Sardinya, Akdeniz'in en büyük yüz ölçümüne sahip adalarından biridir. İtalya'ya ait otonom bir bölge olmakla beraber, güney tarafı Tunus'a, kuzey tarafı ise İtalya ana karasına yakındır. Adada genelde yaşlılar tarafından bir lehçe veya ağız olmayan, İtalyanca ile pek benzeşmeyen 'Sardu' adında bir dil konuşulmaktadır. İşte bu adaya gitmek için can atmanıza sebep olacak birbirinden güzel kareler!
Nuoro bölgesinde bulunan bu güzeller güzeli koy, sakin ve gözlerden uzak bir deniz sefası sürebilmek için birebir. Fazla göz önünde bir yer değil, yalnızca yerel halk tarafından biliniyor ve ulaşabilmek için uzun patikalardan, engebeli yollardan geçmek gerekiyor. Bu sebeplerden dolayı hem tenha, hem de güzelliğini koruyabilmiş halde sizleri bekliyor.
Yine Nuoro bölgesinde yer alan Cala Luna da aynı sebeplerden dolayı kalabalıktan ve kirlilikten uzak, duru deniziyle muazzam bir dinlenme ve doğayı keşfetme fırsatı sunuyor. Bu bölge yalnızca güzel sahilleri ve koyları ile değil, aynı zamanda ekolojik çeşitlilik ve dağlık çevresi sayesinde trekking tutkunlarına eşsiz bir deneyim yaşatma konusunda iddialı.
Olbia - Tempio bölgesinde bulunan bu sahil, etrafında bulunan şirin butik ve lüks, göz alıcı otellerle tatil severlere bol seçenek sunuyor. Adanın en kuzeyinde bulunan bu bölge, hem Nuoro, Sassari, Oristano ile komşu ve Fransa'ya bağlı, mutlaka görülmesi gereken Corsica adasına çok yakın.
Oristano'da bulunan Is Arenas plajı adanın en çok bilinen ve rağbet gören plajlarından biridir. Doğal olarak az önce bahsini ettiğimiz koylar kadar tenha olmaması ve hatta sıkış tıkış olması beklenebilir, fakat 5.5 kilometre boyunca uzanan bu plaj; tertemiz denizi, gittiğiniz mevsime göre değişkenlik gösteren, fakat adanın geneline göre çok az daha dalgalı denizi ile misafirlerini karşılıyor.
Ogliastra iline bağlı Sisine Koyu, tıpkı diğer kız kardeşleri gibi dağlık ve engelleri aştıktan sonra bizi bağrına basıyor. Kesinlikle abartma değil, bazı koylara ulaşım yürüyerek 2 saati bulabiliyor, fakat inanın çektiğiniz bu eziyete değecek. Fakat yanınızda biranızı soğuk tutmanıza yarayacak termos torba ve çantalardan bulundurmayı unutmayın. Zira bu manzaraya karşı ayaklarınızı kuma gömüp, buz gibi biranızı yudumlamanın keyfi paha biçilemez.
Sisine Koyu gibi yine Oglistra'da bulunan Gabbiani de yine gözlerden uzak, ıssız ve berrak bir denizde yüzme şansı tanıyor misafirlerine. Altın gibi bir kuma sahip, çevresindeki dağlık bölge tarafından mevzilenen bu muhteşem koyun çevresinde çok fazla yapı bulunmuyor ve misafirlerine doğayla baş başa kalma fırsatı tanıyor.
Sardinya Otonom Bölgesinin başkenti olan Cagliari'de yer alan ve şehir merkezinden yarım saatlik bir otobüs yolculuğu ile ulaşılabilen Poetto, adanın en meşhur plajlarından biri. Bahsettiğimiz diğer sahil ve koylara göre daha kalabalık ve çevresinde birçok gece kulübü bulunan sahil, tüm bunlara rağmen ziyaretçilerinin kaliteli ve anlar yaşamasına olanak tanıyor. Ayrıca sahilin tam arkasında bulunan karavanlardan, ömrünüz boyunca yemediğiniz kadar güzel sandviçler yiyebilirsiniz. (Hassas bir bünyeniz veya dini hassasiyetleriniz varsa, yiyeceğiniz sandviçte at ve domuz eti olmaması konusunda çalışanları uyarınız)
Cagliari ilinde bulunan Santa Maria Katedrali, bu şehrin en önemli kutsal alanlarından biri olarak kabul edilir. Barok mimarinin önemli eserlerinden biri olan katedral, 13. yüzyılda inşa edilmiş, şu anki halini 1704 yılında almıştır. Sardinya'nın en önemli tarihi merkezlerinden biri olan Castello semtinde yer alan katedralin etrafında tur atarken, son derece iyi bir şekilde korunmuş olan tarihi kalıntılara rastlayabilirsiniz.
Cagliari'nin göbeğinde, yine Castello bölgesinde bulunan Saint Remy Tabyası 19. yüzyılda şehrin savunmasını güçlendirmek amacıyla inşa edildi. Şimdilerde ise turistik bir cazibe merkezi olarak hizmet etmekte ve 'Città vecchia' ile 'Città nuova'yı birbirine bağlamaktadır. (Birçok Avrupa şehrinde aynı burada olduğu haliyle modern şehrin yerleşim ve eğlence alanlarını oluşturan 'yeni şehir' ve tarihi alanları ve kalıntıları kapsayan 'eski şehir' ayrımı mevcuttur.).
Cagliari'nin taşra bölgesinde (Is Maglias) yer alan Tuvixeddu Arkeoloji Parkı, bölgenin en önemli tarihi alanlarından biridir ve dünyanın dört bir tarafından gelen arkeologlar tarafından sürekli olarak hassas araştırmalara tabi tutulmaktadır. Akdeniz'in en büyük Kartaca ölü şehri olarak kabul edilen bu alan her daim turistik ziyarete açılmıyor, fakat şanslıysanız siz oradayken ziyarete açılabilir ve bu buram buram tarih kokan alanı en ince ayrıntısına kadar inceleme fırsatı bulabilirsiniz.
Nuraghe adıyla anılan bu yapıların Milattan Önce 1900 - 700 yılları arasında yapıldığı tahmin ediliyor. Sardinya adasına özel bu yapılardan bu zamana kadar 10 bin adete yakın bulunduğu kaynaklarda yer almakta. Adanın savunması konusunda önemli rol oynadığı düşünülen bu yapılarda aynı zamanda kültürel etkinliklerin gerçekleştirildiği, toplantı ve kültürel aktiviteler için de kullanıldığı tahmin edilmektedir. Adanın her yerinde yaklaşık 4 bin yıllık tarihi yapılarla karşılaşabilirsiniz.
Sassari şehri sınırlarında bulunan bu yerleşim alanı, İtalyanlar tarafından 'Küçük Barcelona' olarak anılır. Sakinlerinin çoğu Katalandır ve kendi aralarında zamanla farklılaşmış olan bir Katalanca konuşurlar. İspanyol, İtalyan ve Sardinya mutfağının harmanlandığı bu bölgede, aklınızı başınızdan alacak yemekler tadabilir, şehri çevreleyen, her daim dalgaların dövdüğü surlardan ayaklarınızı sarkıtarak deniz havasını ciğerlerinize çekebilirsiniz.
Cagliari şehri sınırlarında bulunan bu bölge, Akdeniz'in ziyaret edilmesi gereken en önemli mekanlarından biri olarak kabul ediliyor. Muhteşem plajlar, koylar ve doğa ile iç içe alanların yanı sıra, bölgede hem İspanyolların, hem Arapların, hem Aragonların, hem de Sardinya Krallığının bir dönem hüküm sürmüş olması sebebiyle kültürel açıdan zengin tarihi alanlar da mevcuttur. (Örnek fotoğraf: Kucağında Hz. İsa ile Hz. Meryem'in heykeli)
Sardinya ve Cagliari'den bahsetmişken, Cagliari Calcio taraftar grubu (ultras) Sconvolts'tan bahsetmemek olmaz. Oldukça tutkulu ve biraz da aşırı bir taraftar grubu olan Sconvolts, İtalya'nın en kayda değer taraftar gruplarından biri olarak kabul edilmektedir. Ligler bitmeden Cagliari'ye gitme şansınız olursa, bu sezon İtalya Serie B'de mücadele eden Cagliari Calcio'nun maçlarına mutlaka gitmeniz şiddetle önerilir. Takım her ne kadar eski gücünde olmasa da ve Büyük Kaptan Daniele Conti, Davide Astori, Albin Ekdal ve Radja Nainggolan artık takımda yer almasa da, Sconvolts sayesinde maçtan yüzünüzde büyük bir tebessüm ile ayrılacaksınız.
Cagliari ilinin göbeğinde, Piazza Yenne'nin hemen karşısında bulunan ve şehir sakinleri tarafından fazlaca rağbet gören bu mekan, Türkiye'den buraya gelerek yerleşen, çok misafirperver ve tatlı bir aile tarafından yönetiliyor. Türkiye'den bu kadar uzaktayken sürekli güzel demlenmiş, kaliteli bir çaya ve kendi kültürünüze ait herhangi bir yemeğe rahatlıkla ulaşabileceğinizi bilmek çok hoş bir duygu. Fiyatlar çevredeki restoranlara göre uygun ve eğer tatile gittiyseniz, fakat şehirde damak zevkinize uygun bir şey bulamadıysanız, nereye uğrayacağınızı artık biliyorsunuz.
Koy ve doğal güzellik olarak Bozcaada bundan güzel. Gitmek için vize de gerekmiyor cünkü Çanakkale'de 😁
zaza döner kebabı görene kadar giderim lan buraya diyodum. ama zaza bozdu işi. kürtlere para kazandırmak istemiyorum artık.
bunlarla 12 yıl önce festivalde karşılaşmıştık dans grubu olarak italyayı temsilen gelmişlerdi ! o zamanalr özerklik diye tutturuyoalrdı hala aynıla ro kısmı beni ilgilendirmiyor ama şu vardı her türlü pisliği yapıyorlardı tuvaletleri kırmalar , sabunları çalmalar kağıtları her yere saçmalar ve banyoya giderken tüm kızlara bornoz açmalar bunlar yetmez gibi herşeyi Türkler yaptı diyerek üstümüze atmalar ve bizden aşırı korkmaları ama korkmaları bok yemelerine engel olmuyordu. ne zaman içinde Türk lafı geçen marş söylesek kapıları kitleyip kapı arkasına yatak dayıyolardı :D o yüzden sardunları hiç sevmem ... dipçe (danslarıda çok salaktı)