Aksiyon meraklıları buraya! Kaçırılmaması gereken, gölgede kalmış ve hakkı teslim edilememiş 20 vurdulu kırdılı filmi sizin için listeledik. İyi okumalar!
Aksiyon meraklıları buraya! Kaçırılmaması gereken, gölgede kalmış ve hakkı teslim edilememiş 20 vurdulu kırdılı filmi sizin için listeledik. İyi okumalar!
Japon mafyası Yakuza, Los Angeles'ı havaya uçurmakla tehdit eder. Gözü pek bir Japon polisi Atlantik' i aşarak Los Angeles gelir ve Yakuza'nın en ölümcül katilinin peşine düşer..
Gene Hackman'i bu güçlü ve aksiyon dolu macerada, saplantılı bir adam olan Colonel Jason Rhodes rolünde izliyoruz. On yıldan fazladır Rhodes hayatını Vietnam'da kayıp listesinde yer alan oğlunu aramakla geçirmektedir. Bilgi almak için hükümete yaptığı sayısız başvurudan bir sonuç alamamasıyla sorununu kendisi çözmeye karar verir. Teksaslı bir petrol zengininin (Robert Stack) mali desteği ve oğlunun beş arkadaşının yardımlarıyla Rhodes kendisini inanılmaz bir mücadele ve hedef için hazırlamaya başlar. Haftalar süren gerilla eğitiminden sonra ekip son bir savaş için Vietnam'a gitmeye hazırdır.
Emekli olmak için gün sayan bir çete lideri, kız arkadaşının rakip çeteler tarafından öldürüldüğünü öğrenince 'son bir iş' için geri döner.
Peterson Ailesi bir gün, görev sırasında ölen oğullarının yakın arkadaşı olduğunu iddia eden bir adamın ziyaretiyle karşı karşıya kalır. Aile bu yabancıyı ağırlar fakat adamın hayatlarına girmesiyle birlikte kaza süsü verilen ölümler gerçekleşmeye başlar. Fakat zaman içerisinde hem aileyi hem de çevrelerindekileri tedirgin eden bu ölümlerin, bu gizemli yabancı ile ilgisi olduğu anlaşılmaya başlar. Yabancı, yavaş yavaş aileyi de etkisi altına almaya başlar.
Bir yeraltı patronunun oğlu olan Travis, Amazon’a geldikten sonra kaybolur. Amacı ise paha biçilmez tarihi bir eseri bulabilmektir. Bölgeye gelen bir diğer adam ise yeraltı patronu adına çalışmaktadır ve amacı Travis’i geri döndürmektir.
İki adam her ne kadar düşman olmalarına ve hatta aynı kadını sevmelerine rağmen güçlerini birleştirirler. Amaçları aynı hazinenin peşinde olan bir adamı ve çalışmalarını durdurmaktır.
Sıradan ve beceriksiz iki suçlu hayatlarındaki en büyük işe kalkışırlar. Karşılığında 1 milyon dolar fidye istemek için zengin bir çifte taşıyıcı annelik yapan Robin'i kaçırırlar. Hale ve Francesca Chidduck çiftinin bebeklerine hamile olan kızın hayatını riske atmayacaklarından emindirler. Fakat meydan boş zannedip yanılmışlardır. Kaçırma olayının hemen ardından mafya bağlantılı avukat Joe Sarno (James Caan) ve iki adet kiralık katil peşlerine düşer. Bu arada Parker, Robin ile duygusal bir bağ kurmuştur...
Olağan Şüpheliler filmiyle En İyi Senaryo dalında Oscar kazanan Christopher McQuarrie'in ilk yönetmenlik denemesi olan yapımın başrollerini Ryan Phillippe, Benicio Del Toro ve Juliette Lewis paylaşıyor.
Eski bir asker olan Bay Majestyk, günlerini sahibi olduğu karpuz tarlasında geçirmektedir. Bir gün tarlasına yapılan haksız bir saldırı sonucunda hapse girince, peşine takılan bir tetikçi ve mafya yapılanması ile hesaplaşmak durumunda kalır.
16 yaşında zeki ve meraklı bir çocuk olan Hanna (Saoirse Ronan) babası Erik'e fazlasıyla bağlıdır. Hanna, kuzey Finlandiya'nn balta girmemiş ormanlarında, soğukkanlı bir ölüm makinesi, bir suikastçı olarak yetiştirilmiştir. Eski bir CIA ajanı olan babası ona avlanmayı, kendini savunma sanatını öğretmiş, herhangi bir okula göndermeden evde eğitmiştir. Babası sayesinde yaşıtlarından tamamen farklı yetişen ve ergenlik çağındaki hiçbir çocuğa benzemeyen Hanna şimdi öğreticisi tarafından ilk suikastını gerçekleştirmek için Avrupa'ya yollanır. Yol boyunca hedefine kitlenmiş bir şekilde, usta bir katil gibi soğukkanlılıkla hareket eden Hanna, dışarıdaki dünyanın kendisi ve ailesi için yaptığı planlardan habersizdir. Başına gelen çeşitli olaylar sonucunda hedefine yaklaştıkça varoluşuna dair sorularla boğuşmaya başlar. Erik kızının artık geri döndürülemez bir yola girdiğini fark eder...
Tüm bir yaşamı alabildiğine sakin ve duyarlı bir karakter yapısı içinde sürdürmüş olsa bile insan, canından can koptuğunda gerçek bir saldırgana dahi dönüşebilir. Nick Hume, oğlunun bir silahlı soygunda öldürülmesini kendi gözleri ile gördükten sonra müthiş bir dönüşüme uğrayacaktır. Adaletin verdiği cezayı yetersiz bulunca iyice intikam almak hırsı bürür gözünü. Şiddet hayatının merkezine yerleşir ve sokaklarda oğlunun cinayeti ile ilişkisi olma ihtimali taşıyan herkesi öldürmeye kararlıdır.
New York’taki Çin Mahallesi’ni kontrol altında tutan Triad adlı şebekeye karşı mücadele veren ırkçı, sert ve ‘cool’ polis Stanley ve güzel bir gazetecinin serüveni.
Meksikalı polisler tarafından yakalanan profesyonel bir suçlu (Mel Gibson), koyulduğu sert hapishaneden 9 yaşında bir çocuğun yardımıyla kurtulmaya çalışır.
Arkadaşını kumar borcundan kurtarmaya çalışan Jeff, bir silahlı soyguna girmeyi kabul eder. İşler yolunda gitmez ve ortaklarından biri Jeff'e ihanet eder. Jeff, kendisine ihanet edenlerden intikam almaya karar verir.
Avustralyalı bir öğretmen ve öğrencileri kaçırılır ve rehin alınır. Hayatları için savaşmaları ve kendilerini kaçıranların elinden kaçmaları gerekmektedir.
Üç yıl hücre cezası alan 'sert mahkum' Manny ile arkadaşı John'un firar öyküsü... Hapishanede çok zor şartlarda yaşayan, özellikle sadist bir gardiyandan çok çeken iki mahkum, sonunda kaçmayı başarırlar. İki kaçak, çeşitli olaylardan sonra bir trene atlarlar ve dondurucu soğukta, umutsuz bir yarışa girerler.
Nefes nefese izlenen bir aksiyon. Yönetmen Yann Demange seyirciyi 1971 yılına, Belfast sokaklarına götürüyor. Ayaklanmayı durdurmak için yapılan harekatta deneyimsiz asker Gary birliği erkenden geri çekilmek zorunda kalınca kendini tek başına sokaklarda bulur ve hayatta kalmaya çalışır.
İşlerini halletmek için çoğunlukla şiddete başvuran bir polis memuru, ortaklarından birinin adının uyuşturucu trafiğine karıştığını öğrenir.
Araba tamircisi olarak çalışırken işini kaybeden ve evliliği kötüye giden eski boksçu Bradley hayatının dönüm noktasındadır. Uyuşturucu kuryesi olarak çalışan eski bir arkadaşı için çalışmaktan başka bir yol bulamaz. Durumu başlarda iyiye gider, ta ki acımasız arkadaşları ile bir grup polisin çatışması arasında kalana kadar. Ortalık sakinleştiğinde, kendini hapishanenin içinde bulur. Düşmanları onu şiddet uygulamaya mecbur bırakır ve bu da hapishaneyi vahşi bir savaş alanı haline getirir.
Seyyar bir işçi olan John Nada, bir inşaatta çalışmak için Los Angeles’tadır. Şans eseri uzaylıların dünyayı ele geçirme planına şahit olur. TV, gazete ve basın yayın yoluyla halkı ipnotize eden ve gerçek görüntülerini gizleyen iğrenç istilacılar, özellikle para ve güç sahibi kimseleri kendilerine hedef seçmektedir. Gizlice örgütlenmiş direniş hareketine katılan Nada, direnişçilerin özel yapım güneş gözlükleri sayesinde uzaylıların gerçek yüzünün görülebildiğini keşfeder.
Doc McCoy, yıllarca hapishanede kalmasının ardından siyasi bağlantılara sahip olan Jack Beynon’ın araya girmesiyle özgürlüğüne kavuşur. Ancak bunun karşılığında kendisinden bir banka soygununa karışılması istenir. Soygunu gerçekleştirmesinin ardından karısı ile kaçan Jack, bu sefer de peşine düşen adamlardan kurtulmaya çalışır.
Jack Walsh (Robert De Niro)'a Jonathan Mardukas'ı (Charles Grodin) New York'tan Los Angeles'a getirmesi için 100,000 Dolar teklif ediliyor. Kendini Mardukas'a kelepçeleyen Walsh, bu uzun tren yolculuğunun olaysız geçeceğini sanarken, Mardukas'ın mafya Jimmy Serrano (Dennis Farina)'ya 15 milyon dolar borçlu olduğunu öğreniyor. Öldürülmesi planlanan Mardukas'ın yanında Walsh da hedeftedir.
They Live mı geri planda kaldı. Döneminin en popüler filmlerinden birisidir. Carpenter'ın klasiklerinden önemli bir film
1'in yazdığınız özetle alakası yok. kıçınızdan konu uydurmayın.