İnsanları anlamakta zorlanıyoruz...
İnsanları anlamakta zorlanıyoruz...
Birleşik Krallık, Leeds'den katılan Amanda Liberty, 'objectophilia' olduğundan, cansız nesnelere aşk duyduğundan ve onlara bağlandığından bahsetti. Amanda da dahil olmak üzere bazı insanlar için, başka insanlarla cinsel ya da yakın duygusal bir ilişki yaşama fikri kesinlikle söz konusu değil.
'Animatizm kavramını biliyorsunuzdur, Japonya'da daha yaygın bir kavram. Bu insanların bir nesneden enerji hissetmesi anlamına geliyor. O sadece öylece duran cansız bir nesne değil, bir enerjisi var ve zamanla bunu anlayabiliyorsunuz. Ben böyle hissediyorum, aşkım bir anlık değil. Anlık bir ampul yanması gibi bir an değil. Daha çok zamanla oluşan bir şey bu.'
Nesnelere olan hislerini nasıl keşfettiği sorulduğunda Amanda, 'Doğru söylemek gerekirse uzunca bir süre anlamadım, ama anlayamasam bile her zaman kendimi olduğum gibi kabul ettim. Şimdi bile bunu açılaması zor çünkü neden cansız nesnelere aşık olduğumu bilmiyorum. Bunu açıklayamam. Ama kendimi olduğum gibi kabul ettim ve buraya geldim, çünkü diğer insanların da kendilerini kabul etmesini ve mutlu olmasını istiyorum. Bu beni mutlu hissettiriyor.' diyerek yanıtladı.
Luminere ile olan bağını açıklamaya devam etti: ' Onlar (avizeler) tarafından sevildiğimi hissediyorum, sadece açıklayamayacağım muhteşem bir bağ bu. Onlar çok güzeller.' Neredeyse 100 yaşındaki avizeyi gördükten sonra Amanda onu 'iki hafta boyunca aklından çıkaramadığını' ve sonunda Almanya'dan getirttiğini söyledi. Şimdilerde ise onunla evlenmeyi planlıyor. 'Evlilik dediğimde, bunu başka bir insanın evliliğiyle karşılaştırmak istemiyorum. Bu daha çok bir bağlılık, sadece sevgimin bir ifadesi ve bir kutlama.' diye açıkladı Amanda. Amanda'nın bazı arkadaşları ve ailesi onun nesnelerle olan bağlantısını tam olarak anlayamasalar da, nihayetinde Amanda mutlu olduğu için ve kendini iyi hissettiği için mutlular. Amanda, 'Bence hayatta en önemli olan şey mutlu olmak ve sevildiğini hissetmek.' dedi.
Amanda ve Luminere'nin ilişkisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda bizlere paylaşmayı unutmayın.
Ee şimdi başka ışık kaynakları eve gelince Luminere kıskanmıcak mı yani? Ben olsam mum bile yakılsa kıskanırım. Hoş, mum geçici bir heves ama yine de gururum kırılır ve kendimi daha az seksi hissederim asdfghjk Neyse Animatizm bir din olsa da küçük çocuklarda da görülür. Annesi masayı cezalandırınca ağlamayı keser örneğin. Bu dönemde takılı kalan insanların beyni dönem dönem bunu iyileştirmek için o kısmı açar ve insanın duyguları ön plana çıkar. Aslında beyin dönemin atlatılmadığını anlatmaya çalışır ama dili olmadığı için kişi kendini bu durumda bulabilir veya bu dine mensup olur. Olay bu. Ödip döneminde saplananların başkalarının karı-kocalarını ayartması gibi, evli kişileri daha çekici bulması gibi örneğin. Halbuki beynin mesajı 'sen burada takıldın'dır. Kişi ise tam tersi yönde harekete geçer ve terapi aramaz. Sadist ailelerin çocuklarının gidip özellikle psikopatlarla evlenmesi gibi yani.
E akıl hastası hanım, akşamları ne yapsan? Şamdanı mı sokacan?
Mumlari yakip da gerdeğe girmezsin umarim ablacim.