Açıklandığından Beri Gündemden Düşmedi! KKM Tartışmasında Nebati 'Kötü Niyetliler' Demişti Erdoğan da Katıldı

Geçen yıl Eylül ayında yapılan faiz indirimleri sonrasında tırmanışa geçen kurlarda dolar/TL'nin 18 TL'yi aştığı gün Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 'müjdelenen' Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi bir miktar geri çekilmiş ardından yeniden yükseliş seyrine ivme kaybederek dönmüştü. 7 ayın sonunda dolar/TL yeniden 18 sınırına ulaşırken, KKM'de bir nevi kazan-kazan sistemi ile geçenler TL kalıp kur getirisi sağlarken, bankalara mevduat toplayarak kurla aradaki farkı da Hazine ve Merkez Bankası ödemiş oldu. Ekonomi yönetiminin burada kazancı da kurda yükselişin sıçramaya dönüşmemesi oldu. Ancak vatandaşın vergileriyle finanse edilen KKM kazancında sistem açıklandığı günden bu yana tartışılıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün yaptığı bir konuşmada tartışmalı sistem için, "Kur garantili milli paradan bahsediyoruz. Ama bunu hazmedemiyorlar. İktisatçıların bazıları bu gerçekleri bildikleri halde sahiplerine yaranmak için programımızı kötülerken cehaletleri sebebiyle bize kör düşmanlık yapıyorlar” deyince gözler yeniden KKM'nin maliyetine döndü.

Erdoğan'ın, 'hazmedemiyorlar' dediği KKM'nin Hazine'ye yükü başladığı günden bu yana yapılan ödemelerle 60 milyar TL'yi aşarken, bir bu kadar da Merkez Bankası'ndan ödendiği hesaplanıyor. Bilindiği üzere Hazine'den ödenen kısım TL olarak KKM sistemine girişi yapanları kapsarken, döviz bozarak geçiş yapanlaraysa Merkez Bankası'ndan ödeme yapılıyor.

Dünya Gazetesi'nde Alaattin Aktaş, KKM hesaplarına ödenen toplamda 60,6 milyar lirayı, '10.2 milyar liralık vergi avantajıyla birlikte 'bilinen' maliyet 'şimdilik' 70.8 milyar lira. Bu tutar, beş ayda her bir vatandaşın cebinden 829 lira alındığını gösteriyor' şeklinde hesapladı. Aktaş değerlendirmesini şöyle yaptı:  

Merkez Bankası’nın bugüne kadar ne miktarda ödeme yaptığı adeta devlet sırrı, bu tutar açıklanmıyor. 

Bir de “Kur artsa daha mı iyiydi” diyenler var. 

"Dolar geçen yıl aralıkta 18 liraya durup dururken mi çıktı? Ekonominin olağan akışı içinde mi bu düzey görüldü? Yoksa 23 Eylül’den başlayarak ilk düğme bilerek, isteyerek yanlış iliklendiği için mi 18 liralar aşıldı? Sonrasında da büyük kurtarıcı olarak kur korumalı mevduat ortaya atıldı?"

Ne yani 20 Aralık gündüz saatlerinde zihinlerde hiçbir şey yokken akşam bir şimşek çaktı da kur korumalı mevduat uygulaması o saatlerde mi akla geldi?

Ve 20 Aralık’ı 21 Aralık’a bağlayan gece Merkez Bankası ve kamu bankaları kendiliklerinden ve birbirlerinden habersiz bir şekilde mi döviz satışına girişti?

KKM uygulamasının başımıza bela olacak asıl yönü, bu uygulamanın nasıl sona erdirileceği. Birileri bu gerçeği hala görmedi ya da görmezden geliyor.

Bu uygulama süresiz değil, bir gün bitecek. Nasıl olacak o bitiş? Tasarruf sahibi eline geçen parayla sizce ne almaya yönelecek? KKM'de bir bitiş stratejisi yok ve şu anki duruma göre bizi bir felaket bekliyor.

Ekonomist Erdal Sağlam da dolar/TL'deki seyri ve KKM sistemini, katıldığı yayında yorumlarken, "Kuru 18 lira altında tutmaya devam edecekler" dedi.

Cari açıkla ilgili sorunun devam edeceğini belirten Sağlam, turizm mevsiminin  bitişiyle eylül sonunda kur üzerinde baskının ve bütçe açığında artışın devam edeceğini, nisan, mayıs aylarında bütçede görülen iyileşmenin de vergi gelirlerinde enflasyondaki yükseliş etkili olasıyla oluştuğunu açıkladı. Seçim gündeminde kamu harcamalarının artacağını bu kısımda da mail disiplinin de bozulabileceğini belirtti. 

KKM'nin TL olduğunu ancak dövize endeksli olmasından dolayı yükünün çok arttığını açıkladı. 

Kaynak: KRT TV

Barış Soydan, "Dünyada fırtınalar eserken, dolar/TL kıpırdamıyor" dedi.

Youtube yayınında rezervlerdeki artışın piyasaya müdahalede ekonomi yönetiminin elini güçlendirdiğini belirten Soydan, şirketlerin KKM vade dönümü olan 20 Ağustos öncesi dolar/TL'yi 18 seviyesi altında tutmanın önemli olduğunu belirtti. Moody's tarafında Türkiye'nin kredi notunun düşürülmesininse dolar/TL'yi etkilemediğini vurguladı.

Merkez Bankası'nda dikkat çeken döviz girişi

Merkez Bankası rezervlerindeki artış, uzmanların hesabına 4 milyar dolara yakın olurken, Diken'in aktardığına göre, kaynağı bilinmeyen artışta cari açıkta da tartışılan net hata noksan bazında şüpheler bulunuyor. Reuters’ın hesaplamalarına başvurduğu bankacılara göre net rezervler 3,5-4 milyar dolar, toplam rezervler 4,5-5,5 milyar dolar arttı.

MB’nın verilerinde 2022’nin ilk altı ayında Türkiye’ye 17,5 milyar dolarlık kaynağı 'henüz' belirsiz para girişi olurken, uygulamada giriş netleştikten sonra hesabın denkleştirilmesi ve kaynağın tespit edilerek ilgili kaleme aktarılması gerekiyor. Ancak bunun uzun süredir uygulanmadığı belirtiliyor. 

İktisatçı Mahfi Eğilmez, 'Gölge Ekonominin Büyüklüğü' başlıklı yazısında Türkiye’deki kayıt dışılığın yüzde 30 dolaylarında olduğunu belirtmişti.

KKM'de bugüne kadar ödenen miktarla 41 milyar olan TOFAŞ (FIAT) ve yanında piyasa değeri 11 milyar seviyelerinde olan Otokar fabrikaları kurulabiliyor.

Kaynak: Avrasya Yatırım

Bu ödemelerle yapılacaklara 2 adet TÜPRAŞ fabrikası da eklendi.

Yeniçağ'da Evren Devrim Zelyut, 'Enflasyon ve kurda en zor kış geliyor' başlıklı yazısında, 'Nas diyerek faize savaş açmış gibi görünenlerin ödediği faiz öyle böyle değil' derken, faiz ödemelerinde 1 yıllık artışın %45 olduğunu belirtti. Zelyut, 'Bu açıklar, bu faizler kimden alınıyor? Vatandaştan' dedi. Yeni zam dalgalarına herkesin hazır olması gerektiğini belirtti.

Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara'nın @e507 verilerinden hesapla yıl sonunda KKM'nin maliyetinin 300 milyar TL'yi geçmesi bekleniyor

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

PPK kararı öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bir sinyal geldiği iddia edildi.

Dün yaptığı konuşmada, uygulanan ekonomi programının geçmiş değil gelecek üzerine kurulu olduğunu vurgulayan Erdoğan, dünyada her uygulanan ekonomi modellerinin her ülkeye uymayacağını belirten Cumhurbaşkanı sözlerine şu şekilde devam etti: 

Her ülke bizim de yakından takip ettiğimiz genel yaklaşımlardan istifadeyle kendi şartlarına, imkanlarına, ihtiyaçlarına, hedeflerine göre kendi ekonomi programını geliştirir ve hayata geçirir.

Milli Gazete'de aktarıldığına göre, Erdoğan'ın bu sözleri, perşembe günkü toplantıda olmasa dahi ilerleyen süreçlerde faiz indirimlerinin devam edeceği sinyali olarak yorumlandı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

Ekonomistler Merkez Bankası'ndan Ne Bekliyor? TCMB PPK Faiz Kararını Ne Zaman Açıklayacak?
Geleceği Söylenen ve Gelmesi Planlanan Sıcak Para Girişi Ekonomiyi mi Siyaseti mi Isıtacak?
Bütçe Temmuzda Açık Verdi: Uzmanlar KKM'ye Yüklenirken, Hazine Bakanı Nebati, 'Kötü Niyetli Güçler' Dedi
Yeni Şafak'ın Döviz Manşeti Dikkat Çekerken, BDDK'ya mı Talimat Veriliyor? Bakan Nebati de Açıklama Yaptı

Popüler İçerikler

Mauro Icardi'den Olay Wanda Nara Paylaşımı: ''Evimde 2 Saat Boyunca Beni Taciz Etti''
Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!
YORUMLAR
17.08.2022

Ataerkillik dize kadar ama yadigar sözlerinden bihaberler,oysa nede güzel söylemiş “ Taşıma suyla değirmen dönmez.”

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ