Afetzedelere Psikolojik İlk Yardım Nasıl Yapılmalı? Depremin Psikolojik Etkileri ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bir deprem ülkesi olarak böyle durumlarda ne yapılması gerektiğini bilmemiz gerekli. Yaşanan son büyük acımızın ardından mağdur vatandaşlarımıza nasıl bir yaklaşım göstermeliyiz? Depremin psikolojik etkileri neler? Nelere dikkat edilmesi gerekli? ... 👇

Merkezi Kahramanmaraş olan ve 10 farklı ilde büyük yıkıma neden olan deprem tüm ülkeyi derinden sarstı ve hüzne boğdu.

Deprem bölgelerinde hayat mücadelesi ve kurtarma çalışmaları halen devam ederken, tüm Türkiye son gelişmeleri takip ediyor.

Kurtarılan her bir can ile nefes alıyoruz. Deprem sonrası kurtulan ve kurtarılan afetzedelere psikolojik ilk destek nasıl olmalı? Afetzedelerin deprem sonrasında deneyimledikleri psikolojik durumlar neler? Tek tek anlattık.

Psikoterapist ve lisanslı danışman Carolyn Wagner, depremzedelerin sıklıkla hipervijilans yaşadığını dile getiriyor.

'Hiper uyarılma' anlamına da gelen bu durum, algılanan zararlı bir olaya, saldırıya ya da hayati tehdide yanıt olarak ortaya çıkan fizyolojik tepki olarak tanımlanır.

'En ufak bir ses, korunmak için bir yer aramanıza sebep olabilir. Sevdiğiniz birinin iyi niyetli bir şekilde omzunuza dokunması bile sıçramanıza sebep olabilir' şeklinde anlatan Wagner, bu durumun çoğu zaman kendiliğinden geçtiğini belirtiyor. Fakat geçmezse, daha büyük bir sorunun da parçası olabileceğine işaret ediyor. Mesela PTSD gibi...

Travma sonrası stres bozukluğu (PTSD), depremzedelerin yaşadığı korkunç olayların tetiklediği bir ruhsal travma ya da ruh sağlığı durumu olarak bilinir.

Klinik psikoloğu Dr. Jana Scrivani'nin belirttiğine göre, çoğu afetzede PTSD'yi andıran semptomlar sergiler fakat bu zamanla geçer. Ancak geçmeyen semptomlar, travma sonrası stres bozukluğu oluyor. Travma sonrası stres bozukluğu; yoğun korku, geçmiş anıları anımsama, ve kabuslardan meydana geliyor. Bu durum, depremin insan üzerinde bırakabileceği en ciddi ve kalıcı psikolojik etki olarak tanımlanıyor.

Afetzedelerin deprem sonrasında deneyimledikleri bir diğer durum ise "Seismophobia"; yani deprem korkusu.

Depremin tekrardan olma ihtimalinden beslenen bu korku, lisanslı psikolog Dr. Craig April'in dediğine göre kişinin elinde olmayan bir psikolojik durum. Bunun kişinin elinde olmaması da çoğunlukla anksiyeteye yol açıyor...

Depremzedeler bu korkunç olayın ardından yaygın olarak anksiyete ve depresyon da yaşıyor. Psikoterapist Nikita Banks, hayatlarını tehdit eden bu durum sonrasında bu etkilerin de görüldüğünü söyledi.

Bu iki rahatsızlığın da ortak semptomları; yorgunluk, uykusuzluk, günlük aktivitelere olan ilginin azalması, asabiyet ve konsantre olmakta zorluk olarak tanımlanıyor. Bu semptomlar zaman zaman gelip, aynı zamanda gidebilirler. Ancak devamlılığı söz konusu olduğunda psikolojik destek almak çok önemli...

Hem fiziksel hem de psikolojik birçok olumsuzluğa yol açan deprem afetinin ardından, afetzedelere yapılacak ilk psikolojik yaklaşım empati ile olmalıdır.

Her ne kadar empati kursak da başkasının acısını anlamakta yetersiz kalabileceğimizi idrak etmeli ve depremzedelere duyarlı bir şekilde yaklaşmalıyız.

Depremzedelerin gerekirse rehabilitasyon ve terapi tedavilerini edinmesinin gelecekleri için fiziksel sağlıkları kadar önem arz ettiğini unutmamalıyız.

Empati kurarken aynı zamanda geleceğimizi ve yaşam koşullarımızı sağlamlaştırmamız gerektiği gerçeğini göz ardı etmemeliyiz. Çünkü sıradaki bizler olabiliriz...

İlginizi çekebilir:

Depremzedelere Gönderilen Yardım Malzemelerinin İçinden Çıkan Kına Seti Pes Artık Dedirtti
Depremin 2. Gününde Afet Bölgelerindeki Durumu Gözler Önüne Seren Kareler
Depremzedelerin Protestolarını Gülerek Geçiştiren Adıyaman Valisine Halktan Tepki Geldi

Popüler İçerikler

Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!