Birbirlerine çılgınlar gibi aşık, ama çocukları olmayan bakkal Vahit ve eşi Zeliha, yıllar önce köyden İstanbul'a kaçmışlardır. Vahit, babasını ikna ederek kelepir bir ahşap evi satın almıştır. Vahit ve Zeliha, bu evi yıllarca öğrenci gençlere kiralayarak hem geçimlerine katkı sağlarlar, hem de öğrencilere bir ana gibi sahip çıkan Zeliha'nın çocuk özlemini dindirmeye çalışırlar.
Günlerden bir gün, 7 numaralı ahşap evin üst katını çevre mühendisliği öğrencisi dört kız tutar. Birbirlerini yurtta tanımışlar ve hemen kaynaşmışlardır. Hepsi Anadolu'nun büyük kentlerinden, üniversite okumak amacıyla İstanbul'a gelmişlerdir. Bir gün, Bakkal Vahit'in memleketteki ağabeylerinden ikisinin oğullarının da İstanbul'da üniversite kazanacağı tutar. Başka ağabeyinin oğlu da, babasını üniversiteyi kazandım diye kandırarak ticarette büyük atılımlar yapmak amacıyla 'Akarı yok kokarı yok, temiz iş.' felsefesi ile amca oğullarının arasına karışır. Katıksız taşralı olan ve daha önce İstanbul'a dair hiçbir fikirleri olmayan bu üç delikanlı da, 7 numara'nın alt katına yerleşirler.
ekmek teknesini nasıl unutursunuz anlamadımn
bir de ruhsar :)
leyla ile mecnun olmayan anlamsız bir liste