durumumuz iyi değildi. İşim yok. Bir de yurdumuz yıkıldı. Geçen sene Pınar Madencilik Lisesi’ne yerleştirmişlerdi. Yurdu yıktılar. Hocalar bize çocuklarınızı buraya verin, biz burada onlara iyi bakarız, 15 günde bir evinize göndeririz dediler.” diyen Avcı çocukların da yurda gitmek istemediklerini anlattı, “Yoksa çocukların da isteği yoktu. Gönülsüz gitti çocuklar oraya. Bizim de gönlümüz yok. Ama çaresiz kaldık. Bu yüzden çocuklarımız orada yandı.”

Yangında yaşamını yitiren 10 öğrenci de Aladağ Sinanpaşa İlköğretim Okulu’nda okuyordu.

Yangında hayatını kaybedenlerin isimleri dün açıklandı:

Sare Betül Genç, Fatma Canatan, Sema Nur Aydoğdu, Gamze Bagir, Bahtınur Baş, Nurgül Pertlek, Tuğba Aydoğdu, Sümeyye Yetim, Cennet Karataş, Sevim Köylü, İlknur Maden ve Zeliha Avcı.

Hayatını kaybeden dört öğrenciden geriye Köprücük Köyü İlkokulu önünde arkadaşlarıyla 2014’te çektirdikleri fotoğraf kaldı.

Kaynaklar: BBC Türkçe, DHA, HT ve Medyascope

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
YORUMLAR
01.12.2016

ahhh ana kuzuları ahhh :( o cehennem ateşi sizi yakan ateşten daha sıcaktır umarım. kanınıza girenler en kısa zamanda tanışırlar inşallah

01.12.2016

"eve geldiler yalvardılar biz iyi bakarız 15 günde bir eve göndeririz dediler". bu cümle herşeyi açıklıyo bence. benm anladığım tercümesi ise, çocuklarınızı küçük yaşta alacağız, beyinlerini yıkayacağız, kendi düşüncemizde eğitip bi yerlere gelmesini sağlayacağız, sonra onlar bize minnet borcundan dolayı istediğimiz herşeyi yapacak. yeri gelecek devletin gizli bilgilerini bize verecek, yeri gelecek kendi vatandaşına sıkacak, yeri gelecek yeni nesilleri kendisi gibi yetiştirecek. çok kısa süre önce bir cemaatin vatana neler yapabileceğini gördük. bırakın artık şu cemaatleri nolur. Allahla aranıza kimseyi almanıza gerek yok!!

01.12.2016

ayrıca benim gittiğim, gördüğüm kaldığım hiç bi yurtta kalanlar çalışmaz. kurtulan yavrucak ne diyo? : bizz aşağıda bulaşık yıkıyoduk. yazık lan valla yazık.

01.12.2016

“Alt katta bulaşık yıkıyorduk. Arkadaşımın eline elektrik geldi. Çıtır çıtır bir ses çıktı. Sonra yangın çıktı” ALT KATTA BULAŞIK YIKIYORDUK ve ARKADAŞIMIN ELİNE ELEKTRİK GELDİ başka sorum yok.

TÜM YORUMLARI OKU (15)