Akıllardan Silinmeyen Çernobil Kazasında Gerçekleşen Dehşet Verici Olaylar!

Çernobil'de gerçekleşen nükleer kaza, önce büyük bir paniğe daha sonrada birçok ölüme ve hastalığa yol açmıştı. Birçok ülkenin etkilendiği ve zamanında Türkiye'de de panik yaratan bu kaza hakkında detaylı bir bakış atacağız.

1986'da Sovyetler Birliği'nde, Çernobil nükleer enerji santralinde meydana gelen bir kaza, nükleer enerji üretiminin tarihindeki en kötü felaketti.

Çernobil enerji santrali, Çernobil (Ukraynaca: Chornobyl) şehrinin 16 km kuzeybatısında, Pryp’yat yerleşim bölgesinde ve Kyiv, Ukrayna'nın 104 km kuzeyinde bulunuyordu. Santral, her biri 1,000 megawatt elektrik enerjisi üretebilen dört reaktörden oluşuyordu ve 1977-83 yılları arasında hizmete girmişti.

Felaket, 25-26 Nisan 1986'da, reaktör 4'teki teknisyenler tarafınca kötü tasarlanmış bir deneyi uygularken meydana geldi.

Çalışanlar reaktörün güç düzenleme sistemini ve acil güvenlik sistemlerini kapattılar ve kontrol çubuklarının çoğunu çekirdekten çıkarırken reaktörün yüzde 7 güçte çalışmasına izin verdiler. Bu hatalar, diğer hatalarla birleşti ve 26 Nisan saat 1:23'te çekirdekteki zincirleme reaksiyonlar kontrol dışı kaldı.

Birkaç patlama büyük bir yangın topunu tetikledi ve reaktörün ağır çelik ve betondan yapılma kapağını patlattı.

Bu ve grafit reaktör çekirdeğindeki devam eden yangın, büyük miktarda radyoaktif materyalin atmosfere salınmasına neden oldu ve bu materyal hava akımlarıyla büyük mesafelere taşındı. Çekirdekte kısmi bir erime de meydana geldi.

27 Nisan'da Pryp’yat'ın 30 bin sakininin tahliyesine başlandı.

Olayı örtbas etmek için bir deneme yapıldı ancak 28 Nisan'da İsveç izleme istasyonları rüzgarla taşınan radyoaktivitenin anormal derecede yüksek olduğunu rapor ederek bir açıklama talep etti. 

Sovyet hükümeti Çernobil'de bir kaza olduğunu kabul etti ve bu da radyoaktif salınımın oluşturduğu tehlikeler üzerine uluslararası bir panik yarattı.

4 Mayıs'a gelindiğinde, reaktör çekirdeğinden sızan ısı ve radyoaktivite büyük oranda kontrol altına alınmıştı.

Radyoaktif enkaz, 800 kadar geçici kaplama ile gömüldü ve yılın sonlarında yüksek radyoaktif reaktör çekirdeği beton ve çelik bir lahit ile kaplandı ancak bunun da daha sonra yapısal olarak sağlam olmadığı anlaşıldı.

Bazı kaynaklar ilk patlamalarda iki kişinin öldüğünü belirtirken, diğerleri bu sayının 50'ye yakın olduğunu rapor ediyor.

Birçok kişi ciddi radyasyon dolayısı ile hastalıklara yakalandı ve bunların bazıları daha sonra öldü. Atmosfere 50 ile 185 milyon curie arasında radyonüklidler (radyoaktif kimyasal elementlerin formları) kaçtı ki, Hiroşima ve Nagasaki'de Japonya'ya atılan atom bombalarınca yaratılan radyoaktivite seviyelerinden birkaç kat daha fazlaydı.

Bu radyoaktivite rüzgarla Belarus, Rusya ve Ukrayna'ya taşındı ve kısa sürede batıdaki Fransa ve İtalya'ya kadar ulaştı.

Milyonlarca dönüm orman ve tarım arazisi kirlendi ve, çok sayıda insan tahliye edilmesine rağmen yüz binlerce kişiyse radyoaktif alanlarda kaldı.

Ayrıca sonraki yıllarda birçok hayvan deformasyonlarla doğdu ve insanlar arasında uzun vadede beklenen birçok radyasyona bağlı hastalık ve kanser ölümü oldu.

Çernobil felaketi, Sovyet reaktörlerindeki güvensiz prosedürler ve tasarım hatalarına eleştirileri artırdı ve daha fazla böyle tesisin inşasına karşı olan direnci artırdı.

2. Çernobil Ünitesi, 1991'deki bir yangından sonra kapatıldı ve 1. Ünite , 1996'ya kadar hizmet vermeye devam etti.

3. Çernobil Ünitesi, nükleer enerji santralinin resmi olarak hizmet dışı bırakıldığı 2000 yılına kadar çalışmaya devam etti.

Felaketin ardından, Sovyetler Birliği, nükleer enerji santralinin merkezine yaklaşık 30 km'lik bir özel bölge oluşturdu.

Dışlanma Bölgesi olarak adlandırılan bu bölge, santralin çevresinde yaklaşık 2 bin 634 kilometrekarelik bir alanı kapsıyordu. Ancak, bu alan daha sonra, ilk bölgenin dışındaki ağır radyasyonlu bölgeleri içerecek şekilde 4 bin 143 kilometrekareye genişletildi.

Aslında dışlanma bölgesinde hiç kimse yaşamıyor olsa da, bilim insanları, tursitler ve diğer kişiler, sınırlı sürelerle girmelerini sağlayan izinler alabilir.

Sovyetler Birliği'nin 1991'de dağılmasıyla, site kontrolü Ukrayna'ya geçti. 2011'de Ukrayna hükümeti, dışlanma bölgesinin bazı kısımlarını organize tur gruplarına açtı ve Çernobil ve terk edilmiş Pryp’yat şehri, sözde 'karanlık turistler' için popüler bir destinasyon haline geldi.

2022'de Ukrayna'ya yapılan Rus istilası sırasında, Belarus'tan saldıran Rus güçleri, kısa ama yoğun bir savaşın ardından Çernobil'i ele geçirdi.

Dünyanın en kötü nükleer felaketinin meydana geldiği yerdeki çatışma, koruma yapısına zarar vererek radyoaktif maddelerin yayılması olasılığına dair endişeleri gündeme getirdi.

İlginizi çekebilir:

Tarihteki İlk Halka Açık Müzenin Bir Kadın Tarafından Açıldığını Biliyor muydunuz?
Kara Kedilerin Neden Kötü Şans Getirdiğine İnanırız?
Mona Lisa Tablosundaki Kadın Gerçekte Kimdir?

Popüler İçerikler

Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!