'Birkaç örnek vermek gerekirse; sayım döküm cetvellerindeki usulsüzlükler. Bu seçimlerin temeli dediğimiz sayım döküm çizelgelerinden 5 bin 388'i mühürsüz. 694'ünün imzasız olduğunu gördük.
İkincisi kısıtlılar var seçmen listelerinde, yanına şerh düşülmemiş oy kullanımaz diye. Cezaevini adres olarak gösterip oy verenler var. Hükümlü olanlar var. Yanına oy kullanamaz şerhi düşmeden 5 bin 287 hükümlü seçmen kayıtlarında yer almış. Üçüncüsü kayıp oylar var.
Dördüncüsü, oy kullanan seçmen ile oy pusulası arasında ciddi farklar var. Eksik veya fazla olan sayı burada 25 bin kadar bir sayı.Aradaki fark 13 binlere düşmüş. Burada bir şeyler olmuş eksik veya fazla çıkan imzadan ve kayda geçen sayı 25 binleri buluyor. Bu konuda belgelerimiz ve iddialarımız var.
Son olarak, sandık başkanları ve memur üyelerin durumu var. 298 sayılı yasanın 22. ve 23. maddesi çok açık ifade ediliyor. 22. maddesi sandık başkanlarını tanımlıyor ve nasıl tespit edileceğini öngörüyor. 62 bin 560 kişinin 19 bini kamu görevlileri arasından seçilmemiştir. Bunların arasında KHK ile ihraç edilmiş olanlar var.'
İyi de bu kanuna aykırı. Olağanüstü itiraz için, olağan itiraz durumlarının bitmiş, mazbatanın sahibine verilmiş olmasını gerektiriyor. Seçim sürecinin tamamlanmasından itibaren yedi gün içerisinde başvurulması diyor kanun. Yani seçimin yapılmış, oyların sayılmış, mazbatanın teslim edilmiş olması gerekiyor. AKP'lilerin bu oyunları kendilerini rezil ettiği kadar ülkemizi de rezil ediyor. Çok üzülüyorum.
Akp kendi kuyusunu kazıyor.Artık demokrasiye inanmadıklarını IQ'su 80'in üstünde olan herkes görebiliyor.İstanbul'da sandıktan çıkan sonucu tanımamak için her yolu deniyorlar...
Halk seni istemiyor anla artık bıktı insanlar anla artık düş bu halkın yakasından. Usülsüzlük yapıldı diyorsun ama Usülsüzlüğün Allahını her seçim yapan sen değil miydin?Ekrem İmamoğlu hakkıyla kazandı çalıp çırparak değil. siz belediyedeki yolsuzluklarınız ortaya çıkacak diye bu kadar tutuştunuz ama bu sefer kolay kolay sıyrılamayacaksınız bu işten