Doğada zaman geçirmek kime iyi gelmez ki? Kamp kurmak ya da doğa yürüyüşü genellikle en sevilenler ama bu yazımızda güzel yürüyüş yollarını değil macera severler tehlikeli yolları ve parkurları yazdık. Sınır tanımayan bu yolculuklar nerelerde yapılıyor merak ediyorsanız buyurun yazının devamına…
Yosemite Ulusal Parkının en ünlü yerlerinden biri olan Half Dome yarım kubbe şeklindeki büyük kaya parçasıdır. Bu zorlu yürüyüş yolu yaklaşık 13 km uzunluğunda olması size az görünmesin son 300 metresi dik bir granit kayaya tırmanışla devam ettiği için size 3000 metre olarak gelebilir. Kayaya ısrarla tırmanmak isteyenler için bazı yolları açılmış ve korkuluklar yapılmış.
Kanada’daki en ünlü yürüyüş parkurlarından biri West Coast Trail, Pasifik Rim Ulusal Parkı’nın bir parçası olup Bamfiled’tan başlayarak Port Renfrew’a kadar uzanıyor. 121 km uzunluğunda olan parkur boyunca şelalele, plaj, ormanlık ve bataklık alanlara kadar birbirinden farklı birçok ekosistemle karşılaşılmakta.
Dünyanın en tehlikeli yürüyüş yollarından arasında sıra Çin’in Shaanxi Eyaleti Qinling dağlarında yer alan bu yürüme yolu. Huasan Dağı Taoizmin inancının kutsal dağlarından biri olarak kabul edilmekte ve yol boyunca Tao manastırları ve diğer sembolik ögeler bulunuyor. Patika yaklaşık 2133 metre yüksekliğinde olup yılda 100 kişinin öldüğü söylenmekte. Patikada yürüyüşçüler taşa oyulmuş küçük noktalara basarak ilerlemesi oldukça korkutucu…
Avrupalı dağcıların tercihi olan bu yol içerisinde 7 farklı zorlu parkur bulunuyor. Çoğunlukla büyük sık ormanların içinde geçen ama dik ve zorlu dağ tırmanışları ile bilinen 499 km uzunluğunda ki bu uzun ve zorlu yolculuğun en zorlu parkuru ise Kamnik-Savinja.
Kilimanjaro Dağı aslında bize yabancı değil (ismini mutlaka duymuşsunuzudur). Tanzanya’daki bu sönmüş yanardağ özellikle karla kaplı zirvesiyle oldukça ünlü. Birçok efsanede yer edinen Kilimanjaro Dağı’nda yürüyüş yapmak için 6 farklı seçenek bulunuyor. Machame, Marangu, Rongai, Lernosho, Umbwe ve Shira rotalarından hangisini seçerseniz seçin Kilimanjaro Dağı kesinlikle muhteşem bir deneyim yaşayacaksınız.
Ürdün’ün tarihi ve en turistik noktası Petra Antik Şehri boyunca devam eden bu rota yaklaşık 7 günde tamamlanıyor. Yol boyunca kırmızı manzaralarla kaplı olan bu yolun bir bölümü Wadi Rum Çölü’nün içinden geçiyor. Wadi Rum’a gelindiğinde develerle yolculuğa devam edebilirsiniz. Bu yolculuk diğer yolculuklardan biraz farklı çünkü rota boyunca tarihe tanıklık ediyorsunuz. Eğer kapalı alanlardan ve dar yerleri sevmiyorsanız bu yolculuk kabusunuz olabilir.
Eşsiz doğa manzarası, denizi, sahilleri ve vahşi hayatı ile Kalalau yolu Daha yolun başında sizi büyüleyecek. Diğer yürüyüş yollarından biraz daha farklı bir havaya sahip olan parkur Kauai Na Pali bölgesinde yani Hawaii’de bulunuyor. Yol yaklaşık 20 kilometre uzunluğunda ancak zeminin yapısından kaynaklı yolculuk 2 günde tamamlanıyor.
Pacaya Volkanı yaklaşık 23.000 yıl önce oluşan ve İspanya’nın Guatemala istilasından bu yana en az 23 kez patlayan Guatemala’da aktif volkan. Bu parkur Guetemala Şehri’nin çok yakınında olunca bu aktif volkan rağbet görüyor. Volkanik patlama sonucu hayatını kaybetme riskini göze alan turistlerin buraya akın etmesi maalesef engellenemiyor.
96 km uzunluğundaki Kokoda Patikası parkurunun tamamlanması 4 – 10 gün sürebiliyor. Parkur 1942 yılı sonlarında Papua Yeni Gine’de gerçekleşen bir muharebe alanı içinde olup Kokoda Patikası Seferinin gerçekleştiği yerdir. Soğuk geceler, nemli günler, sağanak yağışlar ve sıtma gibi endemik tropikal hastalıklar ve zorlukla beni yıldırmaz diyorsanız bu adrenalin dolu parkur sizi bekliyor.
El Caminito del Rey ne buzlu bir yol ne de dik bir kaya… Havada asılı duran 100 metrelik bir yol aslında. Evet yanlış okumadınız Patika hidroelektrik santrali işçilerin inşaata ulaşabilmeleri için 1901 yılında yapılan ve 4 yıl kullanılan bir hava yolu! Yolun parçaları zamanla yıprandığı için yol daha da tehlikeli bir hal almış. 2000 yılında bir grup insanın vefatı sonrası bu tehlikeli yol tamir edilmiş ve yeniden ziyarete açılmıştır. Şimdilerde burası her yaştan maceraperestin uğrak yeri.
Güney Afrika’da bulunan ve ölüm oranı ile oldukça meşhur olan Drakensberg Traverse elbette listemizde yer alıyor. Öyle bir yürüyüş yolu düşünün ki bu rotada pek çok kişi ya ölümle yüzleşmiş ya da daha kötüsü hayatını maalesef kaybetmiş. Fakat yine de buranın kendine has garip bir popülerliği bulunuyor. Drakensberg Traverse’te yapacağınız doğa yürüyüşünde oldukça açıkta bulunan kayalara tırmanmanız ve çok da sağlam olmayan zincir merdivenler üzerinden geçmeniz gerekiyor. 220 kilometrelik bu yolu tamamlamak isteyenlerin 8 ila 12 gün arasında oldukça zorlu, uzun ve tehlikeli bir yürüyüş yapmaları gerekiyor.
Hindistan’da bulunan Chadar Trek daha çok kış insanlarına uygun çünkü kış aylarında donan Zanskar Nehri yürüyüşçülere zorlu ve farklı bir rota oluşturuyor. Genelikle profesyonel sporcular ve yürüyüşçüler tercih ettiği donmuş buz üzerinde yürüyüş buzun altından akmaya devam eden nehir manzarası buzun kırılma ve düşme tehlikesi düşüncesi bile oldukça etkileyici olsa da bu yolun zorluğunu asla hafifletmiyor. Çünkü bu rota dünyanın en tehlikeli yürüyüş rotaları arasında yerini alıyor.
Utah Canyonlands Ulusal Parkı’nda bulunan Peek-a-boo çukuru dünyanın en tehlikeli yolları arasında bulunuyor. Adını ise ünlü engebeli, derin ve kaybolması oldukça kolay labirent şeklindeki dar yollarından alıyor. Herhangi bir teknolojik aletin işe yaramadığı bu rotada tehlikeli kazalar meydana gelebiliyor. Dar veya kapalı alan korkusu olan kişilerin bu yolda yürümesi pek önerilmiyor çünkü Peek-a-boo Çukuru’nda yürümek için çoğu zaman eğilmeniz ve oldukça dar yerlerden geçmek gerekiyor.
Nepal’de bulunan Annapurna Rotası oldukça keyifli bir rota olup harika manzaraları ve doğası ile yürüyüşçülerin diğer rotalara kıyasla daha az zorlayarak keyifli bir deneyim yaşamalarına imkan sağlıyor ama tehlikesi yok emek değil. Bozuk bir yolda 200 kilometre ve 7-8 saat boyunca yürümek özellikle yürümeyi severim ama bu kadar da değil diyenler tarafından çok tercih edilmiyor.
Hindistan kadar bir başka soğuk yürüyüş rotası olan Kungsleden’da da yürümek hiç ama hiç kolay değil. Türkçe olarak “Kralın Yolu” anlamına gelen Kungsleden’da yürümek isteyenler Abisko ve Hemavan arasında 440 kilometrecik karlarla kaplı bir yolu geçmeleri gerekiyor. Soğuğun ve karın büyük risk evet ama bölgenin sıra dışı eşsiz ve güzel manzaraları ile ziyaretçilerine keyifli bir yürüyüş fırsatı da sunuyor.
#13 Peek a boo fantezi giyim değil mi yahu ? 🫣 Peek 👀 aboo 😍😅😅😅