Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanlarını bir araya getiren Dış İlişkiler Konseyi'nde, Türkiye konusu ele alındı. Gayri resmi görüşmede, ülkeler Türkiye'yle üyelik müzakerelerinin geleceğine ilişkin görüşlerini paylaştı.
AB ortak savunması, Suriye, Irak, Yemen, Irak ve Libya konularının da ele alındığı konsey toplantısının ardından konuşan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Türkiye konusunda AB'nin birleşik bir tutum almasında mutabık kaldıklarını söyledi.
Gelişmeler karşısında endişe duyduklarını ancak Türk yetkililer ve muhalefet partileriyle diyalogların devam ettiğini söyleyen AB yetkilisi, 'Birbirimizle iletişim kurmak için benimki de dâhil olmak üzere iletişim kanallarının açık kalması çok önemli. Bu her zaman birbirimizi anlamamızı gerektirmez' dedi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre toplantıda Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz, üyelik müzakerelerinin devam etmemesi gerektiğini savunan tek isim oldu. Belçika ve Lüksemburg Türkiye'yi eleştirse de müzakerelerin kesilmesinden yana görüş bildirmedi.
AB'nin en etkili üyelerinden Almanya ve Fransa ile birlikten çıkmaya karar veren İngiltere, üyelik müzakerelerinin devam etmesi gerektiğini savundu. Bu ülkeler, müzakereleri durdurmanın yarardan çok zarar getireceğini dile getirdi.
Almanya, 'Üyelik müzakerelerinin hızını korumak Türkiye üzerinde etkili olabilmek için tek yol' değerlendirmesinde bulunurken, Fransa, 'Üyelik müzakerelerini askıya alarak Türkiye'yle ilişkileri kötüleştirmenin zamanı değil' şeklinde görüş bildirdi.
İngiltere'den ise, 'Türkiye'yi ne izole etmeli ne de köşeye sıkıştırmalıyız. Üyelik müzakerelerinin devamı ve Türkiye'nin AB'yle ilişkili kalması bizim çıkarımıza' değerlendirmesi geldi.
İspanya, Türkiye'deki durumun endişeye yol açtığını ancak üyelik müzakerelerinin devam etmesi gerektiğini kaydetti. İtalya, idam cezası konusunda AB'nin sessiz kalamayacağını ancak üyelik görüşmelerinin diyalogun sürmesi açısından önem taşıdığını beyan etti.
Macaristan ise AB'nin güvenliğinin Türkiye'deki istikrara bağlı olduğunu vurgulayarak, 'Eğer müzakereleri askıya alırsak, Türkiye'yle olan diyalogu da askıya alır ve Geri Kabul Anlaşması'nı tehlikeye atarız' görüşünü dile getirdi.
Bulgaristan üyelik müzakerelerinin devam etmesini isterken, Çekya kamuoyu önünde Türkiye'ye karşı sert söylemlerde bulunulmaması gerektiğini savundu.
'Müzakereleri askıya almak çıkarımıza değil'
Estonya, Türkiye'nin sığınmacı anlaşmasının yanı sıra terörle mücadelede bir ortak olduğunu ifade ederek, müzakerelerin askıya alınmasının AB'nin çıkarına olmadığını kaydetti. Yunanistan, üyelik müzakerelerinin Türkiye üzerinde etkili olmak için gerekliliğine işaret etti.
İsveç, HDP'lilerin tutuklanmasını kendileri eleştirse de AB'nin Türkiye'yle irtibat halinde olması gerektiğini savundu. Portekiz, açıklamalarda AB'nin İlerleme Raporu'nun ötesine geçilmemesi gerektiğini ve müzakerelerin AB'nin çıkarına olduğunu belirtti.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Mogherini ise, 'AB'nin tek kırmızı çizgisi, idam cezasının geri getirilmesi olmalı' dedi.
Gayri resmi formatta yapılan toplantıda, nihâi bir karar alınması beklenmiyordu. AB-Türkiye ilişkilerinin geleceğine ilişkin somut kararın, Aralık ayında yapılacak olan AB Dış İlişkiler Konseyi'nde karara bağlanması hedefleniyor. Mevcut durumda, üyelik müzakerelerinin askıya alınması beklenmiyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Pazartesi günü yaptığı açıklamada, AP Başkanı Schulz'un, 'Türkiye’deki durumun devam etmesi halinde, Avrupa Birliği olarak ekonomik yaptırımlar dâhil bazı önlemleri düşünmek zorunda kalacağız' açıklamasına sert sözlerle yanıt vermişti.
Erdoğan, 'Terbiyesize bak. 'Yaptırım uygularız' diyor. Yahu senin her yerin yaptırım olsa ne yazar' demişti. Erdoğan AB süreci için ise, 'Yıl sonuna kadar sabredelim, sonra millete gidelim' açıklamasını yapmıştı.
Biz bu filmin "eyyy putin" versiyonunu daha önce gördük. herif 3-5 ay narenciye almadi, turist göndermedi, ekonomi yer ile yeksan oldu.. (Bu is kapandi saniyorsaniz yaniliyorsunuz, bu rus ayisi ne kincidir) Simdi kalkip AB ile iliskileri koparma noktasindayiz. Önce saati suudi'ye göre ayarlamakla basladi, simdi iceriye gazi verip, baskanligi garantileyecek, sonra da gidip kapilarini asindirip el-etek öpecek.. AB hakikaten ekonomik yaptirim karari alirsa, olacaklari düsünmek bile istemezsiniz! Simdi tayyibe comarlik yapanlar, yarin önlerine attigi eti siyrilmis kemikleri de kesilince, bizzat kendileri ellerinde yagli urganlarla tayyibi asmak icin sokaklara dökülecekler.. O zaman is yine bize düsecek, kimseyi astirmamak icin -tayyibi bile- ugrasacagiz...
Türkiye ile müzakerelerin askıya alınması mı ? Lan sanki AB ye alacakmışsınız gibi yıllardır oyaladığınız yetmiyormuş gibi bir de müzakereleri askıya alma ihtimaliylemi korkutacaksınız yavşaklar.Eyvallah Türkiye de yaşananlar içler acısı ama bu salak AB nin de böyle s2msonik tehditleri çok boş bence.
Bunların derdi Türkiye mültecileri Avrupa'ya salmasın, onun garantisini sağlamak. Putin'in dediği gibi mültecileri salsa Türkiye, Müslüman düşmanı AB anasının amını görecek, bölük börçük olacak (Brüksel trollerinden anında tepki bekliyorum şimdi ;) )Utanmadan danışıklı bir şekilde müzakereler sürdürülsün diyorlar- ha inandırıcı olsun diye de Avusturya'ya hayır dedirtmişler. Çok komiksiniz valla. 15 yıl oldu ne müzakeresi amk! Türkiye'yi en iyi nasıl siker, Türklere her dediğimizi nasıl yaptırtırızın müzakeresi bunlar! Uyanın millet, mültecileri yollamayan şerefsizdir!