Yazar Ahmet Altan, yeni kitabı olan 'O Yıl' isimli romanı Medyascope’tan Emir Berke Yaşar’a anlattı. Altan, verdiği özel röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Edebiyat, siyaset ve insan ilişkilerine dair değerlendirmeler yapan Altan'ın kadın erkek ilişkileri üzerine söyledikleri ve maçoluk tanımı dikkat çekti. Sert bir Osmanlı subayı olan Ragıp Bey'in Efronya’ya olan aşkını Osmanlı'nın son dönemleri ışığında anlatan roman geçtiğimiz ay yayınlanmıştı.
Romanlarının arasına O Yıl ile imparatorluğun çöküş döneminde geçen dördüncü kitap olduğunun hatırlatılması üzerine 'Osmanlı’nın son dönemleri çok karmaşık ve ne yazık ki kendisinden sonraki yüz yıla da damgasını vurmuş bir dönem. Bugünleri anlamak için Osmanlı’nın son dönemine bakmak lazım. Oradaki hastalık hiçbir zaman iyileşmedi. Hep ileriye sirayet etti.' yanıtını verdi.
'Zannediyorum ki kadınların, şikâyet eden ve şikâyet etmeyen erkekler ayrımı olduğunu düşünüyorum. Ben maçoluğu severim. Maçoluğun kötü bir şey olmadığını düşünüyorum. Elbette toksik maçoluk ve normal maçoluk birbirinden ayrılıyor. Erkeğin ve kadınların kendine özel tarafları var. Erkeğin kendine ait özelliklerine maçoluk deniliyor, bir kadının bir kadın olması gibi bir erkeğin de erkek olması, maço olması iyi bir şey.'
Vatana, millete, devlete, insanlığa, canlılara, gezegene, evrene ve genel olarak iyiliğe zerre kadar faydası olmadığı gibi aksine satır aralarından fitne fesat fışkıran bir kitap daha mı Altanların Ahmet! Oğlun katil, baban dönek, sen FETÖ ve bilumum zararlı cemiyetin tetikçisi! Karanlığın Tarafı! Sen ve senin gibiler yazdıktan sonra kitabı değil kapağına adına bakınca bile çok güzel puanlayabiliyoruz! Senelerce yaptığın devlet düşmanlığın yetmezmiş gibi Taraf macerandan sonra nasıl daha insan içine çıkabiliyorsun hayret!