Akademisyenden Tepki Çeken Öneri: 'Yunusları Avlayalım, Ciddi Şekilde Hamsi Tüketiyorlar'

Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mehmet Kocabaş, popülasyonu tehlike altında olan hamsi ile ilgili tepki çeken bir öneride bulundu. Kocabaş, av yasağı nedeniyle sayıları giderek artan ve yetişkini günde 70 kilo hamsi yiyen yunusların avlanması istedi. Yunusların ağlarını parçaladığını söyleyen balıkçılar da Kocabaş'a destek verdi. 

Sosyal medya kullanıcıları ise büyük küçük demeden kontrolsüzce avlanan balıkçılar yerine yunusların suçlanmasına tepki gösterdi.

Tarım ve Orman Bakanlığı Karadeniz ve İstanbul Boğazı'nda avlanan hamside yasal avlanabilir boy uzunluğunun altındakilerin oranının artması nedeniyle hamsi avına 10 gün süreyle yasak getirmişti.

Detaylar 👇

Karadeniz ve İstanbul Boğazı'nda Hamsi Avına 10 Gün Yasak!

Avı yasaklanan hamsinin neden küçük kaldığı tartışılıyor

Küresel iklim değişikliğinin etkisi ile Karadeniz’de yaşanan kuraklıkla kuruyan derelerdeki hamsi yemi olarak bilinen planktonların denizlere ulaşamadığı, beslenemeyen hamsinin de bu nedenle küçük kaldığı değerlendiriliyor.

"Nesli tükenme tehlikesi altında"

Türkiye’de 9 santimetrenin altında avlanması yasak olan hamsinin Karadeniz’e komşu kuzey ülkelerde ise 7 santimetreye kadar avlandığına da dikkat çeken balıkçılar, hamsinin neslinin tükenme tehlikesi ile de karşı karşıya olduğunu belirtiyor.

Bu tartışmalar sürerken uzmanlar ve balıkçılardan hamsi popülasyonunu tüketerek tehdit ettiği öne sürülen yunus balıklarının kontrollü avlanması önerisi gündeme geldi.

"Ciddi miktarda hamsi tüketiyorlar"

KTÜ Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Kocabaş, 1970'li yıllardan beri uluslararası anlaşmalar gereği avlanması yasak olan yunusların Karadenizli balıkçıların ağlarını parçalayarak zarar verdiğini söyledi. Doç. Dr. Kocabaş, “Yunuslarla ilgili çalışmalar yeterli değil. Biz yunus popülasyonunu ciddi şekilde takip edemiyoruz. Ama biliyoruz ki yunuslar ciddi bir şekilde balık tüketiyor ve balıkçıların ağlarını parçalayarak kullanılamaz hale getiriyor. Popülasyon çalışması yapılması kontrollü bir şekilde avlanması ve popülasyonunun yönetilmesi gerekiyor. Hamsi popülasyonlarının azalmasına aşırı avcılık, kirlilik ve doğal ölüm dediğimiz dışarıdan av baskısı yapan predatörlerin etkisinin çok olduğunu biliyoruz. İstavrit, mezgit, tirsi, kalkan, palamut bunlar da hamsi tüketiyor. Ama onun dışında ciddi şekilde hamsi tüketenlerden bir tanesi de yunuslar. Yunuslar kendi ağırlıklarının yüzde 10’u kadar bir balık tüketiyor. Bu da 70 ila 100 kilo arasını bulabiliyor. Ama ne kadar yunus popülasyonumuz var? İşte bununla ilgili bir bilgi yok” dedi.

"Kontrollü yunus avına izin verilmeli"

Sahilden bakıldığı zaman çok ciddi yunus sürüleri görüldüğünü ifade eden Doç. Dr. Kocabaş, “Biz bunun en büyük serzenişini de balıkçılardan duyuyoruz. ‘Benim ağlarımı parçaladı’ diyorlar. Balıkçılar 1 kilometrelik ağda 5 kilo balıkla geri döndüklerini söylüyor. Ağları vurup, parçalayıp, orada bulunan balıkları da telef ediyor. Yunusun avlanmamasıyla popülasyonu anormal bir şekilde arttı. Karadeniz'de canlı yaşamının normal düzeye çekilmesi için anormal bir şekilde artan yunus miktarının dengelenebilmesi için kontrollü yunus avına izin verilmesi gerekmektedir' diye konuştu.

"Denizi ele geçirdiler"

Trabzonlu balıkçı Salih Usta, “Yunuslar denize serdiğimiz ağlarımızda bulunan balıkları gördüğü zaman gidip, ağlara saldırıyor. Ağlarımızı parçalıyor, delikler açıyor. Yeni ağlarımızı paramparça ediyor. Benim kadar yunusları seven yoktur. Çok sevimliler. Ama ağlarımı parçaladığı zaman gözüm bir şey görmüyor. Zaten ağın bir parçasının maliyeti bin lirayı buluyor. Çektiğim ağın içinde balık olmadığını ve paramparça olduğunu gördüğüm zaman bende yunus sevgisi falan kalmıyor. Buna bir önlem alınsın. Karadeniz’de yunus azdı. Ama şimdi yıllardır tutulmadığı avlanmadığı için denizi ele geçirdiler. 10 yıl sonra denizde yunuslar haricinde başka bir canlı da kalmayacak. Karadeniz yunuslara kalacak, günde 70- 80 kiloya yakın balık yiyor zaten. Artık dayanacak ne ekonomik gücümüz kaldı ne de psikolojimiz” dedi.

Balıkçı Yılmaz Sakallıoğlu ise, “Yunuslar, ağlara çok zarar veriyor. Yeni yaptığımız sıfır ağları akşamdan serip, sabah paramparça alıyoruz. Tamir edilecek şekilde de olmuyor ağlar. Mecbur, kaldırıp çöpe atmak zorunda kalıyoruz ağlarımızı. Bize maddi olarak çok zararı var. Bizim ekonomik gücümüz bu yükü kaldıramaz oldu. Kan ağlıyoruz resmen” diye konuştu.

Habere sosyal medyadan gelen tepkiler 👇

Popüler İçerikler

Yönetmen İlker Canikligil'in "Kaçak Film" Çıkışına Röportaj Adam'dan Aşırı Haklı Tepki
İş Kadını Olan Eski Eşinden Aldığı Nafakayla Düğün Yapan Damat, Düğünden Sonra Nafaka İstemeye Devam Etti
Beklenen Gün Geldi: Birbirinden Ünlü İsimler Saygı1 Formatının İkinci Konuğu Sertab Erener İçin Sahneye Çıktı!
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
10.01.2021

çernobil'in etkileri bunlar. zamanında çıkıp çay filan içtiler ama demek ki aptallık ve yaşadığı yere düşmanlık gibi etkileri varmış fark edemedik.

10.01.2021

Yok, Çernobil sonrası denize döktüğümüz radyasyonlu çayı içen vejeteryan yunuslar, mutasyon geçirip hamsi yemeye başladılar, o yüzden sıkıntı yaşıyoruz... :J

Pasif Kullanıcı
10.01.2021

Balıkçılar serçe parmağından küçük hamsileri bile avlıyor, denetleyen yok. Yunuslar insanlardan daha fazla mı yiyebilecek sanki? İnsanların günahını hayvanlara yıkmak da yeni moda.

10.01.2021

Şu laf ağızdan çıktığı anda geri dönüşü yok işte. İçindeki barbarlığı türlü bahanelerin arkasına saklanıp (tavuklara havlıyor, ekinleri yiyor, etrafı pisletiyor..) hayvan öldürerek bastırmaya çalışan ve cehaletten beslenen siyasi ideolojiler sayesinde toplumda statü kazanmış yaratıkların elinde şimdi "Oğlum profesör bile diyor!" şeklinde daha geçerli bir sebep var.

TÜM YORUMLARI OKU (43)