PVSK’nın ek 7. maddesine ve Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun ek 5. maddesinde var olan, hakimin 24 saat içerisinde karar vereceğine dair düzenleme, 48 saat olarak değiştiriliyor. İlgili kararların sadece Ankara Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilmesi hükme bağlanıyor.
İTİRAZ: 48 saat keyfi olur
Acil durumlarda hakim kararı olmaksızın alınan dinleme kararının hakim tarafından onaylatılması için gereken sürenin 24 saatten 48 saate çıkarılması keyfi uygulamalara neden olur.Hükümetin savunması: Tek mahkeme denetim için
Tek bir mahkemenin sorumlu olması denetim açısından önemli. Bu değişiklikle dinleme kararlarının düzenli bir şekilde denetlenmesinin de önü açılıyor. Böylece dinlemelerdeki istismarları ve kötü niyetli kullanımları önlenebilir. Denetim bu kadar artırıldığı için keyfiyet de zorlaşacaktır. AK Partili Ünal, denetimlerin ilgili kurumla ya da Başbakanlık Teftiş Kurulu ile sınırlı kalmayacağını, TBMM’de kurulan komisyonun da istihbari dinlemeleri düzenli olarak denetleyeceğini söyledi.Allah aşkına oturup konuşalım
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, düzenleme Komisyon’da görüşülürken muhalefetin istediği değişikliklerin büyük bir bölümünü gerçekleştirdiklerini ve tartışma sağlıklı bir şekilde devam ettiği takdirde Genel Kurul aşamasında da değişiklik yapılabileceğini söyledi. Değişen dinamiklerde polisin karşılaştığı güvenlik zaaflarını ortadan kaldırmak için bu düzenlemeyi yaptıklarını söyleyen Ünal, itirazları şöyle değerlendirdi: “Biz özgürlükleri ve kamu düzenini aynı anda korumaya çalıştık. Vatandaşın şiddet içermeyen gösterisini, provoke edilmeden, ortalık yakılıp yıkılmadan nasıl düzenleyebileceğinin yanıtını aradık, arıyoruz. Elbette uygulamada sorunlar çıkıyor. Hiçbir düzenleme yoktur ki yüzde 100 mükemmel olsun.TRAVMALARLA OLMAZ
İnsanların travmaları var. Darbeler, 12 Eylül, 27 Mayıs, 28 Şubat... Travmalar tetiklenerek oluşturulan korkular nedeniyle kaybediyoruz. Biz bu travmaları iyileştirecek güvenli bir ortam mı oluşturacağız, travma üzerinden siyaset mi yapacağız? Siyasetin görevi korkular üzerinden travma oluşturmak değil. Travması tetiklendiğinden sokağa çıkan vatandaşı, suçludan ayırmamız ve kamu düzenini sağlamamız gerek. Bu düzenleme konuşulurken korkulara hitap etmek doğru değil. Korkuları olan gelip katkı sağlayabilirdi. İnsanların katkı sunmasını istedik. Muhalefetin kaygısı, endişesi ciddiye alındı. Ne yazık ki yapılan düzenlemenin neye hizmet ettiğini tartışmıyoruz. Her şeye karşı çıkıyorlar, Allah aşkına oturup konuşalım.”İlkeler yerine olaylara bakılıyor
CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen ise esas kriterin AİHM kararları olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Esas mesele ilkelerdir. Yapılması gereken özgürlükleri teşvik etmektir ama edilmiyor. İlkeler yerine olaylara bakılarak kanun çıkarılıyor. Güvenlik tedbirleri ile özgürlükler arasında bir denge sorunu var. Verilen kötü örnekler, Avrupa’da olsalar da AİHM kararları açısından sorunlu olurlar.”