Sözcü'den Latif Sansür'ün aktardığına göre Prof. Dr. Kürşad Karacabey'in savcılık dilekçesinde olayın detayları şu şekilde yer aldı:
Karacabey, tuvalet ihtiyacı için yerine Yüksek Lisans öğrencisi İbrahim Kocabaş'ı bıraktı. O sırada salona giren Dekan Ölçülü, sınav sürerken Kocabaş'a bağırarak salondan attı. Sesleri duyan Karacabey salona girdiğinde, Dekan Ölçülü'nün hedefi haline geldi.
Yüksek lisans öğrencisini yerine bıraktığı için tutanak tutacağını söyleyen dekana “Sizin takdiriniz tutanağınızı tutabilirsiniz. Ama lütfen sınıfı boşaltın sınav devam ediyor” uyarısı yaptı. Tartışma sürerken öğrencilerin sınavı tamamlandı.
Sınav kağıtlarını toplayarak odasına yönelen Karacabey, kendisine yönelik hakaretleri koridorlarda bulunan kameraların kaydettiğini söyledi.
Odasını bastı!
Dekanın kendisini “Odama gel lan” diyerek odasına çağırdığını, gitmeyince de kendi odasını bastığını söyleyen Karacabey, o anları savcılık dilekçesinde şu ifadelerle dile getirdi:
'Odasına gelmeyeceğimi söyleyince sinir krizi geçirerek odamı bastı. Görüntü ve ses kaydı aldığımı söyledim, daha da saldırganlaştı.
Odamda masamın üzerinde bulunan Japonya'dan hediye gelmiş süs amaçlı kılıcı alarak başıma vurmak istedi. Öldürmeye teşebbüs ederek bana saldırdı.
Yanında bulunan Dekan Yardımcısı Çağatay Dereceli ve okula yeni alınan kendisinin yakın arkadaşı olan kişi kendisini zorla durdurdu. Onlardan bana vurmak için beni tutmalarını istedi. Bu ifadeler ses kayıtlarında mevcut. Defalarca beni öldüreceğini söyledi.
Tehdit ve hakaretlerde bulundu. Üniversitemin kurumsal yapısı benim için her zaman öncellik taşıyor.
Bu olayın duyulmasını istemezdim. Ancak şahsıma yönelik idari davranış dışında yapılan bu saldırıdan dolayı can güvenliğim söz konusu olduğu için Cumhuriyet Başsavcılığı'na zorunlu olarak şikayette bulundum.'
Nasıl bir ülke olduk, sözüm ona eğitimli olanlar böyle yaparsa, cahil olan neler yapmaz.
Yine sikim sonik üniversitelerde , torpilli cahil proflar ortalıkta ..
Profesör demeyin şu saraydan diplomalı yavşaklara