Her şey Ahmet Kaya'nın o konuşmasından sonra başladı...
Her şey Ahmet Kaya'nın o konuşmasından sonra başladı...
Konuşmasındaki sözler aynen şöyleydi: 'Ben bu ödül için İnsan Hakları Derneği’ne, Cumartesi Anneleri’ne, tüm basın emekçileri ve tüm Türkiye halkına teşekkür ediyorum. Bir de bir açıklamam var: Şu anda hazırladığım ve önümüzdeki günlerde yayımlayacağım albümde bir Kürtçe şarkı söyleyeceğim ve bu şarkıya bir klip çekeceğim. Aramızda bu klibi yayınlayacak yürekli televizyoncular olduğunu biliyorum, yayınlamazlarsa Türkiye halkıyla nasıl hesaplaşacaklarını bilmiyorum.'
Şarkısı bittikten sonra Ahmet Kaya şu cümleleri söyleyerek yerine oturdu: 'Yuhlayan arkadaşlara da teşekkürler. Biz yaşamımız boyunca Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü savunduk ama Kürt halkının realitesini kabul etmeyen insanların da kafasından inmeyeceğiz, bu böyle biline.'
'Ben güzellikle ve dostlukla söylemeye çalıştım ama insanlar nasıl algılarsa algılasınlar, benim kimliğimi kimse benden alamaz; bu böyle biline. Yani ben, yıllarca bunu söyledim. Kürt ve Türk halkları kardeştir ve yıllarca da böyle kalacaktır. Ve ben yıllarca Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü savunduğumu söyledim. Binlerce yıl daha bölünmeyeceğini savunuyorum ama Kürt realitesini sahiplenmek ve kabullenmek zorundadır bu ülke, bunu söylüyorum. Bu kadar.'
'Bir gün birileri nasılsa Kürt asıllı olduğu için Kürtçe bir tek şarkı söylemek isteyen bir adamın hiçbir ülkeyi bölmediğinin öyküsünü yazacak ve bu öyküyü okuyanlar şarkı söyleyen insanlardan ve şarkılardan korkulmaması gerektiğini anlayacaklardır.
Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyor ve öldükten sonra değil şimdi anlaşılmak istiyorum. Beni doğru anlama yolundaki en küçük bir çabayı, bir sağduyu ve bir hoşgörüyü çok özlediğimi ve bunu içinde taşıyan herkesi içtenlikle selamladığımı söylemek istiyorum.'
tatlı su solcularının sempatikleştirmeye çalıştığı yaşarken apo özlemiyle yanıp tutuşan terörist sevici medya maymunu