ABD'de bazı internet servis sağlayıcıların, ücret karşılığında anlaşmalı sitelere daha hızlı erişim sunması ortalığı karıştırdı.
Ülkelere göre başlıklar farklı olsa da internet hemen her ülkede yasal gündemler arasında üst sıralarda kendine yer buluyor. Tıpkı, Euronews'in, ABD'de Başkan Obama'nın da dahil olduğu internet hızıyla ilgili bir tartışmaya dair haberinde olduğu gibi.
Ancak bu tartışma, kullanıcıların internete olan erişim hızlarını değil, bazı internet servis sağlayıcıların, kendilerine ücret ödeyen şirketleri (genelde e-ticaret siteleri) kullanıcıların ekranına daha hızlı getirmesini içeriyor.
Konuyla ilgili olarak 'sanal alem eşitliğine' vurgu yapan Başkan Obama sözlerini şu şekilde sürdürüyor: 'İnternet sağlayıcı firmalar resmi olarak internet sitelerine girmeyi kısıtlamama ve engellememe yaptırımlarına uymak zorundalar. Bu şirketler, sizin hangi sanal ortamda alışveriş yaptığınıza ya da hangi bağlantı servisini kullanacağınıza karar veremez ve internet sitelerinden para alarak bazı firmalara ayrıcalık tanıyamaz.'
Konu aslında yeni değil. Mayıs ayından bu yana tartışılan konuyla ilgili tüketicilerden gelen şikayet sayısı 4 milyona ulaşmış durumda. Habere göre ABD Kamu Bilgisi Başkan Yardımcısı Michael Weinberg, durumun olumsuz yanına dair Facebook ve MySpace örneğini veriyor: 'MySpace'in hızlı bir bağlantısı olsaydı Facebook bunu geçebilir miydi? Kablolu TV firmaları genelde internet de satıyor. Eğer bu şirketler kontrol edemediğimiz hiçbir video yok dese ve internet hızını yavaşlatsa YouTube bu firmalara söz geçirebilir mi?
Barack Obama’nın ayrıntılı bir şekilde ele aldığı ‘internet eşitliği’ ilkesi, başkanın aynı zamanda 2008 yılındaki seçim kampanyasında da yer alıyordu. Konu, Beyaz Saray’ın bağımsız bir endüstriye el attığı ender sektörler arasında yer alıyor.
Bilgi Çağı