'Bir gece saat 03:00 civarı uykum dağıldı. Evin balkonuna çıktım, kendime bir kahve yaparak gökyüzünü izlemeye başladım. O gece gökyüzündeki yıldızların çok yakın olduğunu fark ettim. Tabiri caizse elimi uzatsam yıldızlara değecektim. Ben gökyüzünü izleyip kahvemi içerken, gökyüzünden bir ışık parladığını gördüm. Bu ışık parlaması bir yıldız kaymasına benziyordu. Gökyüzündeki parlamadan bir kaç saniye sonra evimin çatısında küt diye ses oldu. Ben evin dışına çıkarak baktım, biri benim evime taş mı atıyor diye. Evin etrafını gezdiğimde kimsenin olmadığını gördüm. Sonra gidip yatağıma yatıp uyudum. Sabah kalkıp kahvaltı yaparken, gece çatıdaki sesi merak edip, çatıya çıkarak incelemeye başladım. Gördüğüm manzara karşısında büyük şaşkınlık yaşadım. Bir taşın demir sacı delerek çatıya saplandığını gördüm. Çatıyı delen taşı tornavida yardımıyla çıkarttım. Sonra ben bu taşı inlemeye başladım. Arkadaşlarıma anlattım. Bana bunun bir göktaşı olabileceğini söylediler. Evimin çevresinde arama yaptığımda evimin çatısına düşen ve bu bölgede daha önce görmediğim taşlardan 7 tane buldum. Göktaşına çok benziyorlar. Bu taşların araştırılmasını istiyorum. Bu taşlar göktaşı ise, taşlardan bir tanesini müzeye bağışlayacağım. Diğer taşlarıysa iyi bir teklif gelirse satmayı düşünüyorum. Elimde bulunan taşların ağırlığı 5 kilonun üzerinde.'
25 cm çapında, 5,25 g/cm^3 yoğunluğunda bir göktaşı ortalama düşüş hızı ve 45 derecelik açıyla 10 m çapında, 2.5 m derinliğinde bir kratere neden olur. O bir göktaşı olsaydı, o ev orada olmazdı kısacası. Tabii fizikçiler daha iyi bilir ama yaptığım hesaplama böyle diyor.
Bu boyutta bir goktasi dusse bence daha fazla etki birakirdi fikrimce. Kucucuk bir delik gosteriyorlar
filmlerde olurya amerikalalılar gelirde bir milyon dolar verir ya işte ama filmde