90'lı yıllarda televizyon anlayışı şimdikinden çok uzaktaydı. En absürt olayların bile sansürsüz gösterildiği o dönem gayet normal gelerek izlediğimiz çoğu şey şu an anlamlandıramadığımız bir noktada yer alıyor. Ufak bir nostalji yapalım dedik ve 90'lı yıllarda izlediğimiz akıllara zarar televizyon programlarını derledik.
TRT’de yayınlanan İster İnan İster İnanma, izleyicileri bilinmeyenin kapılarını aralamaya davet eden gizem dolu bir programdı. Paranormal olaylardan esrarengiz tesadüflere, şehir efsanelerinden açıklanamayan fenomenlere kadar geniş bir yelpazede ilginç hikayeler sunuyordu. Gerçekliği tartışmaya açık olayları dramatik anlatımıyla ekrana taşıyan program, izleyicileri kimi zaman hayrete düşürüyor, kimi zaman da ürpertiyordu. Sınırları zorlayan konularıyla hafızalara kazınan yapım, dönemin en ilgi çekici televizyon programlarından biri oldu.
Cem Kurtoğlu'nun sunduğu Sıcağı Sıcağına, izleyicileri derinden etkileyen ve adeta bir korku filmi atmosferi yaratan yapısıyla televizyon tarihine damga vurmuştu. Gerilim dozu yüksek içeriğiyle ekran başındakileri hem ürpertiyor hem de kendine çekiyordu. 90'lı yılların en çarpıcı ve hafızalara kazınan programlarından biri olarak hatırlanıyor.
Söz Fato'da, 90’lı yıllarda ekranlara damga vuran ve toplumsal meseleleri cesurca ele alan bir programdı. Fatma Girik’in samimi ve anaç sunumuyla izleyicilerle güçlü bir bağ kurduğu bu yapım, zaman zaman duygusal anlara sahne olurken, kimi zaman da gündemin tartışmalı konularını masaya yatırıyordu. Halkın sesi olmayı amaçlayan program, sıcak ve içten atmosferiyle dönemin en dikkat çeken televizyon yapımlarından biri olarak hafızalara kazındı.
'Ben Sadettin Teksoy, sokarım' sözüyle hafızalara kazınan programda, kendisini Canavar Avcısı olarak tanımlayan Sadettin Teksoy, dünyanın dört bir yanına giderek gizemli olayların peşine düşüyordu. Antarktika’da kıbleyi tespit edip namaz kılmasından, Keloğlan Mağarası’nda saç ritüeli yapmasına kadar pek çok sıra dışı an ekranlara yansımış ve izleyicileri hem şaşırtmış hem de eğlendirmişti.
Reha Muhtar’ın sunduğu Ateş Hattı, cesur bir şekilde güncel meseleleri masaya yatırarak izleyicilere farklı bakış açıları sunan bir programdı. Sert ve yerinde soruları ile konuklarını sıkça köşeye sıkıştıran Muhtar, programı hem gerilim dolu hem de tartışma yaratıcı bir hale getiriyordu. Politika, toplumsal sorunlar ve güncel olaylarla ilgili sıcak tartışmaların yaşandığı bu yapım, izleyiciyi yalnızca eğlendirmekle kalmaz, aynı zamanda düşündürmeyi de başarıyordu. Program, akıl almaz anları ve gergin atmosferiyle dönemin en etkili televizyon yapımlarından biri olarak izleyicilerinin zihinlerinde iz bırakmıştı.
Şok!, 90’ların en sarsıcı televizyon programlarından biriydi, izleyicilere her hafta şaşırtıcı ve beklenmedik içerikler sunarak ekran başında tutmayı başarıyordu. Çoğumuza absürd gelecek olayları Korcan Karar, adeta masal gibi anlatıyor ve bizi resmen kekliyordu. Özellikle Cine5'in şifresini kırmak için verilen talimatlara hangimiz inanmadık söyleyin!
Seda Sayan’ın sunduğu Yetiş Bacım, 90’lı yıllarda televizyon dünyasında önemli bir yer edinmişti. Samimi ve neşeli bir hava taşıyan program, izleyicilerine eğlenceli ve bazen de duygusal anlar sunuyordu. Kadınların ve ailelerin yaşadığı günlük hayatın zorluklarıyla birlikte, toplumun çeşitli sosyal ve kültürel meselelerine de değiniyordu. Yetiş Bacım, dönemin en çok izlenen ve hatırlanan yapımlarından biri olarak hafızalarda kaldı.
Berna Laçin’in sunduğu Sınır Ötesi, izleyicilere korku filmi tadında anlar yaşatıyordu. Perili evlerden tutun da Barış Manço'nun reenkarnasyonuna kadar bu programı nasıl izledik aklımız almıyor. Hayaletler, cinli hikayeler, tekinsiz mekanlar yani bizleri uykusuz bırakacak her şey bu programda mevcuttu.
hepsine bakmadım, sınır ötesi ve şok! programlarının tarifi tamamen yanlış. programların isminden yola çıkarak tahmini bir şeyler yazmış arkadaş.
En sevdiğim, Sadettin Teksoyla,Sıcağı Sıcağına programıydı
söz fato'da :) herkese tükürdüğü o anlar 90'lar güzeldi