Kadın olmak zor; ev hayatı zor, iş hayatı zor, Anadolu kadını olmak daha bir zor. Afette kadın olmak, afetzede kadın olmak çok daha zor.
Afeti konuştuk, anlattık, afet bölgesinde değerlendirmelerde bulunduk, gücümüz nispetinde dayanışma içinde olmaya gayret ettik. Ama biz erkekler, olaya hiçbir zaman bir kadın gözüyle bakamadık. Afetlerde ve afet sonrasında yaşanan sağlık sorunları malumunuzken, kadın ve erkeklerin farklı sağlık sorunları yaşadığını kaçımız düşündük? “Afetin de cinsiyeti mi olurmuş?” diyenler olursa hemen söyleyeyim; bu konuda yapılmış olan akademik araştırmaların sonuçlarında, cinsiyet bazlı bakıldığında kadınların sağlık sorunlarından erkeklerden çok daha fazla etkilendiği gerçeği ile karşılaşıyoruz.
Dikkatimi çekmiş olan bu konuda benim bir yeterliliğim olmadığından bu kez onedio.com/yazio okurları için biraz alışagelmiş çizgimizin dışına çıkarak, konunun en iyilerinden biri ile röportaj yaptım.
Atlas Üniversitesi Rektörü ve Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü, Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Küçük Hocama sordum; o da deprem sonrasında kadınlara dair bugüne dek yapılmış olan akademik çalışmaların verilerini benimle paylaştı.
erkeklerin ve erkek çocuklarının olmadığı yerlerde dağıtımı mı...ya hala bunun bir sağlık ihtiyacı olduğu anlaşılmadı mı erkekler de erkek çocuklar da küçüklüklerinden itibaren bunun sağlık konusu olduğunu öğrenecek