Bazı film seyircileri ünlü filmlerdeki olayları kendi hayal güçleri ile yorumlama eğilimindeler. Filmlerdeki herkesin kolayca göremeyeceği gizli işaretlere ve mesajlara dikkatlerini veriyorlar ve ortaya inanılmaz teoriler atıyorlar. Böylece heyecanla izlediğimiz bu filmler bu teoriler çerçevesinde algımızda tekrar hayat buluyorlar.
Bu teori, Batman: Kara Şövalye (The Dark Knight) filmindeki Heath Ledger'ın canlandırdığı Joker karakteri ile ilgili. Bu teori, Joker’in ileri düzeydeki silah ve patlayıcı bilgisini açıklamasının yanı sıra fiziksel ve zihinsel özelliklerini daha anlamlı hale getiriyor.
Bond filmlerinde 'Q' ve 'M' gibi önemli karakterler seri filmleri boyunca yaşlandılar, öldüler ve başkaları yerlerini aldı. En son “M” karakterini yani teşkilatın yöneticisini Judi Dench canlandırmıştı. “Q” karakterinin yani sıra dışı buluşların bilim adamı rolüne ise en son genç bir isim olan Ben Whishaw hayat vermişti. Peki, neden ünlü 007 için filmlerde aynı sistem uygulanmasın ki? Evet tüm Bond'lar sek martini içiyor ve hepsi smokin giymeyi seviyor ve kadınlarla araları hep iyi. Belki de tüm bunlar her yeni ajanın uyması gereken bir tür kurumsal kurallar bütünü olabilir!
Yüzüklerin Efendisi hayranları sık sık Gandalf'ın Frodo'yu Mordor'a uçurmak için neden kartalları çağırmadığını merak ediyor. Böylece yüzüğü hızlı ve güvenli bir şekilde yok edebilirlerdi. Bir teoriye göre, Gandalf bunu yapmak istedi ancak bu planını Sauron’un gözünden gizlenerek buluşacakları Lorien ormanına Sihirbaz Kardeşliği’nin diğer üyeleriyle paylaşmaya karar verdi. Ama bu sırada Moria'nın madenlerinde dipsiz çukura düşünce bu planını uygulayamadı. Gandalf düşerken 'Fly you fools!' diye son bir öneri verdi ama ne yazık ki onu da hiç kimse anlayamadı. İşte bu yüzden bu planı bir türlü hayata geçmemiş oldu.
Grease’nin ilk sahnelerinden birisi olan 'Yaz Geceleri' şarkısı sahnesinde, John Travolta karakteri Sandy'nin ilk buluşmalarında neredeyse boğulduğundan bahsediyor. Popüler teorilerden biri, aslında filmin başındaki bu sahnede anlatılan gibi kızın boğulduğunu ve filmdeki tüm olayların Danny'nin boş yere kızı tekrar kurtarmaya çalıştığı farklı ölüm versiyonlarından oluştuğu yönünde. Filmin sonunda ise Sandy ve Danny kırmızı bir üstü açık arabaya biniyorlar ve araba gökyüzüne yükseliyor. Bu sahne de bu teoriyi güçlendiriyor. Bunu, kızın ölümünü kabullendiği ve sanki cennete yükseldiği bir sahne gibi düşünebiliriz.
Bazı insanlar, bu karakterin beceriksiz ve salak hareketlerini, karanlık yeteneklerini gizlemek için özellikle yaptığı düşüncesindeler. Aslında Binks, karanlık tarafın en güçlü Sith’lerinden birisi. Hatta 3. Filmde Jar Jar yozlaşmış Galaktik Senatonun bir üyesi haline geldi. Birçok Star Wars fanı Binks'in Palpatine'in iktidara gelmesine ve Jedi'ları yok etmesine yardım ettiğinden neredeyse emin. Filmde izlediğimiz kadarıyla da bu hareketleri ile iyi taraftaki insanlara sürekli sorun çıkarıyordu zaten.
Matrix hakkında aslında teoriler üretmeye başlarsak kendimizi kaybedebiliriz. Tabii bazı fanlar için bu durumun hiçbir önemi yok. Matrix fanlarından bazıları Neo'nun aslında bir makine olduğuna ve insanlığın son kalesi olan bir yeraltı şehri olan Zion'un da sadece başka bir sanal dünya olduğuna inanıyorlar. Bu teorideki en can alıcı nokta ise bu sanal gerçekliği aslında insanlar yaptı! Amaçları ise makineleri kontrol altında tutacakları bir dünya yaratmaktı!
James Cameron filmlerini sevenlerin bazılarına göre, Leonardo DiCaprio'nun karakteri Rose’u kurtarmak için gelecekten geldi ve Titanik’e bindi. Filmdeki Jack ile Rose’nun birlikte bulunduğu sahnelerden birisi olan Rose’nun intihar girişi sahnesinde eğer Rose suya atlarsa, geminin durdurulması gerekecekti ve bu gecikme nedeniyle gemi buz dağına hiç çarpmayacaktı. Sonuç olarak, eğer Rose intihar etseydi tarihin gidişatı sonsuza dek değişmiş olurdu. İyi de James Cameron için Rose’u kurtarmak neden bu kadar önemliydi? Ne vardı Rose’da? Acaba Titanic’deki Rose, James Cameron’un efsane filmi Terminatör’deki John Conner’ın büyük annesi olduğundan olabilir mi?
Mad Max: Öfkeli Yollar filminde birçok sembol ve metafor bulabilirsiniz. Örneğin bazı izleyiciler, bazı karakterlerle Mahşerin 4 Atlısı arasındaki benzerlikler üzerinde duruyorlar. Mesela kötülerin başı Ölümsüz Joe atlılardan biri olan Veba, The Bullet Farmer karakteri Savaş, The People Eater karakteri Kıtlık ve Mad Max ise Ölüm Atlısı.
Ucuz Roman filminde (Pulp Fiction), suç patronu Marsellus Wallace'in tam ensesinde bir bant yapıştırılmış olduğu görülüyor. Bir efsaneye göre de şeytan boynunun arkasındaki bir delikten birinin ruhunu çıkarmıştır. Buradaki efsane ile olan benzerlik dikkatinizi çekmiştir. Üstelik Marsellus Wallace’in taşıdığı bu garip çantanın da şifresi de ne hikmetse 666, yani şeytanın sayısı olduğu düşünülen sayı. Filmde bu çanta açıldığında, içinden ürkütücü bir ışık çıktığını görürüz. Ee Marsellus’un da bu çanta ile çok ilgilendiğini düşünürsek…
Harry Potter kitaplarının ve filmlerinin bazı hayranları, bütün bu filmde yaşanan büyü dünyasının, günlerini bir dolapta geçiren yalnız ve sevilmemiş bir çocuğun zihninde oluşan bir hayal ürünü olduğundan şüpheleniyorlar. Hogwarts sihirbazlık okulu, arkadaşları, yaşadığı maceralar… Harry, günlük hayatında yaşadığı tüm olumsuzluklardan kurtulmak için bütün bu malzemeleri kendi kafasında hazırladı ve yaşadı. Ayrıca, bu teori tüm sihirbazlar arasındaki en önemli kişinin neden Harry olduğu gerçeğini de açıklıyor.