Eski Ahit'in en bilinen hikayelerinden olan Nuh'un Gemisi, Büyük Tufan esnasında helak olmamaları için her hayvan türünden birer çift alıp gemiyle tufandan kurtulan Nuh'u konu ediniyor. Pek çok kutsal kitapta yer alan bu efsane bazılarına göre hurafe olsa da bazıları buna çok inanıyor ve hatta Nuh'un Gemisi'ni bulabilmek için çeşitli kazılar yürütüyor. Peki, Nuh'un Gemisi neden bir türlü bulunamıyor?
Hikayeye göre Tanrı, insanları yarattıktan sonra onlardan o kadar memnun olmadı ki, onları yok etmek için bir tufan yarattı, fakat yalnızca bir kişi ve ailesini bu tufandan muaf tutacaktı. Tanrı'nın söylemi üzerine devasa bir ahşap gemi yapan Nuh, gezegendeki hayvanlarının her birinden bir çifti de yanına alarak tufandan kurtuldu.
Türkiye'de bulunan Ağrı Dağı'nın yamaçlarında olduğu düşünülen gemi için pek çok kazı ve arama çalışması yapılsa da hala bir sonuca varılabilmiş değil.
Arkeolojinin hazine avcılığı olmadığını savunan arkeologlar, ayrıca hiçbir yasal arkeoloğun bu tür bir kazıya katılmayacağının altını çiziyor.
Gılgamış Destanı'nın deşifresine baktığımızda doğaüstü bir tanrının emriyle koca bir medeniyeti yok eden tufanlar ve felaketlere dair pek çok hikaye mevcut.
bulunamıyor çünkü öyle bir gemi yok. Masal!
Olmayan şeyi bulamazsınız da ondan, büyüklere masallar
Nuh'un gemisi efsanesindeki dağ, Ağrı Dağı değildir. Sümerler ve Ururtululardan ilk tek tanrılı din olan Museviliğe geçen metinlerde bahse konu dağ RRT olarak geçer. İbranicede sesli harf bulunmaz. RRT aslında Urartu kelimesindeki sessiz harflerdir. Ancak yanlış aktarılarak Ararat olarak düşünülmüş ve bugünkü Ağrı Dağı efsanesi meydana gelmiştir. Gerçek dağ Urartu ülkesi sınırları içerisinde yer alan Cudi Dağı'dır.