AKP'li belediyelerce, bazı kişilere çeşitli etkinliklerde görevlendirilme yapılıp gri pasaport almaları sağlanarak vizesiz Avrupa ülkelerine gönderilmesi sonucu insan kaçakçılığı yapılması skandalına bir yenisi daha eklendi.
AKP'li belediyelerce, bazı kişilere çeşitli etkinliklerde görevlendirilme yapılıp gri pasaport almaları sağlanarak vizesiz Avrupa ülkelerine gönderilmesi sonucu insan kaçakçılığı yapılması skandalına bir yenisi daha eklendi.
İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu tarafından yapılan incelemede, gri pasaport olayının geçtiğimiz Nisan ayında öğrenildiği belirtildi.
Yapılan incelemede, Samsun'un Yakakent İlçe Belediyesi tarafından hizmet pasaportu (gri pasaport) temin edilen 70 kişiden 68’inin çeşitli yerden yurt dışına çıkış yaptığı ancak bu kişilerden 63’ünün yurda giriş kayıtlarının bulunmadığı tespit edildi.
Sözcü'den İsmail Akduman'ın haberine göre, yapılan inceleme sonucunda Yakakent Belediyesi’nden 3 ayrı etkinlik için toplam 70 kişiye gri pasaport verildiği ve bunların 68’nin yurt dışına çıktığı tespit edildi.
Belediye, ilk olarak 19-28 Mart 2020 tarihleri arasından Makedonya’nın Ohri şehrinde Uluslararası Bahar Folklor Festivali ve Çekya’nın Prag şehrinde Uluslararası Folklor Festivali’ne katılım için 30 kişi adına Samsun İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’ne hizmet damgalı pasaport talebinde bulundu.
Ardından da, belediye 2-17-27 Ekim 2020 tarihleri arasında Polonya’nın Varşova kentinde düzenlenecek olan Uluslararası Demokrasi İnsan Hakları Kültür Alışverişi ve Sağlık Eğitim konulu programa katılım için 14 kişi adına hizmet damgalı pasaport talebinde bulundu ve başvuru işlemlerinin İzmir İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü tarafından yürütüldü.
Belediye son olarak, 09-18 Kasım 2020 tarihinde ise Almanya Stuttgart’ta Demokrasi, Kültür Değişim ve İnsan Hakları Etkinliğine katılım için 26 kişi adına gri pasaport başvuru yapıldığı, başvuruların 24’ü İzmir, ikisi İstanbul İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü tarafından işleme konuldu.
Gri pasaport verilen 70 kişiden, 68’i Edirne Kapıkule Sınır Kapısı ile İstanbul, Sabiha Gökçen ve Bodrum Milas havaalanlarından yurt dışına çıkarken, bu kişilerden 4’ü geri döndü.
Bir kişi ise yakalandığı ülkeden sınır dışı edildiği için Türkiye’ye dönmek zorunda kaldı.
09-18 Kasım 2020 tarihinde ise Almanya Stuttgart’ta Demokrasi, Kültür Değişim ve İnsan Hakları Etkinliğine katılım için hazırlanan 28 kişilik listeden Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Yiğit’inde içinde bulunduğu 26 kişiye gri pasaport verildi.
Almanya’ya giden 26 kişiden geriye tek başına Başkan Yardımcısı Yiğit döndü.
Yapılan araştırmada, Belediye Başkanı Hüseyin Kıyma’ya, meclis kararıyla yurt dışı gezilerine katılacak kişileri belirleme yetkisi verildiği vurgulandı.
Başkan Kıyma’nın, gezilere katılmak üzere hazırlanan listelerin, yurt dışı görevlendirmeler ile Samsun Valiliğine yazılan yazıları imzaladığı belirtilerek, görevinin yerine getirilmesinde gerekli özeni göstermeyerek göçmen kaçakçılığına sebebiyet verdiği ileri sürüldü.
Yakakent Belediye Başkanı Hüseyin Yiğit’in de, Belediye Başkanlığı adına yetkilendirildiği dönemde, hizmet damgalı pasaport taleplerini imzalayarak il nüfus ve vatandaşlık müdürlüklerine verdiği gerekçesiyle aynı şekilde göçmen kaçakçılığı yaptığı kaydedildi.
İçişleri Bakanlığı, Belediye Başkanı Kıyma ile yardımcısı Yiğit hakkında soruşturma başlattı.
Yakakent Belediyesinde yaşanan gri pasaport skandalının insan kaçakçılığı olduğunu dile getiren CHP Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu, şu ifadeleri kullandı:
'Bu olay düpedüz, organize insan kaçakçılığıdır. Belediyeler üzerinden temin edilen hizmet pasaportlarıyla yapılan insan kaçakçılığı faaliyetlerine Samsun’un, Yakakent ilçemizin de adının karışması gerçekten çok üzücüdür. Olayı daha da vahim kılan şey ise devlette kontrol, denetim mekanizmalarının yok edilmiş olmasıdır. Kimlere, hangi kriterler gözetilerek hizmet damgalı pasaport verildi? Belli değil, zaten izahı da yok.
Pasaportlar Yakakent üzerinden düzenleniyor ama kimi İstanbul’dan kimisi Edirne’den, kimisi Bodrum’dan çıkış yapmış, bu nasıl bir organizasyon diye soran yok. Türkiye yönetilemiyor derken, işte tam da bunu kastediyoruz. Devletin kurumları, kuralları yok edildi. Liyakat ayaklar altına alındı. Tek bir beklentimiz var, soruşturmanın en ayrıntılı biçimde yapılması ve bu organize suç faaliyetine karışan herkesin cezalandırılmasıdır.'
Başkan yardımcısı grupla gitti tek döndüyü okuyunca aklıma hababam sınıfında mehter takımı olarak çıkıp okula tek başına dönen Şener Şen geldi😅 Ilgaz üstat bunu da görüp bununla bile dalga geçmiş, mekanı cennet olsun.
Adı ak ama her türlü kara işler bunlarda. İnsan kaçakçılığı, petrol kaçakçılığı, döviz kaçakçılığı, tarihi eser kaçakçılığı, uyusturucu tacirliği, dini sömürü.... Bir pezeveklik işine girişmediler. Belkide vardır da.
'Bu vatan cennet .' diyen kansızlar ülkeyi terk ediyor :)